bir
marka olmanın çok ötesine geçmiş, kapitalizmin artık değer odaklı üretim ilişkilerinin ve buna bağlı üretim biçiminin, giderek de yaşam biçiminin simgesi olmuş otomobil markası. kurucusu
henry ford'un şöyle bir laf ettiği rivayet olunur: "insanlar istedikleri renk otomobil almakta özgürdür, tabi siyah istedikleri sürece."
her ne kadar çok uluslular arenasında ford artık eski gücünün bir gölgesi haline gelmiş de olsa, o mavi oval içindeki süslü püslü logosunun sergilediği bu diktedan* tavrı, "
amerikan yaşam tarzı"na yaptığı güçlü vurguyla hala bir marka olarak etkisini sürdürmekte, marka deyince ilk akla gelenlerden olmaktadır.
öyle ki,
aldous huxley'nin popüler distopyası
brave new world'un faydacı, hazcı ve totaliter dünyasında
tanrı* bile sırra kadem basarak yerini ford'a bırakmış, "
oh ford!" gibi simgesel kalıplar oluşmuştur.
*
dikkat: uydurma kelimedir, ciddi platformlarda kullanmayınız.
ayrıca (bkz:
fordizm)