neden yedi değil diye düşündüren hikayeler
çocuğun zayıfı varmış, çok çalışıp düzeltmiş.
bir ara bir yazar ile çalışma şansım olmuştu. hemingway'in arkadaşlarıyla bir bar/pub masasında iddiaya girmesi sonucu dünyanın en kısa ve bence muhteşem hikayesini yazmış.
bu arada iddia konusu şuydu;
hemingway 6 kelimelik hikaye yazabileceğini iddia etmiş ve yemekteki herkesin masaya 10 dolar koymasını, kazanamazsa kendilerine ödeyeceğini söylemişti, kazanırsa da tamamını kendisi alacaktı.
for sale: baby shoes, never worn...
iddiayı tabi ki hemingway kazanmış.
sonradan araştırdığım kadarıyla burada bahsi geçen kişi hemingway olmayabilir. öylesine verilen bir gazete ilanı da bize dünyanın en kısa hikayesini kazandırmış olabilir belki.
''sabah sekiz akşam beş hayallerinle helalleş''
"biliyorum ki ben seninle anlamlıydım, peki şimdi? "
"altı kelimelik bir hayatı bile yoktu."
"haberi alınca anası sikilmişti tüm keyfinin."
"yerinden doğruldu, yanında uzanmış pilice baktı."
"kızı köstence'ye, limana bırakıp inceden uzamalıydı."
"soğuk bir şubat sabahıydı, ajanlar ensesindeydi"
"sadece iyi bir insan olmak istemiştim."
ölmeyi bu kadar isteyecegimi hic düsünmezdim.
''ilk sigaram bile tatsızdı, sensiz olmaz...''
dostlar kafamdan, yaşamdan kaçmış, yani derinden...
"o başkalarının hikâyelerinden kendi hikâyesini oluşturuyordu."
-bir hayat bir kaç kelimeye sığabilir mi?
-kalktı, yüzünü yıkadı, kahvaltı etmeden çıktı.
-aynadan gördüğü gözler julianın gözleri olabilir miydi?
"hiçbir hikayesi olmayan cümleler buluşmaya başlamıştı..."
"yaşandı, bitti, saygısızca, aldatmanın tadına varınca"