kemal sunal

bütün filmelerini itinayla en az 15-20 defa izlediğim her filmdede ilk günkü gibi güldüğüm ve öldüğünde çok ağladığım türkiyenin çok kaliteli oyuncularından biriydi.

kendisi propaganda'da oynamadan önce uzun bir süre film çekmeye öğretimini tamamlamak için ara vermiştir. yakınlarının söylediğine göre çok mütevazi bir insan olan kemal sunal hep üniversite eğitimini bitirememiş olmaktan şikayet etmiştir. öncelikle öğrenci affından faydalanarak lisans eğitimini bitirmiş ardından da yüksek lisans yapmıştır. yüksek lisans tezi konusu da "kemal sunal ve kemal sunal filmleri" olmuştur. bunu yaparken amacı hoca olup, birikim ve tecrübesini yenilere aktarmak ve kendi komedisinin aktif bir mirasını bırakmaktır. belki de o bile tv'de eski filmlerinin abartsız binlerce tekrarındansa, öğrencilerinden en az o filmler kadar kalıcı olacak yeni örnekleri izlemek istiyordu. tam da yaklaşmıştı, önünde bir tek doktora vardı ama ömrü yetmedi, türk sineması böylelikle hem genç sayılabilcek yaşta onun gibi bir değeri, hem de belki daha önemlisi yetiştireceği nice kemal sunal'ları kaybetmiş oldu...

yaşarken, filmleri çok küfürlü, çocuklara kötü örnek oluyo, tı tı tıt..şeklinde eleştirilere maruz kalmış olan oyuncu.
(bkz:kör ölür badem gözlü olur )

oyunculu tartışılmaz insan.
(bkz: pazar gününü kemal sunal filmi izleyerek geçirmek)

türk sinemasının büyük bir oyuncusuydu, en iyilerindendi. tıpkı sadri alışık gibi.
efendim sadri alışık için, "söz oyunlarıyla yapılan bir komedi tarzı"nı benimsediği iddiasını okudum yukarıdaki bir giride. şahsi kanaatime göre tam tersine, sadri alışık, filmlerinde doğaçlama olduğunu düşündüğüm bir çok repliğinde görebileceğiniz üzere, satır aralarına sıkıştırdığı laflarındaki sağlam ironi ile karşısındakini dumur eder, izleyicinin* gönlünü fetheder. cem yılmaz da birçok esprisini örnek aldığını bizzat kendisi söylemektedir.

ama konumuz kemal sunal, ki dünya çapında bir komedyen olabilir miydi, olamazdı, çünkü o karagözdü, nasreddin hocaydı. ama bana göre oyuncu olarak dünya çapında performans gösterdiği filmleri oldu. saygıyla anıyoruz.

bir de şöyle bir başlıkta tartışma ortamı yaratılabilir günün birinde:
(bkz: şabanı sevmek ama şaban durumuna düşmeyi istememek)

herif, köpek gibi kelimelerini bile artık sansürlediklerinden o meşhur "eşşoolueşşek" lafını çocuklarımıza aktarmakta zorlanacağımız büyük komedyen.

''efendim röntgen insanın içini gösteren bir alettir birde röntgencilik vardır ıı.. röntgen bol miktarda röntgenci vardır.'' repliğiyle beni benden alan üstat

(bkz: vefalı)

türkiye'nin gerçeklerini objektif şekil de yansıtan ayakta alkışlanacak şahsiyet.mekanı cennet olsun.

maden dağı dumandır türküsünü çok güzel yorumlamıştır. sesi güzel olmayabilir ama türküyü çok güzel okumuştu.

(bkz: çöpçüler kralı)

kaç yaşından sonra üniversiteye gidip yanılmıyorsam iletişim bölümünü 20 lik insanlar gibi her derse girerek bitirmiş, sanatçılığı bir yana sırf bu entellektüel merakı için bile takdir edilesi rahmetli insan. toprağı bol olsun.

gerçek adı ali kemal sunal'dır.
ilk tiyatro oyunu zoraki takip'dir.
vefa lisesi mezunudur.
hayatı boyunca 82 filmde oynamıştır.
şaban olarak görüldüğü ilk film hababam sınıfı'dır.
1977 yılında 14. antalya film şenliğinde kapıcılar kralı ile en iyi erkek oyuncu, 1998 yılında 35.antalya film şenliğinde de yaşam boyu onur ödülünü kazanmıştır.
turgut özal'ın doktoru "stres atmak için kemal sunal seyret" tavsiyesinde bulunmuştur.
günümüzde sinan bengier mimik olarak kemal sunal taklidi olarak görülmektedir.
master tezinin konusunu "kemal sunal ve kemal sunal filmleri" üzerine yapmış, bununla ilgili bir röportajında "bundan 40 sene sonra da kemal sunal filmleri izlenecektir..." demiştir.
malatyalıdır. *

ölümünde ağladığım üç insandan (dedem, barış manço, kemal sunal) biridir.türk sinemasının yeri doldurulamayacak oyuncularındandır.allah rahmet eylesin...

tosun paşa filminde sevdiği kıza yazdığı şiir harikadır;
aşk kalbimi yakan bir volkan gibidir
en sevdiğim tatlı kazandibidir
leyla sev beni sokma müşküle
seninle kaşık atalım iki tabak keşküle...

bir filmindede halit akçatepe ile aralarında şuna benzer bir diyalog geçmektedir,

-şaban derbi var hangisine oynayayim? 1 mi 2 mi?
-3

--mavi ekran--

girilerde defalarca belirtildiği gibi komedide onun gibisi yoktur ama unutulmamalıdır ki dramada da önemli işler çıkarmıştır. ödül aldığı düttürü dünya ve hayat şartlarından sonunda deliren bir öğretmeni oynadığı öğretmen adlı film oyunculuk gücünü dramada da gösterdiği filmlerdir. ne acı ki seyirci onu güldüren rollerde görmek istediğinden dram filmleri sinemada halk tarafından fazla ilgi görmemiştir.

öte yandan mimikleri, beden dili komedi filmlerinde tartışılmaz zaten, hababam sınıfında genç edebiyat hocasına "möööö", "eee möööö" dediği sahneler aklımda en kalanlarından. bir de ali rıza binboğa taklidi yaptığı sahne.