soul

dördüncü nesil bir soul.

yanakları sıkılası badi*.candır.

en kıymetlim olan, canımın içi-güzel insan..

(bkz: iyi ki varsın)
(bkz: sensiz olmaz)

(bkz: soulfly)

bir kısım icracı tarafından seks müziği (o nasıl bir tabirse) olarak sunulmuştur.
ama buradaki ifade pornolarda duyduğunuzun trip-hop havalardaki porn groove'lar değil.
bol dans, hafif romantizm sevişgenlik, kıvrak vücut hareketleri, yavşar ve kendinden emin ama centilmen ifadeler.

bu tarz içeriğe örnek verirsek:
wilson pickett - i'm a midnight mover
wilson pickett - in the midnight hour
aretha franklin - do right woman do right man
otis redding - try a little tenderness
otis redding - hard to handle
james brown - i m soul man
james brown - get up (i feel like being a) sex machine

soul müziğin ruhunun the commitments filminde tamamen yansıltığını düşünüyorum. zaten yukarıdaki şarkıların bir kısmı film müziklerinde yer almaktadır.

filmden de bir iki alıntı yaparsak:
"soul'un ritmi seksin ritmidir."

"-sizin yaptığınız müzik, geldiğiniz yere ait olmalı. sokakların dilini konuşmalı, hayat mücadelesi ve seksle ilgili olmalı. tabi öyle cıvık cıvık seni sonsuza dek seveceğim saçmalıklarından olmayacak. böyle insanları sürükleyen, baştan çıkaran, diller, güzel kadınlar.
+vay anasını! ne tür müzik bunlardan bahseder peki?
-soul."

alejandro gonzález iñárritu'nun muhteşem filmine göre 21 gram ağırlığındaki yaşam bağlantımız.

harika bir müzik türü benim hayranı olduğum rnb'nin bi versiyonudur(nickime bakınız)

bir matchbox twenty şarkısı işte sözleri

hang out my window
and over your head
stare at your feelings
to see where they end
you're waiting here
for someone else to break you
from the inside
you've been so composed
but we all know there's
always something
tearing you apart
it's always so much longer
than you counted on
and it hits you so much harder
than you thought
but you don't worry
you don't worry
cuz you got soul
you're so heavy
you're so misunderstood
and i spent all my wishes
wishing times were good
when i still could
wait around here
for someone else to take me
past the good side
you have been here so long
we all know there's
always something
tearing you apart
it's always so much longer
than you counted on
and it hits you so much harder
than you thought
but you don't worry
you don't worry
cuz darling, you've got so much soul
darling you've got so much soul
there's always something
tearing you apart
it's always so much longer
than you counted on
and it hits you so much harder
than you thought, than you ever thought it would
but you don't worry
you don't worry
cuz you don't worry
you don't worry
cuz you don't worry
you don't worry
cuz you got soul

müzik türleri içerisinde en baba sanatçıları çıkaran türdür.

(bkz: james brown)
(bkz: stevie wonder)
(bkz: barry white)
(bkz: isaac hayes)
(bkz: ray charles)*
(bkz: aretha franklin)
(bkz: marvin gaye)
(bkz: al green)

ve daha niceleri...

soul eater serisinin orağa dönüşebilen baş karakteri.

dünyanın en güzel müzik türlerinden biri.
aynı zamanda seal'ın 2008 yılında çıkardığı, 12 şarkıdan oluşan 7. solo albümüdür.
bu albümde sam cooke, al green, curtis mayfield, otis redding, ben e king gibi soul üstadlarının şarkılarının seal yorumları bulunur.
içerisindeki şarkılar için;

1. "a change is gonna come"
2. "i can t stand the rain"
3. "it s a man s world"
4. "here i am (come and take me)"
5. "i ve been loving you too long"
6. "ıt's alright"
7. "if you don t know me by now"
8. "knock on wood"
9. "i'm still ın love with you"
10. "free"
11. "stand by me"
12. "people get ready"

albümün tamamını dinlemek isteyenler için;




kral seal, bu albümün devamı niteliğinde 2011 yılında soul 2 albümünü sevenlerinin beğenisine sunmuştur.

seal ile tanıdığım ve giderek sevdiğim müzik türü, yurdumuzda pek dinlenmiyor.

bünyede antidepresan etkisi yaratan müzik türüdür. üstelik yeşil reçete de istemiyor, karaciğeri de sikmiyor, hiç bir yan etkisi yok.

etimolojisine göre afrika-amerika hıristiyan ilahi müzik tarzına verilen müzik türüdür.

(bkz: soul pub)