in my place

coldplay in a rush of blood to the head albümünde yer alan başarılı parçalarından birisi...

in my place, in my place
were lines that i couldn't change
i was lost, oh yeah

i was lost, i was lost
crossed lines i shouldn't have crossed
i was lost, oh yeah

yeah, how long must you wait for him?
yeah, how long must you pay for him?
yeah, how long must you wait for him?

i was scared, i was scared
tired and underprepared
but i wait for you

if you go, if you go
leaving me here on my own
well i wait for you

yeah, how long must you wait for him?
yeah, how long must you pay for him?
yeah, how long must you wait for him?

please, please, please
come on and sing to me
to me, me

come on and sing it out, out, out
come on and sing it now, now, now
come on and sing it

in my place, in my place
were lines that i couldn't change
i was lost, oh yeah
oh yeah

coldplay'in a rush of blood to the head albümünden video çektiği ilk parçaydı. bence albümün en kötü parçası veya 2-3 parçasından biri. sanki coldplay değil de bir travis parçası falan gibi. bir türlü bu şarkıyı sindiremedim içime, bağdaştıramadım sevdiğim coldplay'le.

"and if you go, if you go
and leave me down here on my own
then ı’ll wait for you"

dizeleriyle beni benden alan tapılası grup coldplay'in tahminimce bir 50-60 yıl sonra bile dinlenebilecek güzellikteki şarkısı.ilk çıktığında pek tutmamış olup günümüzde bu şarkının hayranlarının artmış olması şarkının zamanının çok ötesinde olmasından kaynaklanmaktadır zannımca...

klibi şu linkten izlenebilen hoş şarkıdır.

"allaaam, bu şarkıyı dinlemekten hiç bıkmayacak mıyım?" dedirten şarkılardandır

basit sözlerini etkileyici melodisi ile kapatan bir şarkı..nitekim harbiden çok da matah birşeyi yoktur ama coldplay imzasını taşıdığı ve harbiden başarılı bir melodiye sahip olduğu için prim yapıyor..bana göre de -ortalamaya bakılacak olursak- güzel bir şarkıdır..

muhteşem bir coldplay şarkısıdır.

bir güzel colplay şarkısıdır.



benim yerimde, benim yerimde
değiştiremediğim çizgiler vardı
ve kaybolmuştum, evet

kaybolmuştum, kaybolmuştum
geçmemem gereken çizgileri geçmiştim
kaybolmuştum, evet

onu ne kadar beklemen gerekiyor?
onun bedelini daha ne kadar ödemen gerekiyor
onu ne kadar beklemen gerekiyor?

korkmuştum, korkmuştum
yorgun, ve hazırlıksız
ama seni bekliyorum

gidersen, gidersen
beni burada tek başıma bırakıp
seni bekliyorum

onu ne kadar beklemen gerekiyor?
onun bedelini daha ne kadar ödemen gerekiyor
onu ne kadar beklemen gerekiyor?

lütfen, lütfen, lütfen
geri gel bana bana şarkı söyle
bana

hadi, şarkı söyle
hadi şimdi söyle
hadi şimdi söyle
bana; geri gel ve şarkı söyle

benim yerimde, benim yerimde
değiştiremediğim çizgiler vardı
ve kaybolmuştum, evet...

durduk yere adamın amına koyan şarkılar var ya hani. benim ilk 5'imde daima yeri hazırdır in my place'in. hatta sıklıkla ilk 3'ü zorlar...

eşsiz coldplay eseri. öyle böyle bir şey değil. şaheser… girişgahı , girizgahı nakaratı heryeri heryeri…

bu şaheser, aynı zamanda chris martin kişisinden daha güzel “please” diyebilecek bir adamın da olmadığını yüzüme yüzüme vurmakta. sonra bir de “if you go , if you go” kısmı var… ”i was lost , oh yeah”, o nasıl bir “lost” deyiş? bir ara bi’ kahve içmeye gelse ya bana chris…

“i was scared, i was scared,
tired and underprepared,
but i wait for you.”…

geçtiğimiz günlerde ghost whispererın bir bölümünde karşıma çıkmasıyla tekrar dinlemeye başladığım, insanı duygusallığa iten muhteşem coldplay şarkısıdır.

muazzam değil mi?

bütün diğer parçaları gibi muhteşemliğin sınırlarını zorlayan eşsiz coldplay şarkısıdır. artık muhteşem yetmemekte coldplay şarkılarını tanımlamak için.

en karşı konulamaz "please" leri içeren şarkıdır..

öyle bir şarkı ki, ruh halinize göre tamamen değişir şarkının size kattıkları. 2 hafta önce dinlerken içim içimi yiyordu... şuanda bana verdiği huzur ve umudu hiçbirşeyde alamam. efsane bir parça, öyle böyle değil hakikaten efsane.

dinlemekten sıkılmadığım nadide coldplay parçasıdır.