saat tiktak tiktak ettikçe sinirlerim zıplar. olay gece ceryan ediyosa, cinnet seviyesine kadar çıkar. bu yüzdendir ki saat takmak gibi bir alışkanlığım yok. saat görmeye tahammülüm de yok, sanırım.
dipnot: her yere geç kalıyorum.
ayrı yazılması gereken bağlaç "de"nin bitişik, bitişik yazılması gereken hal eki "de"nin ayrı yazıldığı durumlarda imkanı yok, çıldırıyorum.
kapıdan sağ ayakla çıkmak.
otobüs dolu denilen kıvamlardaysa ve son kalan boş yere oturmayıp ayakta dikilen arkadaşlar varsa otururken ıslak mı diye kontrol ederim,biri kusmuş mu diye düşünürüm,yaparım bunu.
eskiden çok vardı yahu.
kapıları 3-4 kez kontrol ederdim. bir ses duyarsam gidip bakardım. korku filmlerini izleyemezdim. karanlıktan korkardım. her yere sağ ayaklar girerdim. biriyle yürürken adımları aynı ayakla atmaya dikkat ederdim.
ne manyakmışım lan ama düzeldi sonunda hiçbirini takmıyorum. rahatım.
ellerimi yıkadıktan sonra sol avucuma su doldurup, musluğu kapatan sağ elimi tekrar ıslatmak.
her gece yatmadan önce odamı derli toplu yapmak, kağıt kalem bile aynı hizada duracak hani, o cinsten.
azam ali dinlerken asla hiç bir şarkıyı yarıda kesmem, şarkı btince kapatırım kullandığım elektronik alet her neyse.
evi temizlerken şu sırayı asla bozmam:süpürmek, toz almak, silmek. (annem bozarsa kıl olur baştan alırım)
sigarayı sonuna kadar içememek. gerçi gelecek olan zamlarla muhtemelen izmaritini de içeceğim ama.
-başkaları üzülmesin diye onları iyi etmek için çabalarken kendimi üzmek..
-yürüdüğüm güzergahlar üzerinde çalışan çöpçü,işçi,amele..vs her kim varsa emek veren şahıslara "kolay gelsin"demek veya kendimin duyacağı ses tonuyla "kolay gelsin"i fısıldamak..
-önüme çıkan elle tutlabilir çöpleri toplayıp çöp kutusu arayıp,atmakla uğraşmak..
-yere atılmış ekmek..vs parçaları kuş.vs hayvanları yiyebilecekleri mevkilere koymak..
.......
kalemliğime koyulan kalemin ucu yukarıya bakıyorsa, hayatıma devam edemiyorum.
kol saatim olmadan kesseler dışarı çıkamam o saat kolumda olacak.bir de kapşonlu giysilerin kapşonu kesinlikle düzgün olacak bi yamukluk olunca deliriyorum.
-birileri odadaysa sözlükte dolaşamamak
giri girememek
-yolda sürekli üst-baş düzeltmek
-çantada hep 1 şişe su bulundurmak
falan filan vb.
klavye üzerine kirpik, saç, kıl, tüy bişey düşerse yokmuş gibi davranıp devam edememe.. onu oradan temizleyene kadar tüm dünyayı durdurma.
gece başucumda 1 şişe su olmazsa uyuyamıyorum.
sanki o 1 şişe su olmazsa ben gece boğazıma bir şey takılarak uyanacağım ve su olmadığı için boğularak öleceğim. aslında benimki
tuhaf takıntı değilde daha çok
paranoya gibi sanki.
eğer ben yemiyorsam çerez gibi çıtırtılı yiyecekleri başkasına yanımda yedirmem. onlar yedikçe benim beynimde çıtırdıyorlar sanki!