jean paul marat

fransız ihtilali'nin hazırlanmasında en büyük rolü üstlenmiş devrimcilerden biri. aslen doktor ve yazar olan marat, l ami du peuple (insanların dostu) adlı gazetede yazdıklarıyla fransızlar'ı ihtilal için en çok gazlayanlardan biri olmuştur. ayrıca elektrik, ışık ve göz hastalıkları hakkında kitapları da bulunmaktadır. 1774'de the chains of slavery adlı kitabı yayınlanmış ve ihtilale ön ayak olmuştur. 1793'de marie anne charlotte corday adında ki bakıcısı tarafından küvetinde bıçaklanarak öldürülmüştür. bazı kaynaklar bunu hastalığından dolayı kendisinin istediğini söylemektedir. öldürülüşünü, jacques louis david bir tablosunda işlemiştir.

(bkz: marat assassine)

kendisini jacques-louis david'in 1793 tarihli - marat'ın ölümü - adlı tablosundan hatırladığımız şahsiyettir..

jean paul marat, fransız ihtilalci.
1973-1983 yılları arasında tkp genel sekreteri görevini yürüten ismail bilenin parti ismi; marat veya ismail marat.

açık yüreklilikle sorulara cevap veren, bilgilendiren yazar.

ayrıca kibar.

devrimci kardeşimiz...

kardeşimdir.

birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için!

yazdığı okunan, feyz alınan yazarlardan.

entelektüel birikiminin had safhada olmasından mütevellit, sözlüğe çok şey kattığı, katıyor olduğu ve katacağı açıktır.

okuyunuz, okutunuz.

common sense i orijinal bir fikir gibi yazan yazarlara karşı soğuğum maalesef. bu yazar da kankalarının da yaptığı gibi dediğim şeyi yapıyor -sanırım-

kendini bir dine ait olduğu için üstün, başkalarını mesela "yahudi" olduğu için daha aşağıda zannetme sanrısı var ya. yalanlardan ibaret o. böyle uyutup kerizleri yolmak için uydurulmuş.

insanları sınıflarına değil fikirlerine göre değerlendirme huyum var. buna göre de jean paul oldukça iyi bir durumda. sırf bir sanrıya körü körüne inanmaktan başka vasfı olmayanların lafına da aldırmaması gerekir bence.

''bu allah'ını kitabını siktiğimin yahudisi, hakkımda asılsız terörist ihbarında bulunmuş, haberiniz olsun.''

tck 125;

(1) bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden ... veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilât ederek işlenmesi gerekir.''


(2) fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi hâlinde, yukarıdaki fıkrada belirtilen cezaya hükmolunur.

(3) hakaret suçunun;

a) kamu görevlisine karşı görevinden dolayı,

b) dinî, siyasî, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı,

c) kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle,

i̇şlenmesi hâlinde, cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz.

i̇slam karşıtlığıyla ilgili girileriyle sürekli sözlükte bir yerlerde gördüğümüz yazar. kişisel olarak tanımıyorum, her birey de kendi görüşlerinde, inancında/inançsızlığında serbesttir. ki şimdi söyleyeceklerim her ne kadar bu yazarımızın nickaltında olsa da aslında genele yapılan bir eleştiridir.

birbirimizi eleştirmekte özgürüz. farklı inançlar hakkında tek tip görüşte olamayız, insanız sonuçta, herkesin kafası farklı. ancak bir yerden sonra birilerinin inancını, mensup olduğu dini grupları veyahut inanmıyorsa da inançsızlığını durmadan eleştirip didiklemeyi fazlasıyla gereksiz ve hoş niyetlerle yapılmayan bir eylem olarak görüyorum. klasik bir hogwartstan kaçan kız'ın lafıyla yanlış anlaşılmaları engellemeyi de bir vazife bilirim: eleştiri dozunda olmalı, kastettiğim kesinlikle bu. kimse islamiyet, hristiyanlık ve yahudiliği saygı sınırları ötesinde eleştiremeyeceği gibi inançsız olunmasını da saygı çerçevesinde ve dozunda eleştirmelidir. i̇nsan sorgulayan ve eleştirel bir varlıktır, önüne geçemeyiz. ama saygı duyma ve iradeye sahip olma gibi özellikleri de bulundurur ve bunları kullanması gerekir.

konudan çok sapmak istemiyorum, elbette burası hür bir yer, isteyen istediği konuda görüş belirtebilir. her konuda yazmayı tercih eden olabileceği gibi tek konuda da yazmayı tercih eden olabilir. ama bir yerde sonra, bir şeye karşı düşmancaya kaçarcasına giriler yazıp bir bakıma bunun üzerinden prim yapmak bana samimiyetsizce ve haksızca geliyor. tam da inanç gibi kavramların belli kişilerin tek elinde olduğunu zannedip bu kavramlardan soğuyan ve inançsızlığı çok daha cool bir şey sayanların çoğaldığı bir dönemdeyken bu tarz yazılı sataşmaların, düşmanca tutumların artması beni şaşırtıyor ve üzüyor. neden herkesi kendi haline bırakıp kafanızı yaşamınız için daha faydalı şeylere ayırmaktansa hep bunu yapıyorsunuz ki? bas bas inanç haykırmak kadar inanç duymamayı haykırmak da şov, unutmayın. benim herkese saygım var, tabi başkalarına saygı duyan herkese.


tekrarlıyorum, bu yazarın başlığını görünce bu konudaki genel görüşümü böyle belirtmek istedim, kesinlikle şahsi bir durum ya da kendisine laf atma gibi bir amacım yok. genel bir durum değerlendirmesi günümüz hakkındaki.

an itibariyle yancılarını ve bunu engellemiş bulunmaktayım. bana bir zararları yok fakat sinir bozucu olmaya başladılar.

öncelikle genel başkan isimli radikal islamcı olduğunu ifade etmekten çekinmeyen bu kişinin tck 125'e giren entry'sini caps olarak şuraya konuşlandıralım:



şimdi:

1) senin dinin tartışmalı bir şekilde bundan 1400 yıl önce kitabında yahudiler'i, hristiyanlar'ı lanetlemiş olabilir. bu nedenle;

a) bugün islam özellikle cihat saçmalığı sebebiyle tüm dünyada terörün dini olarak ele alınıyor.

kısıtlı bir coğrafyaya sıkışıp kaldınız. modern dünya artık ne seni ne de senin inancına saygı dahi duymuyor. çünkü öldürmeyi yüceltiyorsun. çünkü sana bunu dinin emrediyor. tıpkı binlerce yıl önce tanrılara insan kurban eden paganlar gibi. i̇nanç uğruna cinayet işleten inancınıza körü körü militanlık etmek yerine "nasıl bir tanrı ölüm ile kendisine tapınılmasını sağlar" sorusuna yanıt arayabilirsin. yapamayacağını biliyoruz. zira islam size düşünme imkanı bırakmıyor. bu yüzden islam bir arap faşizmidir.

b) yıl olmuş 2017. "yahudiler lanetli ırk, hristiyanlar ölsün, aleviler yansın, budistler kör olsun" diye zırvalamanın vakti geçti. bahsettiğim radikal zırvalar, 1400 yıl öncesinin tartışmalı bir arap'ının ağzından çıkan sözler. otur araştır. i̇slam'a dayanak yine islam'ın kendisi. muhammed, "yahudiler lanetlidir" demiş. ona diyen allah. dediği kişi muhammed. muhammed'in tanığı allah.

tavuk mu yumurtadan, yumurta mı tavuktan sorusu gibi birşey.

anlayacağın dilden ifade edeyim; çöl tanrın sana "yohodolor'o lonotlodom" demiş 1400 sene önce. ama bugün sen kalkıp nefret suçu yahut eyleminde bulunursan yasalar sana "yavaş!" der.

2) biz islam'ı eleştiriyoruz. ayetleri, hadisleri ile. müslümanlığı çürütecek doneler getirip ortaya koyuyoruz. sadece burada da değil. twitter kaynıyor. aç bak. senin getirebileceğin karşıt bir söylem mi var? küfür haricinde.... getir, koy ortaya.. islamcı yazarlar bile "insanlar dinden uzaklaşıyor, deistlerin sayısı arttı" diye ağlıyor. tabii ki hür düşünebilen bireyleri arap masalından kurtarmak istiyoruz. becerebiliyorsan, aksini yap. ümmetine adam kazandır. ama yok.

dinden çıkanı -mürted- ölüm ile tehdit eder islam. bak yine ölüme geldik. buna rağmen insanlar kaçıyor. zulümle, tehditle abad olmayı denediniz 1400 yıl. artık bitti!

jpm yahudi mi bilmiyorum. önemli de değil. evet, o da benim gibi islam'ı eleştiren bir yazar ve gördüklerimiz eleştirmekte ne derece haklı olduğumuzu belgeliyorsunuz.

teşekkürler bedevi tayfa!

bununda helvasını yiyecez, sütlü bol fıstıklı.
bu ateistler yüzünden şeker hastası olacaz yakında..

millet jean paulun küfür yemeyi hak edip etmediğini tartışmış

çok enteresan!

eğer bir kişiye alenen bu kadar net küfür edebilen kişi hala sözlükteyse ben burada art niyet ararım kardeşim

sen 2 gün önce ateist olduğu için bir yazarı çaylak yapmışsın. ama burada küfür edilmesine susuyorsun!!
hele sol tarafta bu kadar zamandır dolandığı halde başlık.

çok yanlış yapılıyor. durumdan hiç hoşnut değilim bu aralar...