nihat nasır, murat menteş, hakan albayak, mustafa özcan, sibel eraslan gibi yazarların bulunduğu haftalık siyaset ve kültür dergisi.
ibrahim kiras adlı bir şairin de şiir kitabının adıdır. sonra ona ne oldu, kayıplardadır.
nicedir sitesinde sık sorulan sorulara verdiği cevaplar dışında sesini soluğunu duymadığımız derin esmer'in daha fazla şey anlatmak için hazırlanana kadar bizi farklı versiyonları ile oyalayacağı şarkısı.
dinlemek için:
derin esmer
derinesmer
ölümün ne olduğunu anladıktan sonra yaşanılan zaman dilimi.
özlemiş olduğumuz bir sesi bize duyuran e.p...ne kadar da özlemişiz oysaki derin esmer'i.bu parça bile kesmedi bizi.
üç düzenlemeyle sunmuş bize parçayı kadim dost.üçüde birbirinden başarılı olmuş ve 90'lardaki ruhumuzu bize geri vermiş.canlı performansı olsada,gitsek izlesek.
sözleri harika olan bir derin esmer şarkısı.
işler böyle yürümüyor
sordukların toptan yanlış
unut akıl ve mantığı
kapılar öyle açılmıyor
uğraşların üzgünüm ki yersiz
çiçeklerin susuz kalacak
toprağın yoruldukça
duyarlılıklar kuruyacak
kurumazlarsa yakanı bırakmayacak
şu bilindik hayat
gerçek hayat, gerçek hayat
seni rehin alacak
kendinden uzaklaştıracak
yok mu bunun bir ortası
inandıklarım evet uzakta
gözlerim kör değil ki
gerçekler böyle ıssızsa
kabullenmek mi gerek öylece
yaratan biz değil miyiz onları
hayata tutunmak körelmek mi demek
başarılı olmak ilkesizlik mi demek
gerçek hayat, gerçek hayat
seni rehin alacak kendinden uzaklaştıracak
gerçek hayat, sözde gerçek hayat
seni rehin alacak kendinden uzaklaştıracak
on yıl olmuş, türkiye'de dergicilik için iyi bir zaman dilimi, direnmişler on yıl; tiraja, sıkıntılara... suavi kemal yazgıç, adem özköse, nihat nasır' ı severek okuyoruz efendim.
kimseye eğip bükülmeden, doğruları konuşup yanlışları söylemeyi bilen ve bundan korkmadan ok gibi düzgün bir duruşla yayın hayatını devam ettiren, ''gerçeğe sadakat şerefimizdir'' mottosundan ayrılmayan haftalık dergi. ben haftalık umut diyorum ona.
olur da birisi konuşmanın herhangi bir yerinde bu ifadeyi cümle içinde kullanır, "gerçek hayatta x y z" kalıbına dökerse, ister istemez "matrix'temi yaşıyorsun pezevenk?" diyesim gelir. diyemem, insanları kıramam. eve gidende küvete su doldurur, kafamı daldırır öyle bağırırım avaz avaz.
"gerçek hayatta ölüler bizlerle konuşmaz, aşk intikamdan güçlü değildir. her şeyi affedecek güçte arkadaşlıklar yoktur yaşadığımız yerlerde. gerçek hayatta babalar ve oğullar ölümü yenip kavuşamazlar birbirine."
tuhaf bir terim. psişik dünyamız, yani 'iç'imiz olmasaydı asla böyle bir tanım icat etmezdik. gerçek hayat! gerçek olmayanı mümkün olabilir mi?