özdemir asaf'ın zamanın her anında dolaştığı, git-gel'ler yaşadığı şiirlerinden biri.
bir gün, bir evde, bir kedi
vardı.
o gün, bir evde, o kedi
benden sıcaklığını esirgemedi.
o gün, o evdeki o kedi
beni bana götürdü getirdi.
ona şarkılarımı söyledim;
uyudu, bakıyordum, benimleydi.
bir ikilem oldu beklenmedik;
geçmiş günlerin yumaklarını didikledi.
var mıydı, yok, var gibi
kucağımdaydı kedi.
gözlerindeydi gözlerim,
gözleri gözlerimdeydi.
ellerimi tırmalıyordu elleri...
ürperdim, birden içim titredi.
bir gün, bir evde, bir kedi
vardı.
o gün, bir evde, o kedi
beni taa çocukluğumdan aldı
o gün, o evdeki, o kedi,
bak işte, neler olmuş der gibi,
getirdi beni gençliğime bıraktı.
anı bahçelerinde üşümek sıcaktı.
babamın öldüğünde aylardan hazirandı,
o elli dördündeydi, ben yedi.
bir ışık söndüğünde yol yandı.
o kedi bunları nasıl da bildi.
bir gündü, bir evdi, o kedi
taş attı bütün kuyularıma.
durup dururken dikenli uykularıma
ninniler söyledi.
bu bir öykü idi;
ben mi anlattım, o mu dinledi.
saklamalı mıydı, ya da söylemeli mi;
ne o ev vardı, ne o gün, ne de o kedi.