genetik

genetik, canlının bütün özelliklerinin eski kuşaktan yenisine nasıl geçtiğini inceleyen bilim dalı. ilk olarak gregor mendel'in yaptığı çalışmalarla bilim dünyası'nda tanındığı için mendel genetiğin babası olarak da adlandırılır.

genetik bilimi 20.yy'ın ilk yarısında bilim insanları arasında heyecan ve merak uyandırsa da asıl etkisini ikinci elli yılda dna'nın moleküler yapısının keşfedilmesiyle göstermiştir

bugün genetik bilimi sayesinde bir çok hastalığın erken teşhisi mümkün olabilmekte, bunun yanında tedavi metotlarının gelişiminde oldukça faydalı olmaktadır

bireyin sahip olduğu genlerden dolayı olan.

farklı olmalarına rağmen günlük kullanımda kalıtsal kelimesiyle aynı anlamda kullanılır. kalıtsal hastalık, kişiye ebeveynlerinin genlerinde bulunan ve geçen hastalıktır; ebeveyn hastalık bulgularını göstermese de taşıyıcıdır. genetik hastalıkta ise hastalığa sebep olan genler ebeveynlerden gelmiş olmak zorunda değildir; gen, kişide çeşitli mutasyonlar sonucu da gelişmiş olabilir

bazen şöyle tanımlanabilir;

'' afrikada yeni doğan bir ceylan, aslandan daha hızlı koşması gerektiğini bilir. ''

bireylerde doğuştan var olan bilgiyi,bu bilginin nasıl aktarıldığını, aktarılan şeylerin neler olduğunu, aktarılmadıysa sebeplerini, aktarımı etileyen çevresel ve bireysel olayları,aktarımda oluşan hataları, bu hatalar veya hataların verdiği sonuçların nasıl diğer canlılara fayda sağlayabileceğini, çevresel etmenlerin oluşturduğu mutasyon ve dolayısı ile oluşan canlılardaki sorunları, kalıtımdan yararlanılarak hangi hastalıkları yenebileceğimizi, bitkilerden daha dayanıklı ve kaliteli tohumların nasıl elde edileceğini, bunlar ve daha fazlasını düşündüren canlıların nerden gelip nereye gittiğini, nereye gittiğini anlamadığımız işleri çözerken insanların bıraktığı izleri nasıl delil haline getireceğimizi inceleyen biyolojinin alt bilim dalıdır. aslında çok keyifli ve şaşırtıcı olsada ders olarak alındığı zaman ruh sıkıcı olabilir. hemen herkesin en sevdiği kısmı olan çaprazlamalar bile ömür törpüsü haline gelir.

bilimsel olarak varlığın varlığını sürdürmesinde en büyük oluşum.. hatta neredeyse kişinin kaderi de denebilir..

isim de olabilir, sıfat veya zarf da. ingilizler sonuna "s" koyarak "genetics" diye söylediklerinde biz onu "genetik" şeklinde isim olarak çeviririz; tıpkı "mathematics" yerine "matematik" dediğimiz gibi. fakat bunun dışındaki tüm durumlarda sıfat veya zarftır. "genetik mühendisliği" değil, "gen mühendisliği" veya "genetik mühendislik". "genetiği değiştirilmiş organizma" değil, "genleri değiştirilmiş organizma" veya "genetik olarak değiştirilmiş organizma". bunları da ben söylemeyeyim artık canım.

bir üst nesildeki davranışların, bir alt nesle aktarılmasına vesile olur.

az önce altımda şortla, üstsüz olarak mutfağa girdim ve babamı sadece şortla, üstsüz bir şekilde oturur vaziyette buldum.daha da güzeli giydiğimiz şortlar aynıydı.ondan da güzeli beni görünce "hop" demesiydi. "baba, babam" diye sarılıp ağlayasım geldi o an.

işte genetik böyle bir şey dostlar.

dünyanın ilk kusursuz bebeği doğdu! dünyanın genetik olarak kusursuz ilk bebeği doğdu. connor levy adı verilen tüp bebek genetik olarak analiz edildikten sonra anne rahmine eklenmişti... haberturk

abd’de dünyaya gelen tüp bebek, doğum öncesinde genetik yapısı analiz edilen ilk bebek olarak tıp tarihine geçti.

kemikleri bile kalmamış atalarımızın genetik haritasında bir şeyler bulur, bunu senin üzerinde denemek istiyorum der. şansınıza hastalık geni mi olur, bir çift güzel göz mü olur artık ne çıkarsa. elimizdeki elektronik cihazların içerdiği bütün bilgi bir formata bakıyor. hele bir de kaza eseri silindi ise yandın sen. kurtarma programı mı satın alırsın, kurtarma merkezine verip hatim mi indirirsin. yani bizim cihazlarımız her daim satışa hazır, kolaylıkla seni tanımıyorum sen kimsin diyebiliyor. genetikse gel gel kaçma, bil bakalım sana kimin genini getirdim deyip, aklında tuttuğu koca bir kuşağın havuzundan kura çektim sana çıktı oynuyor.

coğrafya ile birlikte hayatımızın, kaderimizin daha biz doğmadan belirlendiğini kanıtı olan bilim.

genetiğinde atıyorum şişmanlık geni vardır istediğin kadar kendini yırtsan da zayıf olamazsın. kısa boy geni vardır 12 saat basketbol oyna günde yine de fayda etmez.

bence anne ile babanın genetiği ve hangi coğrafyada doğduğumuz bizi biz yapıyor.

nature-nurture tartışmasında kesinlikle nature'ın çok daha önde olduğunu düşünüyorum.

bir dostum biyokimya ve enzim çalıyordu. tez konusu polifenol oksidaz enziminin çalışmasını durdurmaktı.
bu elmanın armudun kararmasına sebep olan enzimdir kendisi. onu engellemek istediğini söylemişti.
nasıl olduğunu sorduğumda gen sekanslarını manupile edeceğini söylemişti. tam da hatırlamıyorum. o işin jargonuna hakim değilim.
özet olarak, değişik bir hayal gücüyle, bize yeni bir dünya yaratabilecek bir bilim dalı.

merak ettiğim için sormak ve bilgilenmek istediğim husus şudur;

gelişmiş diye adlandırılan ülkelere genetik bir takım manipülasyonlar ile pedofili, kleptomani vb tanı ve hastalıkların tedavisi mümkün müdür?

yani herhangi bir bilimsel yayın, herhangi bir reel uygulama, herhangi kabul görmüş bir çalışma grubu var mıdır?

genetik manipülasyonlar ile kötülüğün önüne geçebiliyor muyuz?

bütün bunlar için dünyaca tanınan ve taranan indexlerden makale vs örnek olarak gösterebilecek bir babayiğit var mı?

bir önemli soru daha şu, beynin işleyişi ne derece de çözülmüştür? ne kadarı açıklanmıştır mekanizmaların?

ciddi bir şekilde tartışılacak argüman sunabilecek arkadaşlar varsa sevinirim.

en buyuk ilgi alanlarimdan bir tanesi.
( iste şöyle basliklarla gelin )

atalarımızın "katranı kaynatsan olur mu şeker? cinsini siktiğim cinsine çeker" sözüyle önemini vurguladığı bilim dalı.

keşke sadece kaş göz aktarsa bir de hastalık aktarıyor. yapacak hiçbir şey yok musmutlu bir insansın ama genlerden gelen bir lanet senin hayatını mahvedebiliyor.
hani kendine kötü baksan yemesen içmesen uyumasan bir şekilde sineye çekebilirsin ama avokadoyu değerli yağlar için tüketen beyaz ekmek yerine kepeklisini tercih eden kola yerine ayran tüketen biri şeker hastası olmasın alslxkdkmk!
bunlar genlerden gelmesin gitsin cehenneme direk olsun.