hiç mi yok

1 /
viola viola
bir zaman öss sorusu çözerken anlatım bozukluğu olan cümleyi tartışıyorduk biri doğru cevaptı diğeri ise "hiç görmedim." ile bitiyordu. bir kısım "görmedim ile hiç görmedim arasında fark yoktur o halde anlatım bozukluğu vardır" ı savunuyordu. o sırada örtmenimiz konuyu açıklığa kavuşturdu. "hiç" cümleye pekiştirme katar o yüzden anlatım bozukluğu olmaz dedi.
şimdi beyninizi kullanmanız gereken yerlerde beyninizi kullanıyormuş gibi bi de bazı mantık aranmaması gereken şeylerde mantık arayıp kimseye zekilik taslamayın.
diyeceğim o ki "hiç mi yok" gayet olağan bir cümle. soru değil de şaşma bildirir.
esbjorn esbjorn
somut varlıklar için kullanıldığında, "yok", pekiştirilecek bir kelime değildir, bunu beynini kullanıyormuş gibi yapan insanlar bile bilebilirler. birşey ya vardır ya da yoktur. henüz varla yok arasında bir faz elde edilemedi veya keşfedilemedi. soyut durumlar için ise "hiç yok" (son cümlede olduğu gibi) güzel bir pekiştirme sağlar. her durumda mantık aramakta da hiçbir sakınca görmüyorum. insanları aptallıkla itham edip, sağa sola ayar vermeye de gerek yok. hem de hiç gerek yok.
isparoz isparoz
küçük bir sahil kasabasının postanesinde banko üzeri cama asılmış bir yazı aynen şöyleydi:
jeton kalmadı (not: hi̇ç yok)
sekizinci cüce sekizinci cüce
çocukken her çikolata istediğimde annemin de her defasında ısrarla ellerini iki yana açarak ''yok, kalmamış bak bitmiişş'' demesi sonucu benim ona yalvaran bakışlarla yönelttiğim soru-(ymuş).
- hiç mi yok?! (bkz: ağla1)
akabinde annenin ''ben bi kediye sorup geleyim'' diyip elinde çikolatayla dönmesi o an için dünyada ondan önemsiz ve mutluluk verici bir şey olmaması demekti ki, çocukluk işte...
cohen cohen
alkollü yakalanma durumunda sorulan, tamamlayıcı/vurgulayıcı soru:
+ memur bey bir çaresi var mı
- hayır yok
+ hiç mi yok
biyolojiksaat biyolojiksaat
bir hocamızın bu toprağın insana dair bir anlatısında geçen pek bir çarpıcı sözdü.
şöyle bir şeye denk geliyor:
hastanede yatışlı hasta için o bölümde yer yoktur.hocamızda bunu yakınlarına iletir, hastanın.içlerinden biri ne derse beğenirsiniz''hiç mi yer yok''.bizim hoca da hafif uzaylı bir tip olmasından mütevellit bu cümleye şaşırır (artık şoka felan girmiyor, o şaşkın şebelek ifadesinden de kurtulmuş, gayet iyi yani).ama en büyük şaşkınlığı vizit sırasında pik yapıyor.yer yok denilen hasta, rahat rahat bir yatakta yatmaktadır.

''hiç''i bile varlıkla buluşturmak bizim millete özgü olsa gerek.ya da engebeliliğimizin zorladığı beynimizin mecburiyetlerle yarattığı zeka.
rochader rochader
aradığı birşeyin en küçük kırıntısına bile razı olanın sorabileceği türden bir soru. bu soruyu soranlar gerçekten aradığı şeye muhtaçtır. varsa verin gitsin.
1 /