herkes unutur, ama herkes unutur. sen unutamazsın.
aslında onlar da unutmaz ancak unutmuş gibi yapılır. senin yaptığın gibi.
ama herkes unutur.
en acımasız gerçek hayatın ta kendisidir.
sonu bilinen ama mutlak sona gidene kadar yaşanacakların zerre bilinmediği bağlı hikayeleri yaşamaktır hayat.
daha acımasız ne olabilir ki!
hepimiz bir gün öleceğiz bizi gömdükten yıllar sonra üzerimize binalar yapacaklar belki tepinecekler bilmeyecekler farketmeyecekler.
türkiye'de yaşıyor olmak.
kendi isteğiyle bilerek ve her şeyin farkinda olarak istemediğin bir şehirde yaşamak (bkz:
kapana kısılmak )
güçlüyken herkes yanınızdayken, güçsüzken veya zor durumdayken etrafınızda gerçek dostlarınız dışında kimsenin kalmaması.
anne babanın bir gün ölecek olması.
her ne kadar farklı yollara sürülsek, farklı model araçlara sahip olsak ve arabamızdaki benzin miktarları farklı farklı da olsa hepimiz kendi araçlarımızı sürüyoruz. yaptıklarımızdan da, yapmamız gerekip de yapmadığımız veya yapamadıklarımızdan da biz sorumluyuz.
her nefsin birgün ölümü tadacak olması.
insanın çevresinden çok, aslında kendini kabullenemedigini fark etmesi bunlardan biridir.
ölmek için yaşıyor olmamız
hani bir an olur, sen evden aldığın üç kuruşun üçünü de sevdiğini mutlu etmek için verirsin, ama o yine de daha fazlasını ister ya.
adaletsizsin lan şerefsiz dünya, adaletsizsin.