doğum günü hediyesi

1 /
i am a man who walks alone i am a man who walks alone
bir markete gidilir. sahibinden olabildiğince büyük bir koli alınır. evde olan armutlardan içine bir tane koyulup, içine de not yazılır. paket sarılır, en güzel şekilde paketlenir. bunu yapan kişiler olarak doğum gününde gider, doğum günü çocuğuna verirsiniz. işte o anda paket gören arkadaşın heveslenmesi, sevinmesi ve paketi açıp içini gördüğü zamanki yüz ifadesi görülmeye değerdir.
melodis melodis
yakın arkadaşlardan gelenleri üzerinde kişilik analizi yapılabilecek hede.

misal geçen yıl gelen hediyelere baktığımızda iki paket çikolata bize çikolatayı çok seven bir kişiliği ya da oburluğu anlatırken, yanında gelen bir şişe yakut keyfe düşkünlük, alkol sevmek olarak yorumlanabilir. bir de bunların üzerine sheridan's eklenince alkol seven bir bünye ile karşı karşıya olduğumuzu anlarız.

son olarak bu yıl gelen smirnoff u da belirtmeden geçemeyeceğim. sanırım alkolle ilgili sorunlarım var ama önce smirnoff'umu bitirmeliyim. *
çamıntepesindekiökseotu çamıntepesindekiökseotu
bir kutu browni. toptancı marketlerden temin edilebilir. ilgi alanlarına hitap eden hediyeler aldım, hediyeler hazırladım ellerimle, resmini yaptım hiçbirinde bu kadar mutlu olmamıştı. hayat işte.
tokyo nights osaka mornings tokyo nights osaka mornings
karşı tarafın ne isteyeceği düşünülerek rezil edilen hediyedir.

neden mi? güzel soru açıklayayım. bakıyorsunuz bir şeye; aman bunu sevmez bu tarzı değil şu şeysi değil bu buysu değil diyorsunuz. onun tarzı onun sevdiği bir şeyi ona almanızın ne gibi özelliği olacak peki? onu gidip kendi de alabilirdi.

doğum günü hediyesinin anlamı şu olmalı bence; hediye alınan kişiyi değil, alanı yansıtmalı. alınan şey daima değerini ve anlamını korumalı. anısını hep hatırlatmalı. gidip de en sevdiği albümü almayın, sevdiği tarzda farklı bir albüm alın ona. metal dinleyen birine pop albümü alın da demiyorum. ama mantıklı olun biraz... hediye ettiğiniz şey her zaman sizi hatırlatsın ona.

ya da en güzeli kendiniz yapın çabalayın.

örnek vereyim; sevdiğim çocuğa verdiğim doğum günü hediyesi. tüm uykusuz çizerlerinin imzası olan bir uykusuz posteri düşünün. üzerinde yiğit özgür'ün imzasıyla "doğum günün kutlu olsun doğum günü bebesi!" yazıyor.

ayrılalı aylar oldu, hala odasının girişinde duruyormuş... güzel posterdi tabi. ne diyeyim.
pyros pyros
bir erkeğe siyah bir vibratör ve leopar desenli tanga olarak da var olabilen hediyelerdir. böylesine arkadaşlara gerek yok, hediyelere de.
füçır füçır
seçmesi en zor olan hediyelerden bir tanesidir.

hediyeyi vereceğiniz kişiyi az tanıyorsanız ne alacağınızı bilemezsiniz, kişiyi çok iyi tanıyor ve seviyorsanız bu sefer de "acaba beğenir mi?" kaygısına düşüp seçmekte zorluk yaşarsınız. alınacak hediyenin, hediye alınacak kişinin yaşına, cinsiyetine, beğenilerine vb birçok parametreye göre değişkenlik göstermesi de cabası.

sıkıntılı süreçtir, almaktan da vermekten de pek haz etmem.

bir keresinde arkadaşlar "şurdayız gel!" dediler gittim, oturuyoruz falan ama herkeste bir kıpırtı var, hissediyorum. meğer çokça tanımadığım bir erkek arkadaşımızın doğum günüymüş. çocuğu bir arkadaş vasıtasıyla tanıyalı 2 ay olmuş. 2 ayda salatalık yetişmiyor, herkes hediyesini hazırlamış, ben mal gibi açıktayım. beni çağıran arkadaş da doğum günü olduğunu söylemedi ki bir şey alayım gelirken. tam nasıl kaçarım diye düşünürken "iyi ki doğduuun!" diye şarkı başladı. çocuk hakkında tek bildiğim, adı, beşiktaşlı olması ve sigara içtiği! cebimdeki marlboro light paketinin içindeki sigaraları çıkardım ve tek dal sigara bıraktım. herkes hediyesini verdikten sonra, "kusura bakma, hazırlıksız yakalandım, hediyem bu!" dedim.

çocuk resmen duygulandı. "noluyo lan?" diye kendimi sorgularken çocuk; "sağol füçır, aldığım en güzel doğum günü hediyelerimden biriydi!" dedi. ben ehe mehe estağfurullah dedim ama dalga mı geçti, gerçekten beğendi mi hala kafamda tam netleştirebilmiş değilim.

bir keresinde de abim eşinin yeğenlerinin doğum gününe giderken 10 tl' ye adi bir uzaktan kumandalı araba almıştı. diğer akrabalar 120 tl' ye kazaklar, 100 tl' ye ayakkabılar velhasıl pahalı hediyeler aldıkları halde çocuklar bu hediyeleri hiç sallamadı.gece boyu çin malı oyuncak arabayla şıkır şıkır oynayıp durdular. hediyeyi iyi seçebilmek de zanaat, parayla olmuyor bu işler şekerim!
malena malena
doğum günü insanının sahip olmak istediği herhangi bir şeydir.

ben liste veriyorum artık (çok yakın olduğum insanlara tabi.) kardeş bi zamandır şunları şunları istiyorum ben (genelde kitap veya müzik oluyorlar), öyle bel bükecek pahalı şeyler de değil. hiçbir şey almasan da kıymetlimsin zaten, ama illa doğum günü hediyesi alacam diyorsan bunlardan hangisi cebine uygunsa onu al. ne olur kolyeyle küpeyle gelme bana artık. gelme.
1 /