
#12373284 ·
· 98
hani böyle aklına gelir de canın yanar. öyle bir şey değil bu.
--
5 yaşında ufacık bi çocuğum ben. ellerim minicik, ayaklarım minicik. eskiden sarışındım da ben. kardeşim var bi tane, kız. yeni doğdu. bişi var havada allahım. bişi var bugün bu havada ah dün gibi, 3 saniye öncesi gibi hatrımda. fazla şey. fazla pembe bu hava. allahım içimin benzi soldu bu ne idüğü belirsiz endişeden.
--
ne oluyor? rüya. değil. rüya. bu ne ki. başım dönüyor. baba? gürültü. televizyon niye salonun ortasında? hala başım dönüyor. kötü bi koku. rüya.
--
bundan bir yıl önce, 98. ufak bir kız. adı sevinç. sokağın sonundaki evde. ah ne kadar uzun zaman olmuş adını söylemeyeli böyle. "sevinç". ben ufak, o ufak. bugün değişik bir gün nedense. güneşi bulutu ayrı güzel. sevinç duruyor sokağın sonunda. ben başında. yaklaşıyoruz yavaş yavaş. zaten adımlar avuç içi kadar dimi, git git bitmez o yol orada. heyecan değil başka bişi. huzur gibi. buluştuk. hiç bilmem ben bunu ama oldu işte. öptüm. ben sevinç'i öptüm. garip. temiz. tertemiz. eve girdim sonra.
--
akrabalarım gitti benim. tanıdıklarım. yakınlarımın yakınları. sokağım yıkıldı benim. evler. çokça ev, çokça aileler. hikayeler edindim ben. bu biri öyle. bir kaçından biri öyle. "sevinç" olan bu hikaye. benim sevincim olamayışının hikayesi.
ilk aşkım öldü benim. çocukluk aşkımın üstüne beton duvarlar düştü, nefessiz kaldı, ezildi. 5 yaşındaydım. yıllarca anlamadım ben. çok sonra farkettim. çok sonra geldi anılarım. ölümle tanışmam "sevinç"ti benim. sevinemedim. ilk öptüğüm. ilk sevdiğim. çocuk kalbimin en temiz yerinden. ilk kopan benden. ilk depremim.
--
bu yalnızca biri hikayelerden. bir kaçından biri öyle. anılarım çok kesik. ben çok eksik.
sesimi duyan var mı?
--
5 yaşında ufacık bi çocuğum ben. ellerim minicik, ayaklarım minicik. eskiden sarışındım da ben. kardeşim var bi tane, kız. yeni doğdu. bişi var havada allahım. bişi var bugün bu havada ah dün gibi, 3 saniye öncesi gibi hatrımda. fazla şey. fazla pembe bu hava. allahım içimin benzi soldu bu ne idüğü belirsiz endişeden.
--
ne oluyor? rüya. değil. rüya. bu ne ki. başım dönüyor. baba? gürültü. televizyon niye salonun ortasında? hala başım dönüyor. kötü bi koku. rüya.
--
bundan bir yıl önce, 98. ufak bir kız. adı sevinç. sokağın sonundaki evde. ah ne kadar uzun zaman olmuş adını söylemeyeli böyle. "sevinç". ben ufak, o ufak. bugün değişik bir gün nedense. güneşi bulutu ayrı güzel. sevinç duruyor sokağın sonunda. ben başında. yaklaşıyoruz yavaş yavaş. zaten adımlar avuç içi kadar dimi, git git bitmez o yol orada. heyecan değil başka bişi. huzur gibi. buluştuk. hiç bilmem ben bunu ama oldu işte. öptüm. ben sevinç'i öptüm. garip. temiz. tertemiz. eve girdim sonra.
--
akrabalarım gitti benim. tanıdıklarım. yakınlarımın yakınları. sokağım yıkıldı benim. evler. çokça ev, çokça aileler. hikayeler edindim ben. bu biri öyle. bir kaçından biri öyle. "sevinç" olan bu hikaye. benim sevincim olamayışının hikayesi.
ilk aşkım öldü benim. çocukluk aşkımın üstüne beton duvarlar düştü, nefessiz kaldı, ezildi. 5 yaşındaydım. yıllarca anlamadım ben. çok sonra farkettim. çok sonra geldi anılarım. ölümle tanışmam "sevinç"ti benim. sevinemedim. ilk öptüğüm. ilk sevdiğim. çocuk kalbimin en temiz yerinden. ilk kopan benden. ilk depremim.
--
bu yalnızca biri hikayelerden. bir kaçından biri öyle. anılarım çok kesik. ben çok eksik.
sesimi duyan var mı?