gülmek

1 /
viola viola
en doğal insani tepki. katıla katıla gülmek, gülümsemek, sıkıntılı gülmek, nezaketen gülmek, aşağılarcasına gülmek gibi çeşitleri vardır ama 18 farklı gülme çeşidinden yalnız biri neşenin ifadesiymiş: yanak kası ağız kenarlarını simetrik olarak yukarıya doğru çekiyor ve göz kenarlarında kuş ayağı gibi kırışıklara yol açıyor.

ve bazı gerçekler:

gülme sayesinde vücudun daha çok bağışıklık maddesi salgıladığı kanıtlandı.

sadece yanak kaslerı ve göz kaslerı mutluluğun ifadesinde görevliler. insanın yüz ifadesinden anlaşılamasa bile, kişinin ne kadar eğlendiği yanak kaslarındaki küçük elektriksel sinyallerin ölçülmesiyle anlaşılabilir.

gülmeyi bütün diğer mimiksel duygu ifadeleri arasında çok uzak mesafelerden(90m.ye kadar) bile kolayca seçebiliyoruz.

güldüğümüz zaman diyafram harekete geçiyor, kalp atışları hızlanıyor, gözbebekleri büyüyor, parmak uçları nemleniyor. bacak ve bazen idrar torbasının kasları gevşiyor.

çocuklar günde yaklaşık 200 kez, yetişkinler ise 20 kez gülüyor.

iyi bir esprinin ardından gülündüğünde, nefes saatte 100km hızla dışarıya çıkıyor.

insanlardaki gülmenin ritmi ve melodisi aynı parmak izleri gibi farklı farklı.

ve fransızler cinsel ve popüler esprilerden hoşlanırken, belçikalılar bu tür konulara gülümsemiyorlar bile. ingilizler için insanların içine düştükleri zor durum bir mizah konusu olabilirken, orta avrupalılar bu konuda çok ciddi.

(focus dergisinden özetlenmiştir öööööööö)
anosias anosias
yapılan bir araştırmaya göre insanların karakterini ele veren, duyguların dışa vurumudur.

maymunlarınkine benzeyen yüksek sesli ama kesik kesik gülüş: kendi şanslarına ya da başkalarının talihsizliğine gülerler. çoğu zaman başarısızlıktan korkarlar.

uluyanlar: kontrol edilemeyen, histerik gülüş, ilgi isteyen, bazen de hastalıklı kişiliğin belirtisidir.

at gibi horuldayanlar: ağızları kapalıyken, burun deliklerinden hava çıkararak kısa, yüksek sesli gülenler züppe bir kişiliğe sahiptirler. başarısızlık korkusu yaşarlar.

hafifçe ve alaycı gülenler: etrafındakilere sempati duymayan, hissiz, ham kişilerdir.

yüksek sesli, sıcak kahkahalar atanlar (gülerken göbekleri titrer): açık sözlü, güvenilir, sempatik ve sosyal insanlardır.

bıyık altından gülenler: içlerine kapanık görünüşlerine rağmen düşünceli ve iyidirler. bilmişlik taslayarak yanlış izlenim bırakabilirler.

kıkırdayanlar: kıkır kıkır gülenler flört etmeyi sever. etrafa sürekli cinsel mesaj vermekten hoşlanırlar. açık sözlü, güvenilir, sempatik ve sosyal insanlardır.
despinaa despinaa
güzel olmayan insanı bile güzel gösteren eylem..
pozitif enerji kaynağı, morali bozuk insanları, dostlarınızı bir gülüşünüzle iyileştirebilirsiniz bazen..
bazen de içindeki sıkıntıyı gizleme amaçlı bir eylemdir aslında..
anosias anosias
her şey gibi gülmenin de fazlası zarardır. insan durduk yere gereğinden fazla gülüyorsa bu hayatında bazı şeylerin yolunda gitmediğinin göstergesidir. kendini korumak isteyen bünye, korunma mekanizması gibi gülmeyi öne sürer. etraftakilere neşeli gözüken bu normalde gülmediği şeylere bile kahkahalar atan insan aslında son derece mutsuz ve çaresizdir.
ördeklerindomatestabanfiyatlarınaetkisi ördeklerindomatestabanfiyatlarınaetkisi
dışardan bakınca çok garip bir şey aslında. birileri bir şey söylüyor ve velociraptorlar gibi acaip sesler çıkarmaya başlıyorsun, kasılıyorsun, uzun sürerse salyan sümüğün akıyor. iğrenç bir şey aslen. yakışmıyor insana. hayvansı bir şey. gıdıklarken tamam, fiziksel tepki, ama algısal girdi ile maymuna dönmek saçma. ağlamak öyle değil. çaresizlik falan var orada, istediğini yap, serbest. ama gülmek ne? beklenmedik bir şey görüyorsun/duyuyorsun/okuyorsun (evet okuyorsun bak ne kadar uygar) ve bunun üzerine kasılıp sesler çıkarmaya başlıyorsun. insan olanın yapacağı şey değil.
girift girift
kikirikname

sizinkisi de gülmek mi a kikirikler
gülünce şöyle sunturlu gülmeli
bir iki üç dişleri göstermeli
sırıtmalı değil zangır zangır gülmeli

yakaları kolalatmalı bir iki üç
bir iki üç başları doğrultmalı
boşuna değil bu öğütler inanın
gülünce sabah akşam gülmeli

ceketler kavuşturmalı bir iki üç
köşelerde değil ortalarda gülmeli
düğmeleri parlatmalı zamanında
gülünce şapkalarla gülmeli

bir iki üç sayıyla bükülmeli
sırayla değil hep birden gülmeli
işin bütün inceliği burda a kikirikler
gülünce dişleri göstermeli


salah birsel
çalgan çalgan
sanki gül ve emek birleşmişte oluşmuş gibi naif gelir bana kelime
sadece yüzde bıraktığı iz değil birazda içindeki kelimelerden belki kimbilir...
kolay değil gül, emek ,gülmek vuslatsızlığın sonu gibi..
ahmak ı hayal ahmak ı hayal
"davranışlarının gülünçlüğünün nasıl, en iyiyin en kötüyle ve tam tersine en kötünün en iyiyle benzeşleştirilmesinden, yanıltarak şaşırtmadan, olanaksızdan, doğa yasalarının çiğnenmesinden, ilişkisiz ve neden-sonuç bağıntısı olmayan şeylerden, kişiliklerin aşağılanmasından, gülünç ve kaba pandomimden, uyumsuzluktan ve en az değerli şeylerin seçilmesinden doğduğunu göstereceğiz. daha sonra, sözel gülünçlüğün nasıl değişik anlamlara gelen benzer sözcüklerle, benzer anlamlara gelen değişik sözcüklerin iki türlü anlaşılmasından, gevezelikten ve yinelemeden, söz oyunlarından, küçültmelerden, telaffuz yanlışlıklarından ve kabalıklarından doğduğunu göstereceğiz..."

gülün adı
andromeda andromeda
bazı bilimadamları gülme eyleminin mutluluk hormonları salgılattığını ortaya çıkarmış.

yani biz şöyle yapıyoruz ya:
'gülüyorum, çünkü mutluyum.'

şöyle de olabiliyormuş diyorum:
'mutluyum, çünkü gülüyorum.'
1 /