öncelikle promosyonun her müzisyenin ihtiyacı olduğunu belirterek başlayalım, izmirliler 'e bu zat-ı muhteremin 10 kasım 'da
ooze 'da, 16 'sında da
fuar atlas pavyon 'da konser vereceği haberini ileterek bitirelim.
belirtmekte fayda var: 24 kasım cuma günü istanbul studio live'da da konser verecek olan zat.
çıkardığı ş seslerine takılmaktan parçalarının şüphesiz çok anlamlı sözlerine konsantre olamadığım insan.
(türk rock camiasının kanayan yarası olduğunu düşündüğüm radiohead ve muse çakması ağzı hafif yayıp sesi puslandırma efektini aynen uyguladığı için de camia üstüne herhangi bir ekstra tuğla koyduğunu düşünmüyorum. ben de aynı sesi yapabiliyorum mesela, çok kolay.)
an itibarı ile
yüxexes konuğu olan, canlı performanslar falan sergileyen şarkıcı.
yüxexes programındaki performansının ilk 1buçuk dakikasının -gerisini dinlemedim- bana hayal kırıklığı -şarkı sözlerini görmüş ve oldukça beğenmiştim aslında- ve cesaret -daha iyisini yaparım- verdiği kişi. emre aydın ve piyasadaki diğer gruplar ve kişiler var ve popüler olanın türkçesini ağız yamultup triplere girerek sunmayı gerçekten istiyorlar mı yoksa "bu aralar bunlar gidiyo"cu zihniyetin müstakbel çöplüğünü mü genişletiyorlar bilemiyorum.
an itibari ile,
beyaz show'da;
mustafa topaloğlu ve
eylem'in tam ortasında oturan kişi.
amerikalı vokalleri taklit eden bir diğer türk müzisyen. şarkıları dinlerken ingilizce mi türkçe mi nedir ne değildir decoder gerek. pelin batu'nun konuşmalarına benziyor sanki, sürekli "ş" tabanlı olması dolayısıyla.
bu akşam izmit sabancı kültür merkezinde konser verecek olan zat.
dün gece makina'da okan bayülgen'in karşısında iki lafı bir araya getiremeyen modern ozan!...şık sözler yazıp, marş armoniyi de dayadın mı olur zannediyor insanlar ama bir yere kadar oluyor işte.
ama önemli olan o yazdıklarının arkasında durabilmek.ha bu arada, yazdığı şeyler çok değerlidir anlamında değil bu dediğim.ama, iyi ya da kötü eğer bunları gerçekten hissederek yazdıysan, o zaman her ortamda anlatacak bişeylerin olmalıdır.ama gel gör ki bu kadar "dolu" bir zatın, özellikle rock'culara sonsuz prim veren okan bayülgen karşısında arka arkaya iki cümle kuramaması, hem "ben yanlız ve mahçup bi adamım ,böyle ortamlarda tutuluyorum" açıklamalarıyla örtbas edilememekte hem de, kendisiyle ilgili girilerde sıkça rastladığım "kaliteli" yorumuyla pek bağdaşmamaktadır.ama olsundur, beğenmeyen dinlemesindir.
müzikal tarafından baktığımızda ise, durumu vasata bile ulaşamayan bir projedir.kimse anlatmasın bana o çıkış parçasının müzikalitesini.buraya yüzlerce örneğini yazabileceğim pop, arabesk ve bilimum piyasa parçası ile aynı kalıpta yazılmış ve aynı tınlayan, aynı akor dizilişindeki parçaları dinlemekten sıkılmadı kimse onu biliyoruz.memleketin gerçeği bu.ama sen rocker olarak çıkacaksın, sonra dönüp unkapanı'nın yıllardır yaptığını, yapıp böyle bir nakaratı olan beste ile kaliteli müzisyen triplerine soyunacaksın.nerde kaldı senin özgünlüğün, demezler mi adama.rock yapıyorum demek, bu kadar ucuz olmamalıdır.bu rock denen müzik, elektrik gitarları azıcık ucundan drive ettirip (aman çok cayırdamasın, sert olur), davulları canlı çalıp, ağzını da yamultarak söylemek değil işte.bir iki senedir rock satıyor diye hemen bu sömürüye girişmek niye?lise grubu seviyesindeki canlı performans mıdır problem, yoksa albüm soundunu yakalamak adına sequencer'ın üstüne çalmaya çalışan müzisyenlerin tecrübesizliğinin getirdiği tutukluk mudur?kaliteli olmak bu kadar da ucuz değildir,ama olsundur beğenmeyen dinlemesindir.
sonuç olarak, herkes istediği şekilde istediği müziği yapabilir.beğenen dinler beğenmeyen böyle benim gibi konuşur.benim itirazım bu durumdaki bir projenin,daha emeklemekte olan türk rock müziğinin son bombası söylemleriyle piyasaya salınmasına ve böyle tanıtılmasınadır.ey medyanın rock'tan sorumlu devlet bakanları :popüler müziğin geldiği yer ortada,bari burayı popülizm yaparak öldürmeyelim.
dün gece okan bayülgen'in programında, bir ara seyirciler içinde görünen yeni nesil pop-rockçı.
afili yalnızlık isimli klibinin 85. saniyesinde hatun şarkıyı söleyeme başlıyor.emre aydın'ı daha önce görmeseniz bu hatunu emre aydın sanma ihtimalınız çok yüksek.
(bkz:
yok ebenin amı ali sami)
inanılmaz derecede mateja kezman'a benzeyen şarkıcı.
katıldığı programlarda konuşamaması sövdüm yerine şövdüm demesi gibi saçma sapan sebeplerle üzerine bok atılmaya çalışan güzel kişi.
kendisi gittiği programlarda konuşmuyorsa bu heyecanındandır.az konuşması onların konuşmayı bilmediğini mi gösterir acaba?kısık sesle konuşur ses tonu budur kime ne!emre aydın ı ben çok iyi tanımıyorum ama tanımadan hakkında yorum yapanlara da karşıyım.
bir insan hakkında kötü yorum yapılacaksa öncesinde düşünülmelidir.
bu adam sövdüm yerine şövdüm diyor olabilir hatta der.bu sizin kulağınızı tırmalıyorsa dinlemezsiniz olur biter.sürekli aynı muhabbetle bi insan karalanamaz.bu karalayanların seviyelerini gösterir.demekki karalayanlar bu adamda bu iki durum dışında hiç bir kötü özellik göremiyorlar.müziğine hiç ilişilmemelidir çünkü zevktir değişir.yorum yapılır karalanamaz.
sanatçının dinleyici kitlesinde farklı tiplerin
* olması onun kalitesizliğini göstermez..
emre aydın insanların içindeki o duyguları çok güzel sözcüklerle dışa vuran başarılı bir rock müzik sanatçısıdır
devam edip etmediği hakkında pek bi bilgimin olmadığı "
6 cadde" adlı ziyan grubun; şu anda solo takılan ziyan ötesi vokali.pencere gıcırtısı sesiyle bana
gökhan özen' i hatırlatan kişi. o gruptayken tiksindiriciydi, solo albümüyle ise öldürülecek insanlar listeme girmeye hak kazandı.
seksendört grubunun yaptığı gibi kıytırık ve ucuz rock klişelerini pek bi kullanmış solo albümünde.özenle tiksinip uzak duruyoruz ailecek.
ayrıca iğrenç aksanıyla türkçenin anasını belleyen insanlardan biri.