lale orta

türkiye'nin ilk fifa kokartlı bayan hakemi.
geçen seneye kadar itü'de de itb dersleri verirdi ama anlamsız biçimde spor dersleri iptal edilince o da başka bir üniversiteye geçti. *

ünlü bayan futbol hakemimiz

yer fen edebiyat'ın fotokopicisi.
mat 1 için fotokopi çektiren iki öğrenci. biri ( yani ben ) ve bir diğeri ( yani xyz ).
ben: aa olum bak itb notları. ana lale orta yazıyor bunun üzerinde.
xyz: o kim lan?
ben: türkiye'nin ilk fifa kokartlı bayan hakemi. avrupa'da maç falan yönetti.
xyz: hadi yahu! duymadım hiç.
ben: ( fotokopici amcaya dönerek ) lale hanım bu okulda ders mi veriyor?
fotokopici: evet tabii ki. hatta bakın önünüzdeki de lale hanım.
l.o.: iyi günler.
ben: euhmm... iyi günler hocam!

(bkz: bu da böyle bir anımdı)

fantastik soyadıyla nuri sesigüzel ekolünün futbol temsilciliğine soyunmuş bayan hakem. kendisinin en kısa zamanda hale yan ve jale dördüncü'yü de yanına alarak dernekleşmesini beklediğimi belirtir, dayak yemeden kaçarım.

1995 yılında galatasaray-fenerbahçe maçının yan hakemliğini yapan bayan hakemimizdir.
her ofsaytdan sonra küfürsüz bir şekilde itirazlar taraftarlardan duyuluyordu.cümle içerisinde 'bayan' ve 'lütfen' kelimelerinin geçmeside acaba bütün hakemler bayan mı olsa sorusu geliyor aklına insanın.

aynı anda 22 erkeği idare edebilen kadın. ayrıca fifa kokartlı bir türk bayan hakemi.

türkiyenin ilk fifa kokartlı bayan hakemidir.

(bkz: muz orta)

ilk kadın mhk başkanı.

twitter.com

bu kadar kısır, kalitesiz, kendini tekrar eden ve kurmaca bir futbol ortamında böyle bir görevi neden kabul etti acaba?

aklı başında herkes biliyor ki, belirli takımlara hizmet eden belirli hakemler mevcut. bu işin bir yönü. bir de kime hizmet ettiği belli olmayan bir hakem grubu var ve bu grup bazı takımlar tarafından mimlenmiş ve istenmiyor.

olur da bu hakemler denk gelirse ve maçlarda aleyhlerine bir hata olursa o takımlar kıyameti koparıyorlar. ama hata lehlerine olursa asla gıkları çıkmıyor.

sonra bir bakıyorsunuz bilmem kaç hakem görevden alınmış. ondan sonra niyeyse bazısı göreve iade edilmiş. federasyon desen ayrı telde. bütün bu olaylar olurken sanki haberi yokmuş gibi takılıp, sessizce izliyor.

mhknin bir sene dayandığı yok ve bu olağan hale gelmiş. hakem atamaları, eğitimi konusunda sürekli değişimler uyguluyor ama her şey daha karman çorman hale geliyor.

eee bu ortamda eleştirilerin, höykürmelerin ve lincin hedefi olmanın amacı ne ki?