çocukken allah sanılan şeyler

1 /
smooth smooth
hacca giden birilerinin olduğu bir apartmanda oturduyanız, birde hala komşuluk değerlerinin kendini koruduğu zamanlara denk gelmişse çocukluğunuz bilirsiniz.bilimum abuk sabuk şeyin yanında tahta kaşıklar falan getirilirdi kutsal ziyaretlerden. sapının en sonundaki tahta alanda beyaz sakallı ve sarıklı, üstüne muhtemelen yeşil bir örtü giyinmiş bağdaş kurmuş yaşlı bir dedenin- belki de mevlevi bir şahsiyettir bu, bilmiyorum- resmi olurdu.
işte ben o dedeyi allah zannederdim.
hala da o resimler bi acaiyp gelirler bana, nedendir bilinmez..

yıllar sonraki edit: mevlanayı simgelermiş o resim, pek de normalmiş, çok çocuk bu sanrıya kapılırmış.
cyd cyd
bir sağlık ansiklopedisi vardı evde. o ansiklopedide de iç organlar mı dokular mı artık neyse bişiylerin resmi vardı.

benim de "allah içimizdedir" lafı aklıma takılmıştı.

o çizimlerden birinde,organdaki el şekline hafif benzeyen damarları, allah'ın eli sanmıştım.
quantum quantum
küçükken hep "allah baba" söylemi kullanıldığı için "allah" kelimesini her duyduğumda gözümün önüne babam gelirdi...
unknown unknown
küçükken bana en büyük görünen şey erciyes dağıydı ve allah'ın böyle büyük bir yerde oturan kel kafalı bir cin olduğunu düşünürdüm.
ataraksia ataraksia
o türbe yeşili cübbesiyle başında sarığı ve bembeyaz sakalıyla ilkokulumuzun koridorunda asılı olan göz göze gelicem diye ödümün koptuğu mevlana tablosu.
1 /