akp denizli milletvekili nilgün ök'e ait beyan. tbmm tutanaklarına geçmiştir.
inanmayanlar için tbmm tutanağı şurada:
var diyen, hatta bunu iddia eden bile fetöcüdür.
tabi len, tekerlek 2002'de icat oldu zaten... ondan evvel
hot wheels'larla gidiyorduk okula işe...
hot'lar!
bahsi geçen arabanın, togg olduğunu varsayarsak bile, tasarımını, motor patentini falan yurt dışından tedarik edip, burada sadece parça birleştirmek olduğunu düşününce.
"araba hala yok, araba!"
diye çıkışmak istediğim meclis sandalyesi işgalcisi.
cevapların
a) hayır yoktu, açlıktan nefesimiz kokardı, yağ kuyruklarında beklerdik
b) fetöcüyüm
olduğu soru.
allahım sen sabır ver.
bir gruba uyup insanlara omurgasız dediğimden utanmaya başladım. tüm omurgasızlar aleminden özür diliyorum. omurgasızlar gayet kendi halinde yaratıklar. bir zararı yok mesela onların. çöp desem, çöpün bile yeri geliyor bir faydası dokunuyor.
bir paralı trol değilsen art niyetlisin balım. kötüsün. bilinçsizce güneşe doğru yol almış bir pervanesin. 1987'de telefon he mi? lağım çukuru bile içinde organik yaşamın geleceğini barındırır. sen insanlığın virüsüsün.
t: akp'den önce big bang yoktu.
uzun zamandır düşündüğüm bir şey var; insanın ahlakını gerçeklik ile olan ilişkisi belirliyor. insan yaşamın gerçekliğini kavramaktan, bilimsel ve akılcı düşünceden ne kadar uzaksa o kadar ahlaksız ve utanmaz oluyor.
utanmak nedir mesela? bir gerçekliğin farkına varmaktır. mantıksız ya da etik dışı bir şey yaptığınızı fark ettiğinizde bu durumdan rahatsız olursunuz, utanırsınız. utanmak çok güzel bir olaydır bu arada. hepimiz hatalı varlıklarız ve bu utanma duygusu olmazsa hatalarımız kronik hâle gelip kişiliğimizin büyük bir parçasını oluşturur. bu açıklamayı yapanlar gibi.
bu açıklamayı yapan insanlarda utanma duygusu yok. çünkü gerçeklikten kopuklar. birbirlerini emip beslendikleri bir network yaratmışlar. o ona ihale veriyor, o onun yeğenine belediye iş buluyor, bu döngü dışında neyin olup bittiği umurlarında değil. dolayısıyla hatalarını fark etme, utanma, etik ve gerçekçi davranma ihtiyacı da hissetmiyorlar.
benim oyuncak arabam vardı.
bu da mı gol değil.
(bkz:
tabii lan manyak mısın)
biz bile yoktuk 2002 'den önce...
malum şahıs seçildikten sonra nefesinden bizi ruh üfledi ve bize can bağışladı da biz var olduk... öncesi yok ki, evreni bile malum şahıs yarattı...
aksini iddia eden fetöcüdür...
meh. şu anda da denizli'nin belediye başkanlığını yapmakta olan osman zolan, adayken ciddi ciddi şehre "halk plajı yapma" sözü vermişti. anlaşılan yönetim anlayışımız lise okul başkanlığı vaatleriyle şekilleniyor. adam bu fikirle bir de seçildi diyorum, milletvekilimiz mi çılgın olmayacaktı?
vur patlasın çal oynasın. iki gün sonra bir bok olmamış gibi aynı düzenin içinde ağlaşmaya devam ediciiiiz nasılsa.
aslında haklı bir yandan. bu ciğeri beş para etmez kitle kalitesizliği zirveye çekip, işi bilenleri kazanamayacakları sınavlara, khk'larla işsiz bırakmaya vs. çekmeselerdi, böylesine kazançlar sağlayacakları bir hayatları olmayacaktı. yani akp öncesi kendilerine araba yoktu. neyse ki kalitesizlik bayrağı devraldı da bu virüsler araba yüzü gördüler. ulaşabilecekleri yegane şey de bu mal varlığı olacak. ama aynı mal varlığı ruhlarında yayılan kansere hiçbir zaman çare olmayacak. bu kanser hücreleri kendilerini bir şekilde unuttursalar bile kendi varlıklarını unutmayacaklar. ilahi adalet ya da evrenin kanunu diyin. cehennemi ruhları yanarken derinlerden yaşayacaklar.
acilen akıl ve ruh sağlığı kliniğine sevk edilmesi gereken milletvekili beyanı, pardon saçmalığı.
notos: bu kulunuzun 2000 cc renault lagunası vardı.