yavşak oğlu yavşaktır. senelerce tansu, tayyip ve fethullah'ın kuyruğuna takıldı. devlet bahçeli de bu fetöcüye sahip çıkmış. yeniden yargılama istiyormuş. elbette karar "yüce türk yargısı"nınmış. sanki sarayın emirleri dışında herhangi bir şeye karar verebilecek bir yargı varmış gibi...
twitter.com
bahçeli, alaattin çakıcı denen mafyacıyı çıkarttığı gibi mümtazer denen fetöcüyü de çıkaracak. komik olan şey ise açılım döneminin gayrı resmi akil adamı fetöcü mümtazer'e sahip çıkarken lafa chp fetö bikbik diye başlaması.
türköne'yi tanımak için birkaç bağlantı paylaşacağım. türköne'nin "karanlık adam nedir" sorusunun cevabı olduğunu rahatça göreceksiniz.
ilk haber 28 şubat döneminden; 19 temmuz 1997 tarihli:
başlık "çiller'in akıl hocası"
"yaklaşık 2 yıldır çiller'le çalışan bu ekipte, türköne'nin en yakın çalışma arkadaşı olarak, kendisi gibi türk-islam sentezi çizgisini benimseyen
hüseyin kocabıyık adlı bir araştırmacı da var."
burada adı geçen hüseyin kocabıyık'ı da hatırlayalım hemen:
yazıya devam edelim:
"çiller'in grup konuşmalarını, özel günlerdeki mesajlarını, çok önemli açıklamalarını hep türköne hazırlıyor. türköne, çiller'in susurluk skandalı sonrasında abdullah çatlı için söylediği, 'devlet için kurşun atan da, kurşun yiyen de bizim için şereflidir' sözünün mimarı olarak biliniyor."
www.hurriyet.com.tr
yani neymiş? mümtazer isimli tip, dincilerin yıllardır "mağduriyet" edebiyatıyla ekmeğini yedikleri 90'ların "şahin" milliyetçilerindenmiş. yanındaki hüseyin kocabıyık isimli şerefsiz fetöcü ile birlikte çiller'in akıl hocalığını yapıyorlarmış.
pekii devlet bahçeli ile aynı anda bu fetöcünün de anırmaya başlamasına ne demeli?
"ali bulaç, ahmet turan alkan, mümtaz'er türköne, nazlı ılıcak gibiler hiçbir zaman fetöcü olmamışlardır ve fakat yanlış zamanda yanlış yerde durmuşlardır. bunun bedelini de fazla fazla ödemişlerdir. artık adalet ve hürriyet hapis yatanların da hakkıdır."
twitter.com
2002 seçimlerinde çiller sandığa gömülür gömülmez bu herif onu anında satarak erdoğancı oldu. akp ile ilişkisinin de hiç öyle yüzeyde olmadığını söylemek lazım. delilimiz ne? oslo görüşmeleri başladığı sıralarda (henüz kamuoyu bu konuda hiçbir şey bilmiyorken) bu türköne genel af çağrısı içeren yazılar yazmaya başladı. osmanlı'nın isyancılara paşa ünvanı verdiğini öcalan için de böyle bir şey düşünülebileceğini filan yazıyordu. sonrasında da çözüm süreci ilerledikçe türköne zaman paçavrası, star paçavrası, samanyolu kanalizasyonu gibi boktan medya organlarında milliyetçiliğe gömmeye başladı. bugün bi tane chp'li söylese ak kafaların toplaşıp meydanlarda yakmasına neden olacak şeyler konuşuyordu herif.
pkk için af önerdiği günlerde tkp, emep ve halkevlerinin yumurtalı eylemlerini "silahlı propaganda" olarak anıyordu. çünkü yavşak olmak bunu gerektirir.
editor.sol.org.tr
konu neydi? akp o günlerde pkk ile görüşüyordu, pkk ve uzantıları bu nedenle akp'ye karşı ciddi bir muhalefette bulunmuyordu. o zaman pkk'ya af çıkarılabilir ama yasal kuruluşlar olan tkp, emep ve halkevleri akp'ye muhalefet ettiği için terörist oluyorlar. tam bir ak kafası. ama akp ve fetö koalisyonu bitince akp'nin bu kafası döndü bu dallamayı da vurdu.
yine 2009'da tsk'nın tasfiye edilip yeni ordu kurulmasını savunuyordu.
www.haber7.com
ordunun bir takım görevlerinin polise devredilmesi gibi önerilerde bulunuyordu. bu dönemin "imam'ın ordusu" dönemi olduğunu hatırlamak lazım.
bu arada ergenekon - balyoz goygoycusu olduğunu da ekleyeyim.
www.haber7.com
türkeş hayattayken 30 senesini mhp'de geçiren herif, tayyip'in milliyetçiliği ayaklar altına aldığı dönemde "türkeş'i hiçbir zaman sevmedim. hiç türkeşçi olmadım. hatta ben mhp'li de olmadım." diyen bir yalayıcıdır.
www.memleket.com.tr
bunun akp yalayıcılığı bugünkü havuzcular kadar ileri derecedeydi. karısı akp'den milletvekili olmuştu. kendisi de 2011'de aday adayı oldu ama akp'nin fetö'ye verdiği milletvekili kontenjanı dolmuş olduğu için erdoğan bunu aday göstermedi. bu seçimde zaman paçavrasından meclise sokulan iki kişiden biri olan
naci bostancı akp - fetö koalisyonu bozulurken erdoğan'ı yalamaya devam ettiği için hiçbir bedel ödemedi.
ilhan işbilen ise naci gibi kendi örgütünü satmayınca 2015'te tutuklandı.
web.archive.org
sonra akp - cemaat kavgası başladı. kendini çok akıllı sanan mümtaz er dangalağının aslında duracağı yer erdoğan'ın arkasıydı ama o tıpkı nazlı ılıcak gibi yanlış hesap yapıp fetö'nün erdoğan'ı indirebileceğini düşündüğünden fethullah'ın arkasında durdu. erdoğan'ın yargılanacağından bahsedip durdu. hatta ipe götürmekten filan söz etti. 17 - 25 aralık öncesi fetö'nün bu ön çatışmalarda öne sürdüğü birkaç kişiden biri olmuştu. diğerleri
emre uslu ve
mehmet baransu'ydu.
elbette eklemeden geçmeyelim, anı yaşamaktan hiç vaz geçmeyen bir grup muhalif dangalak, sırf erdoğan'a karşı ağır konuşuyor diye bu şerefsiz'e sahip çıktı o dönemde.
sonuç olarak kim hakkında, hangi konuda verilmiş olursa olsun akp yargısının kararları yok hükmündedir. birilerini yargılamanın temel koşulu meşru bir güç olmaktır. birbirine karıştırılan konular bunlar. mümtaz er gibileri senelerce besleyen, kendi yayın organlarında bilir kişi edasıyla öttüren akp bu elemanı yargılayamaz. yargılanacaksa hüseyin kocabıyık, cem küçük, hüseyin gülerce, hilal kaplan ve mümtaz er yan yana yargılanır. tek başına bunlardan birinin yargılanmasının bir anlamı yoktur.
sonuç olarak hüseyin kocabıyık ve devlet bahçeli'nin aynı gün bu herifin çıkması için işaret fişeği ateşlemesinin bir anlamı olmalı. bekleyip göreceğiz.