izleyenler bilir
swordfish filminin en çok rağbet gören sahnelerinden birinde esas oğlanımız stanley (
hugh jackman ile gabriel injohn travolta) tanışma sahnesinde stanley abimizden içişleri bakanlığının bir sitesine sızması istenir, yalnız bunu 1 dakika içinde yapması istenir ve bu esnada hatunun biri adamımıza muamele çekerken fedailerden biri de başına silah dayamaktadır. bütün bu psikolojik baskıların altında işe girişen stanley abimiz her zaman olduğu gibi 1 saniye kala sitenin duvarını yıkmayı başarır. işte ben de bu güzide yazarımıza bu baskılar altında giriyi yazmaya başlıyorum ve 1 saniye kala başaracağıma inanıyorum.
00:00:45
her şeyden önce kendisi üretken bir gündelik hayat teorisyenidir, kısacık hayatına nasıl sığdırdığını bir türlü çözemediğim, bir yerden sonra da samuraylardan istediğim yardım kopya sayıldığı için uğraşmayı bırakmak zorunda kaldığım bu teorileriyle bütün dünyayı gezip hayata dair bu kadar teori üretemeyen evliya çelebiyi hasetinden çatlatmış, kıvrak zekasıyla
sun tzuyu
goda 2 ters 1 düz yapmıştır.
00:00:30
hoşsohbet karakterinin yanı sıra yeni kültürlere, alternatif ve egzotik bilgilere açık bir bünyedir, bir keresinde hiç unutmam çakra yollarını ve düşünce gücünü kullanarak zayıflayabileceğini iddia etmişti
syların ilk bölümlerdeki benim de süper gücüm var ben de heroyum mantalitesiyle, sesimi çıkarmadım hayal kırıklığına uğramasın diye.
00:00:15
girilerindeki açıksözlülüğü, üslubu ve rahat tavırlarıyla iyi bir giri nasıl olmalı? tabularını yıkma savaşında mel gibsonvari bir patriot görünümü çizmektedir. bu konuda da doktorun tavsiyesine uyup kendi haline bıraktık. nasıl ki (bilinen en sağlam klişelerden biri olan) bir bağyanla:
-nasıl görünüyorum?
+tek kelimeyle şahanesin..
diyaloğu geçmek zorunda ise kendisi ile de:
-(@xxxyyy) nasıl yazmışım lan?
+ şahane, o kelime oyunları, o tasvirler tek kelimeyle şahane !! hemen oy veriyorum
diyaloğu geçer, geçmelidir. diyalog böyle olmalıdır, yoksa :
-(@xxxyyy) nasıl yazmışım lan?
+hmmm, eee ööö bilmem ki yani aslında
-öfff yaa öffff
kes tamam..
00:00:01
şu bu o değil de kendisiyle muhabbet etmek, kendisiyle uğraşmak çok zevklidir. hani böyle yapacak hiçbir şey olmadığında, canın sıkıldığında sataşacak, kapışacak, kavga edecek sonra tamam lan, gel lan tamam deyip barışacak; değişik (ama cidden değişik böyle o kadar değişik ki, metafiziksel mi desem
x files i want to believe mi desem bilemedim) bir şey öğrendiğinde
sunay akın heyecanıyla şş bak bi, bak bak ne anlatıcam diye koşturarak anlatmak için can attığın birini ararsın ya ben buldum işte. yalnız beni fazla germe, bu konuda hassasım.
password accepted...