beni de alın ne olur koynunuza hatıralar

berduj berduj
bestekarı olan selahattin pınar'ın sesinden dinlenmesi elzem olan türk sanat müziği eseri.

hatıralarında ki güzelliklerde yaşamak isteyen bünyenin yalvarışı yakarışıdır. içmeden sarhoş eder, ölmeden önce mutlaka dinlenilmesi gereken eserlerin başında gelir.
muhlis meydey muhlis meydey
akşam geç geliyor ya şimdi, ağustos diye. buhranla akşamı bekledim. balkonda oturarak. yanımdaki ses "ah edip inlerim, gurbet elinde, uzaktan göründü benim bağlarım" diye yanık yanık söylemeye başladı. bitmeyen şarkı kulvarına girmiştik. susmadan söylüyordu. hiç durmadan. hiç bitirmeden en başa dönüyordu. en az dört kere döndük başa. bu da garip hatıralarımdan biri olacak diye düşünmeye başladım. çocuk yaşta ölümü yaşayanlar belki o an olayın boyutunu anlamayabilirler. ama büyüyünce oturan algı, çocuklukta gördüklerini daha korkutucu hale getirebiliyor. neyse şarkı bitince benim kafamda bu saçma sapan konular dönmeye başladı. hatıralara bir dönüp, o zaman yaşamadığım tüm acıları yaşayıp, bugüne korkusuzca gelmek istedim. sanki herkes yanarken ben çocuğum diye yanmadım da şimdi cezasını çekiyorum gibi oldu. lan ne bileyim. yalnızım diye insaflı mı davranıyor acaba dedim. olmaz öyle şeyler diyorum ama anlatamıyorum.

çocuktum tamam mı, herkes ingilizce biliyor sanıyordum. bir tek ben ve sınıfımdakiler bilmiyorduk ve öğreniyorduk. eve geldim ve annem dedi ki "ne öğrendin bugün" dedi ben de "ingilizce" dedim. "aa neler öğrendin konuş bakalım" dedi. elime kalemi aldım ve anneme "what is this" dedim. annem de "ayy afferim benim güzel kızıma" dedi. ama ben cevap bekliyordum. "what is this dedim anne!" diye bağırdım. aklıma o geldi sonra. biraz daha güldüm.

ben bu şarkıyı açıp 42 kez arka arkaya dinleyebiliyorum. peki ya siz? zeki müren'den dinlemek lazım. kesin.