last night i dreamt that somebody loved me

ölmeden hemen önce rahatlıkla dinlenebilecek bir the smiths klasiği.
(bkz: seni sevmiyorum)

last night i dreamt
that somebody loved me
no hope, no harm
just another false alarm

last night i felt
real arms around me
no hope, no harm
just another false alarm


so, tell me how long
before the last one ?
and tell me how long
before the right one ?


the story is old - i know
but it goes on
the story is old - i know
but it goes on


oh, goes on
and on
oh, goes on
and on

ancak rüyalarda zaten.

biten bazı şeylerin ardından "last night'lı kısım "hemen hemen every night" olarak değiştirilebilir. lotr da denildiği üzere "there is still hope."

msnde eski sevgilimin ayrıldığımız günden beri bu şarkıyı dinlediğini görmem üzerine merak edip indirdiğim, ve dinlerken tüylerimin diken diken olmasına neden olan, onu ne kadar özlediğimi hatırlatan şarkı...

sözlerinin bir anda grev mırıltılarının ardından girmesiyle irkilmeye neden olan, olup da olduramayanlara, sevip de sevdiremeyenlere, bittiğine inandıramayanlara şiddetle tavsiye edilen 10 kaplan gücünde bir şarkıdır.

dinlerken yaşamı sorguladığımızı farketmemizin üzerine tutunduğumuz iplere morrissey'in kanayan elindeki jiletle yaklaştığını gördüğümüz ve dehşetle irkildiğimiz su gibi şarkı.. belki de başka bişey..

dün gece düşledim
birinin beni sevdiğini
umut yoktu- ama zarar da yoktu
yalnızca bir başka yanlış alarm

dün gece hissettim
gerçek kolları beni saran
umut yoktu- zarar da yoktu
yalnızca bir başka yanlış alarm

öyleyse, söyle bana daha ne kadar var
sonuncu kişiye dek?
ve söyle bana daha ne kadar var
doğru kişiye dek?

bu öykü eski- biliyorum
ama sürüp gidiyor
bu öykü eski- biliyorum
ama sürüp gidiyor..

so, tell me how long
before the last one ?
and tell me how long
before the right one ?
her dinlediğimde bir damlayaş akıttıgım defalarca dinledşiğim kendime işkence ettiğim şarkı

morrissey, "live at earls court" isimli konser albümünde bu şarkıyı söyledikten sonra,
öyle bir, "don't forget me, i love you, goodbye" der ki, sanki şarkının kısa bir özetini geçer. ömür törpüsü niteliğindedir.

nası bi ruh haliyle yazıldığını çok iyi hissedebildiğim şarkı. tamamen yalnızlık diil sanki olay. birinin kalbinde gerçekten bi yerin olduğuna inanıp sonrasında gerçekleri acı bi şekilde öğrenmek gibi bi his.
ya da, tam uyumadan önce, kendi kendine düşünürken, aslında olayların düşündüğünden çok farklı olduğunu, var olduğunu sandığın şeylerin olmadığını anladığın o "uyanış" anından sonra, acı bi uykuyla kendini teselli ettiğin bi gecenin şarkısı.

her yanlış alarmdan sonra açılıp dinlenerek 'kaç kere daha yanılacağım ben?' sorusunu ardı ardına sorduran şarkıdır. başlangıcı sıkıcıdır, ama olsun ben morrissey ne söylese dinlerim.

ayrıca yine ve yeniden serbest çağrışımla:
(bkz: solitary man)

(bkz: last night i dreamt of san pedro)
(bkz: la isla bonita)

dinleyip dinleyip ölünesi şarkı. morrisey i alıp muslum baba tadına sokup rakıyla birlikte iç geçirten ayrılık sonrası şarkılarından.

bir black gibi, bir never ending nightmare gibi özel bir şarkı. dibe vurma şarkısı. aynaya bakarak dinlenirse, aynadaki görüntü ağlar. siz ağlasanız da, ağlamasanız da...

dinlenmesi sakıncalıdır. dinleyen birini görürseniz durdurun. ya da ceseti kaldırmaları için 112 yi arayın.

harikadır, harikadır, harikadır...