işi gücü olmayan bir eldir bu . ota boka müdahele eder dengeye getirmeye çalışır , her olayda parmağı vardır bunun .. geçen bizim arkadaşa da müdahele etmiş 3 gün yataktan kalkamadı eleman o derece , dikkatli olmak lazım..
görünmez el

#511524 ·
· 74
(bkz: gizli yumruk)
holding kapitalistlerinin,feodal ağaların ve spekülatörlerin kirli ellerinin toplamından oluşan epey büyükçe el*
ortaokula giden çocukların pandik atarken kullandıkları eldir.
ne zaman ve nereye dokunacağı önemli!bir kaleci için;uzanamadığı köşeye giden topa dokunan el,otobüste kalabalık içinde bir bayana dokunan iğrenç el!iktidara gelenlerin şirketlerindeki büyümeyi sağlayan arkadan itici kuvvet olan el(olmazsa olmaz),birde iyi saatte olsunlar var ki evlerden ırak olsun!
ingilizce işletme ya da ekonimi okuyan insanların her derste en az bir kez duyduğu duymaktan sıkıldığı adam smith amcamızın ortaya attığı ekonomi terimi
efenim bu terimin söylediğine göre ekonomi dinamiklerindeki dengesizlikler, hükümet ve yasa koyucular karışmadığı sürece bir süre sonra kendiliğinden "invisible hand" tarafından dengeye sokulacaktır, yani serbestlik her şeyin çözümüdür. tabii ki çoğu teori gibi bu da çökmüştür ve iktisadın devlet tarafından regüle edilmesi gerektiğini söyleyen makroiktisat ortaya çıkmıştır.
(bkz: keynes)
(bkz: keynes)

#1279270 ·
· 76
fakir fukaraya hiçbir hayrı dokunmayan, onlara yedi kat eller kadar yabancı olan malum "el"in orijinal, ingilizce ifade ediliş biçimi.
adam smith'in ekonomi ile ilgili tüm yapıtlarında, piyasa ekonomisi için dillendirdiği tarafsız yönetim. adam smith gizli el'in piyasayı yönlendirip hem üreticiler hem de tüketiciler için faydalı olacağını belirtmesine rağmen oligarşi yönetimi, tröstler ve kartel gibi oluşumlar yüzünden gizli el kavramı önemini yitirmiştir. çünkü piyasalarda tekelci oluşumların etkisi gizli el etkisinden daha büyüktür. bazı ekonomi kaynaklarında görünmez el olarak da geçer.
(bkz: görünmez el )
(bkz: görünmez el )

#1518753 ·
· 78
"liberal iktisat" düşüncesine göre ekonomik hayatın düzenlenmesi sırasında fiyat mekanizması aracığıyla kendini gösteren ve piyasadaki dengeyi sağlayan düzenleyici güçtür.
(bkz: adam smith)
(bkz: bernard mandeville)
(bkz: adam smith)
(bkz: bernard mandeville)

#1590743 ·
· 25
işletme birinci sınıftayken, hocamın " bi ara verelim sonra görünmeyen eli gösterecem size" demesi üzerine, kantinde çay içerken, maliye 1.sınıftan bir kız arkadaşımın gelmesi üzerine aramızda geçen diyalog.
ben : görünmeyen eli gördünüz mü siz?
o : yooo, o neyki?
ben : fortçu aq. kızların eteklerine daldırıp tombala çekiyomuş.
ben : görünmeyen eli gördünüz mü siz?
o : yooo, o neyki?
ben : fortçu aq. kızların eteklerine daldırıp tombala çekiyomuş.

#1967053 ·
· 24
bireyler kendi yararları için çalışıp çabalarken topluma, diğer bireylere fayda sağlarlar, herkes refaha erer gül gibi geçinirler yani devlete falan gerek yoktur çünkü görünmez el sayesinde insanların yüzü gülecek derler. görünmez el piyasayı düzenleyecek de fakir gene fakir zengin gene zengin olacak demezler. görünmez elin insanların bencilliğini, açgözlülüğünü dizginleme kudretine sahip olup olmadığından da bahsetmezler. görünmez el vardı da devlete ne diye ihtiyaç duyuldu, görünmez el vardı da insanların bi kısmı neden aç, neden fakir bi düşünmek lazım.görünmez el vardı da biz mi görmedik acaba
görünmez el sömürgelerden elde edilenleri mi paylaştıyordu bu liberal iktisatçılara insan merak ediyor.
görünmez el sömürgelerden elde edilenleri mi paylaştıyordu bu liberal iktisatçılara insan merak ediyor.

#1979076 ·
· 29
para ekonomisinde olduğu gibi sözlüğün statü ekonomisinde de vardır bu el. yazarların oylama eğilimlerinin statüleri dengeleyici etki yapmasıyla tezahür eder (bkz: emergence).

#2261235 ·
· 25
ahlak felsefesi profesörü sevgili adam smith der ki: her birey kendi çıkarı peşinde koşarken, sıklıkla, katkıda bulunmaya niyetleneceğinden çok daha etkin olarak topluma katkıda bulunur. buna göre, herkesin bencil olduğu bir toplumda da uyum, bilinçli bir müdahale olmasa da, kendiliğinden oluşacaktır. bu kendiliğindenliği sağlayan da işte görünmez bir eldir.
evet, öyle bir görünmez el var ki dünyamızda, mahareti anlatılamayacak ve anlaşılamayacak kadar büyüktür. belki bu görünmez el adam smithin kastettiği elin oldukça gelişmiş hatta canavarlaşmış bir sürümüdür. mesela bu görünmez elin çok büyük bir başarıları vardır. bu kadar büyük başarı olunca da tabi ki yüzlerce insan görünmez elin değdiği yerleri görmek için akın akın ziyarete gider.
nerelere mi giderler? filistine, angolaya, iraka, lübnana, i̇spanyaya, çine, raundaya, kamboçyaya mesala. zira kendi ülkelerinde olmayan bir koku vardır buralarda. i̇çinde derin korku yatar ama bu kokunun. bu kokunun içinde kan vardır. binlerce insanın kanı
kan kokar her yer buralarda. bu koku gitmez ama hani hayat akıp gidiyor ya bu akıntının etkisiyle meydana gelmiş vahşet de sadece bir rakam olarak kalır hafızalarda. kamboçyada hafızaların almayacağı bir vahşetle öldürülen kadınların çocukların erkeklerin kafatasları yedi sekiz katlı camdan kutularda sergilenir müzelerde. gelen yabacılar da tıpkı bir ağacın ya da evin fotoğrafını çeker gibi makinelerinin içine kareler, ölmüş binlerce insanın kafataslarını. bu fotoğrafları çeken insanlara neden böyle yaptıklarını sorsanız çoğunun aklında size hemen söyleyecekleri bir cevap yoktur. i̇şte herkes fotoğraflarını çekiyor ya, o da sürü psikolojisinin etkisiyle katledilmiş insanları fotoğraf makinesinin içinde küçük bir kareye bir kez daha gömmektedir.
i̇nsanın içindeki bu bencilliğin sınırı acaba daha nerede bitecek? empati kurma yeteneğimiz ne zaman gelişecek ve bu bencillikle savaşacak?
görünmez el tehlikelidir.parayı sever ve kanla kazanılması gerekiyorsa kanı da kullanır.silah tacirleri bencildir ve ticari uyumlarını insan kanı dökülmesinde bulur.görünmez el devleti de öldürür ve global tacirler yaratır ve hakimiyeti onların eline bırakır.
evet, öyle bir görünmez el var ki dünyamızda, mahareti anlatılamayacak ve anlaşılamayacak kadar büyüktür. belki bu görünmez el adam smithin kastettiği elin oldukça gelişmiş hatta canavarlaşmış bir sürümüdür. mesela bu görünmez elin çok büyük bir başarıları vardır. bu kadar büyük başarı olunca da tabi ki yüzlerce insan görünmez elin değdiği yerleri görmek için akın akın ziyarete gider.
nerelere mi giderler? filistine, angolaya, iraka, lübnana, i̇spanyaya, çine, raundaya, kamboçyaya mesala. zira kendi ülkelerinde olmayan bir koku vardır buralarda. i̇çinde derin korku yatar ama bu kokunun. bu kokunun içinde kan vardır. binlerce insanın kanı
kan kokar her yer buralarda. bu koku gitmez ama hani hayat akıp gidiyor ya bu akıntının etkisiyle meydana gelmiş vahşet de sadece bir rakam olarak kalır hafızalarda. kamboçyada hafızaların almayacağı bir vahşetle öldürülen kadınların çocukların erkeklerin kafatasları yedi sekiz katlı camdan kutularda sergilenir müzelerde. gelen yabacılar da tıpkı bir ağacın ya da evin fotoğrafını çeker gibi makinelerinin içine kareler, ölmüş binlerce insanın kafataslarını. bu fotoğrafları çeken insanlara neden böyle yaptıklarını sorsanız çoğunun aklında size hemen söyleyecekleri bir cevap yoktur. i̇şte herkes fotoğraflarını çekiyor ya, o da sürü psikolojisinin etkisiyle katledilmiş insanları fotoğraf makinesinin içinde küçük bir kareye bir kez daha gömmektedir.
i̇nsanın içindeki bu bencilliğin sınırı acaba daha nerede bitecek? empati kurma yeteneğimiz ne zaman gelişecek ve bu bencillikle savaşacak?
görünmez el tehlikelidir.parayı sever ve kanla kazanılması gerekiyorsa kanı da kullanır.silah tacirleri bencildir ve ticari uyumlarını insan kanı dökülmesinde bulur.görünmez el devleti de öldürür ve global tacirler yaratır ve hakimiyeti onların eline bırakır.

#2261264 ·
· 18
adam smith amcama göre kaynakların en verimli şekilde kullanılmasını sağlayan mekanizmadır.