sebep

bir şeyin olmasına veya olmamasına yol açan vasıta/lar.

ata demirerin tek kişilik dev kadrodaki esprisinde sahneye çıkma olayında kullandığı malzeme

a.d. = gittiğim şehirde stand-up için sahneye çıkıcam. güvenlik görevlisinden şöyle bir soru;

-arkadaşım nere gidiyursun
-sahneye çıkıcaktım
-sebep
-....

a.d. = ulan hiç mi görmedin televizyonda orda burda. zaten böyle bir şeyi bir kere görsen bir daha unutamazsın

(diyalogları üç aşağı beş yukarı böyleydi herhalde)

tamamböceği'nde yer alan zardanadam şarkısı.

rüzgar durdu ama sokaklar, yüzüme esiyor,
yapraklar güneşle konuşurken, deniz susuyor.
bahar acımasızdır ve bu, buz gibi bir bira içmek için,
bir sebeptir! bir sebeptir! uçmak için,
bir sebeptir! bir sebeptir! kopmak için, bir sebeptir!

martıları ve denizi izlemeye ne dersin?
vapurlar, gün batımı falan. konuşmaya ihtiyacımız yok.
bahar acımasızdır ve bu, buz gibi bir bira içmek için,
bir sebeptir! bir sebeptir! uçmak için,
bir sebeptir! bir sebeptir! kopmak için, bir sebeptir!

sen, ben ve yalnızlığımızı da, alırız yanımıza.
tek başına kalmak korkutur onu, sen de biliyorsun.
bahar acımasızdır ve bu, buz gibi bir bira içmek için,
bir sebeptir! bir sebeptir! uçmak için,
bir sebeptir! bir sebeptir! kopmak için, bir sebeptir!

irade-i cüziyye'nin elindeki iptir..nerede kullanmak istersen oraya yarar aslında..ama bazen çok aciz kalır zaten cüz'i olan irademiz ve biz sadece sebepleri suçlu tutarız..

sebepler halık'ın açtığı kapılardır..

yeniçağ grubunun son albümüdür... albüme isim veren parça :

bir vakti tükettim hâlâ gelmedin
böyle yaşamak zor hayat imkansız
takatim kalmadı, sabrım tükendi
beklemem imkansız, durmam imkansız

sen aşk adına yaratılmış varlığıma sebep
muhammed muhabbetine yaratılmış aleme sebep
süzülmek sana doğru tövbeme sebep
savrulmak isterim sana doğru cennetime sebep

sevdiklerim birer birer hayattan gitti
bu yalnızlık içinde olmam imkansız
takatim kalmadı, sabrım tükendi
beklemem imkansız, durmam imkansız

sen aşk adına yaratılmış varlığıma sebep
muhammed muhabbetine yaratılmış aleme sebep
süzülmek sana doğru tövbeme sebep
savrulmak isterim sana doğru cennetime sebep...

jülide özçelik'in sesinden bir başka olmuş muharrem ertaş şaheseri.
(bkz: jazz istanbul volume 1).

sebep mezarından yoğsunlar bitsin nereye gitsem, geldin girdin arama
yılanlar çayanlar mekanın tutsun
derman bulunmasın gizli yarama sebep
ak göğsüyün üstünde yılanlar ötsün
hep senin ucundan döndüm kereme
evin yıkılsın sebep,belin bükülsün sebep
bana ettiğini bulasın sebep
ocağın döndüğü yerde,baykuşlar ötsün sebep.

evin yıkılsın sebep,belin bükülsün sebep
ocağın döndüğü yerde,baykuşlar ötsün sebep
yekin yekin kalkamaz ol yerinden
ayrılasın vatanından,elinden
ahirinden ben tutayım elinden
iki yüzü kara olsun vay sebep
evin yıkılsın sebep,belin bükülsün sebep
ocağın döndüğü yerde,baykuşlar ötsün sebep

sonuç'la ilişkili değildir aslında hep.
sonuç kendi başına gerçekleşmek, kafasına göre takılmak istediğinde sebep mühim değildir..

sonuca ulaşıldıysa bir şekilde, sebeplerin bir önemi kalmaz. zira sebepler sonuçları değiştirmez.

yapmak istemediklerimizi yaptırandır, ardından düşündüren keşke demenin geç olduğunu insanın içini az da olsa ürperterek hissettiren enterasan kendi güveni tam bir duygudur, kafasına koyduğunu yaptırır.

yeri ve zamanında olursa neden soru kelimesi yerine de kullanılabilir.

"hayatta hiçbir şey sebepsiz değildir, vardır bir alamet-i farikası" demişti yakın bir arkadaşım. alamet-i farikası nedir bilmem ama insanı ümitsizliğe ve mutsuzluğa sürükleyen bu alameti çözmek olsa gerek.

alametin ardında yatan sebeplerin kendine haslığı ve durumsallık yaklaşımına %100 uygunluğu bir başka problem olsa gerek. siz sorarken neden böyle oluyor diye, o gerekli koşulların oluşmasını bekler. bir nevi şartların olgunlaşması hadisesi.

lakin sorunun kaynağındaki bir diğer hadise bu şartın olgunlaşmasına kadar geçen süre. sabreden dervişin ya muradına ereceği ya da beklemekten mefta olacağı süre...

soru olarak kullanımına tiltim ben bu kelimenin.

- naber?
+kötüyüm yaa
- sebep?

al işte daha da kötü oldu şimdi bu soru yüzünden. hani erkek olsam da rahat rahat küfür edebilsem, "çünkü eşşeğin sikinden dolayı" diyecem ama o da yok.

"böyle tatlı beddua edilmez, olmaz arkadaşım" şeklinde çıkışılası sözlere sahip eser.

nedenle eş anlamlı zannedilen kelimedir. necip fazıl uydurma dil felaketi adlı yazısında söyle söylemektedir:
-evvelâ "neden?" bir sualdir ve isim yerine kaim olamaz. her dilde onun yeri ayrı, “sebeb”in yeri ayrı...
meselâ:
-neden bu sebebi öne sürüyorsunuz?
derken:
-neden bu nedeni?..
diye mi söze başlayacagiz?.. “