hemşehri hemşehriyi gurbette sikermiş

toprak toprağı gurbette sikermiş. atasözü mü desem, birinin götünden uydurduğu fakat gerçekten doğru olan bir söz mü desem bilemedim. e üniversiteli arkadaşlara da bunu ben anlatmayayım değil mi?! evet.

bu durum aslında toplumumuzun gerçeğidir.

(bkz: dost acı söyler)
(bkz: akraba ile ye iç alışveriş yapma)*

(bkz: toprak kayması)

"hemşeri hemşeriyi" yerine "toprak toprağı" şeklinde de söylenen söz.

o iki hemşehrinin evli olması durumunda gayet doğal karşılanacak olan durum.

(bkz: dost kazığı)

(bkz: dünya ahiret bacımsın uzayda yakalarsam affetmem)

şabanın bize yaptığı muameleyi açıklayan önerme.
ne olur aynı odada kalsak yani yok otoriteye zarar gelir amına koyim.

atalarımızın seks deneyimleri günümüzde de çok fazla şeyin değişmediğini kanıtlar nitelikte adeta.

oğlanla sikişmeyim sikişmeyim diyorsun, elin memleketinde gafil avlıyor seni ansızın. ben deniz kasabası çocuğuyum, o iyot kokusunu nerde olsa tanırım. o koku burnumda tüterken, sen gel elin memleketinde, vajinama shift insert yap. yap tabi yapma demiyorum ama bizi aynı yatağa düşüren paydayı sen de biraz yavan bulmuyor musun? yani geri döndüğümüzde bir gün seninle şaypa önünde göz göze geldiğimizde aklımda sadece çilekli yumiyum olacak veya bomonti. nerede o cumshot yapan pegasus? o heyecanla anımsayıp yargıladığımız sikko mekanlar var ya... hee onlar sana girsin işte. ahahahh şaypa'nın önünde yarak gibi duruyorsun amk. o beklediğin otobüsse eğer hakkımı helal etmem lan.

tamamen katıldığımdır.

askerliğim süresince aynı memleketten olduğumuz alt devreme, sıkıntıya düşmesin, mahcup olmasın, ezikliğini yaşamasın diye günlük bir paket sigara alırdım, askerlikte sigara önemlidir, her zaman bulunmaz, herkesten istenmez.

terhis olduğum gün, nizamiyeden çıktığım anda telefon kulübesinden cep telefonumu aradı ve; "abi ne kadar salaksın, ben olsam bana her gün bir paket sigara almazdım, hemşehri hemşehriyi gurbette s.ker sözü tamamen doğruymuş" dedi.

"başımın gözümün sadakası olsun .mına koyduğum p.çi" deyip telefonu kapattım.

yakın zamanda bizzat deneyimlediğim atasözü/özlü sözl ya da adına ne derseniz. gittiğim berber dükkanında sadece tek bir kişiye tıraş olurdum hep. hem elinin ayarının güzel olması hem de hemşehrim olması sebebiyle böyle bir takıntı ya da berber sadakati oluştu bende. neyse bu eleman yakın zamanda kendi dükkanını açtı. tıraş düzenimi bozmayayım diye bu sefer onun dükkanına gitmeye başladım. baştan fiyat eski fiyattı, sonra "abi zam yaptık,artık herkes zamlamış tıraşı" dedi, dedim tamam eyvallah. birkaç tıraştan sonra geçenlerde gene acil tıraş olmam gerekti. eleman dükkanı açmamış ben de bir seferliğine gittiğim eski dükkana gittim neyse her zaman ki gibi tıraşımı oldum, çayımı içtim 100 lirayı verdim 70 tl si geri geldi. baştan anlayamadım fazla verdi sandım dedim tıraş 50 tl değil mi adam gayet sıcak bir tavırla "sen yıllardır bize geliyorsun bi de sadece 3 numara kestiriyorsun senden fazlasını almaya gerek yok" dedi.
bunun üzerine gerçekten hemşehrinin hemşehriyi gurbette siktiğini çok acı olmasa da kötü bir şekilde deneyimlemiş oldum.

önce adamlık ve insaniyet ön plandadır. hemşehrilik ayağına çok söğüşlenen garip gördü bu gözler.
hemşehrilik ne ayak yav...

(bkz: hısım hısıma bir kısım fazla sokar)

tescilli eylemdir. ne kadar zararlı adam varsa güvendiğimiz, hemşerimiz dediğimiz adamlardır. bir kere hasettir, çekemez, başarılı olmanı istemez. o sebeple daima köstek olur.