muharrem ince

2 /
mosquito hunter mosquito hunter
söylediklerinden hangisinin dedikodu veya ispatlanmamış iddia olduğunu çok ama çok merak ettiğim milletvekili, akp hükümetinin dersine girmeden önce çok iyi hazırlanan bir eğitimci. 2002'den beri eğitim alanında yaptığı çalışmalar ve verdiği soru önergeleleriyle kendisini bilenler bilir.

atama bekleyen onbinlerce öğretmenin günahkarı olmadığı gibi türk eğitim sistemini belirleyen genel ilkeleri ve özel sektördeki maaş rejimini de kendisi belirlememektedir.

sözlerinin sonunda genel başkanına ithafen söyledikleri kanımca yersiz olmuştur. bunu da belirtmeden geçemeyeceğim.
gxix gxix
bu adamı dersanesi olduğu için eleştirmek anlamsız. dersanelerin çarpık eğitim sisteminin bir sonucu olduğu açık ve net. o konuda söylenecek tek bir kelam bile yok. ancak dersane curcunasının alıp başını yürüyeli on yıllar olduğu ülkemizde, öğretmenlerin zaten iş bulamadığını dile getiren bir adamın "madem öyle, dersaneyi de kapatıyorum" demesi, söz konusu işsiz öğretmenlerin ne derece işine yarayacaktır? muharrem ince, bu açıdan kelimelerin en basit anlamıyla öğretmene istihdam sağlamaktadır.

ayrıca son konuşmasıyla 2002-2009 aralığını 11 küsür dakikaya sığdırabilmiş olmasına hayret etmekle birlikte kendisine saygı ve hürmetlerimi sunuyorum. durumumuz daha iyi anlatılamazdı.
joker joker
fizik öğretmeni olduğu için konuşmaması gereken kişiymiş.

laflar birilerine dokununca nasıl da anlamsızlaşıyor, içi boşalıyor eleştirilerin. neyse, kendisi güzel konuşmuştur. "herkesin söylediğini söylüyor, boş eleştiri çözüm" diye bik bik konuşanlar, önce konuşmanın içeriğini anlasınlar. sen ben sağda solda konuştuğumuzda bizi dinleyecek toplam kitle ile adamın tbmm tv de başbakan, tüm bakanlar ve milletvekillerine seslenişi aynı değil heralde. takdir edersiniz ki kendisi halkı temsil ettiği için orada ve bizim söylemek istediklerimizi tam da doğru şekliyle kürsüde söylüyor. ha illa farklı ve ispatlı iddialar arıyorsanız, size bir adet kemal kılıçdaroğlu verelim susturucu niyetine. çok rezil etmişliği vardır kendisinin elindeki kapı gibi belgelerle. velhasılkelam, sayın muhammer ince'yi kutlarım, güzel konuşmaydı. umarım bu tarz, net ve açık muhalefeti devam eder. varsın bizim bildiklerimizi söylesin, söylesin de bizim bildiklerimizi bilmeyenler öğrensin.
alcoolico alcoolico
konuşmasında ki bazı yerleri cımbızlayıp tahsilli cahillikten dem vuran insanlar hayatlarında hiç bilanço nedir görmüşler midir, merak ediyorum.
bir devlet kiti batacak şekilde zarar eder diğeri eşşek gibi kar eder. genel toplama bakmışsın kitler zarar ediyor, bir önemi yok.
o zaman zarar edenleri satarsın.
petkim satılmadan evvel tek lira zarar etmiyordu, tüpraşta, tekelde.
birilerinin borazanlığını yapacağına. iki dakka durup düşünse yeter halbu ki ;

tekelin zarar etmesi mümkün mü allah aşkına.
karları yatırıma dönüştüremeyen bir devlet "çiftliğinden" söz ediyosunuz, tabii ki kar marjları düşük çıkacak.

devlet kurumlarının çoğu ödeneği sonuna kadar kullanır, çünkü artanın gideceğini bilirler.
her sene yazıcılar, monitörler değişir.

trt de 8000 i sözleşmeli 12000 kişi var. bunu özel sektöre versen kafadan 4000 i uçar.
çünkü sen yönetim olarak devlet malı deniz felsefesini yokedememişsin ki daha. bir sürü gereksiz personel var.

ya da petkim; yahu hiç mi kafanız çalışmıyor sizin arkadaşım.
plastiği türkiye geneline dağıtan bir kurum bu petkim. nasıl zarar eder yahu. tam tersi ben ziraat menkul değerlerde staj yaparken baktım bilançosuna, beleşe sattılar dedim. zarar ederse yönetim zafiyetinden eder, çok zorlamak lazım. buda yurdumuzun bir gerçeği. sen çok iddialıysan iktidar olarak önce yönetim kaliteni düzelteceksin. devlet bana göre en büyük özel sektördür, sınırsız üretim sınırsız pazarlama kabiliyeti vardır. önemli olan bu kurumların başında kimlerin olduğudur. amerika bile limanlarını yabancıya özelleştiremiyorken* sen kalk izmir limanını hong kong luya sat. liman lan bu, nasıl zarar eder. taşşak mı geçiyosunuz. deseniz ki kit kaynaklarını "kullanma" da, "yönetme de" devlet mi yoksa özel sektör mü bunu tartışalım deseniz, tamam. ama kalkıp her kitim hıyar diyene zarar tuzu ile koşarsanız, bi siktir git de deriz evelallah.

kamu iktisadı gören veya kamu yararına mantıklı iki gram bilgisi olan herkes bilir ki.
kamuda ki özelleştirmeler ya devlet zarar ettiğinde, ya da özel sektörün devletten daha ucuza - daha kaliteli hizmet edebileceği zaman yapılır.
bu kamu iktisadının kamusal çıkarlar için belirlenen bir gerekliliğidir. zarar; verilen hizmet maliyeti, aldığı parayı geçtiğinde olur.
sen babanın çiftliği gibi 10 kişi çalışacak yere 50 kişi alırsan tutmaz tabi hesaplar.

telekomu sattık. hadi özelleştirdik, kısmi olarak. ne değişti peki ? alan kişi anasını belliyor milletin.
yapılması taahhüt edilen yatırımlar yapılamadı daha.

yapılacaksa kontrollü özelleştirme yapılır, insan gibi.
zarar bahanesiyle kar edenleri bile satarsan bu enayilik olur en amiyane tabir ile.

ayrıca bu kadar merkalıysanız özelleştirmeye doğuda kaçak elektriğin haddi hesabı yok.
özelleştirilmiş dağıtım oralarda da, niye hala zarar yazıyor. % 70 - %90 kaçak olan yerler var.

şirket görev illeri

akdeniz elektrik a.ş. antalya, burdur, ısparta il sınırları
aras elektrik a.ş. erzurum, ağrı, ardahan, bayburt, erzincan, ığdır,kars
çoruh elektrik dağıtım a.ş. trabzon, artvin, giresun, gümüşhane, rize
dicle elektrik dağıtım a.ş. diyarbakır, şanlıurfa, mardin, batman, siirt, şırnak
fırat elektrik dağıtım a.ş. elazığ, bingöl, malatya, tunceli
gediz elektrik dağıtım a.ş. izmir, manisa
çamlıbel elektrik dağıtım a.ş. sivas, tokat, yozgat
osmangazi elektrik dağıtım a.ş. eskişehir, afyon, bilecik, kütahya, uşak
toroslar elektrik dağıtım a.ş. adana, gaziantep, hatay, mersin, osmaniye, kilis
uludağ elektrik dağıtım a.ş. balıkesir, bursa, çanakkale, yalova

vangölü elektrik dağıtım a.ş bitlis, hakkari, muş, van
yeşilırmak elektrik dağıtım a.ş. samsun, amasya, çorum, ordu, sinop
boğaziçi elektrik dağıtım a.ş istanbul ili rumeli yakası.
istanbul anadolu yakası elektrik dağıtım a.ş. istanbul ili anadolu yakası.
trakya elektrik dağıtım a.ş. edirne, kırklareli, tekirdağ.
menderes elektrik dağıtım a.ş.


özelleştirme amaçları


varlıkların verimli işletilmesi, maliyetlerin düşürülmesi

elektrik enerjisi arz güvenliğinin sağlanması ve arz kalitesinin artırılması

kayıp/kaçak da azaltma sağlanması

yenileme ve genişleme yatırımlarının özel sektör tarafından yapılması

rekabet sonucu sağlanan faydaların tüketicilere yansıtılması

http://www.oib.gov.tr/ypk_strateji_belgesi.pdf
................................

amaçlara gel maşşallah. her sene saatler değişiyor. bu saatlerin parası kimin cebe giriyor acaba ?
ya da kayıp - kaçakda azalma var mı ? yok. çünkü hala zam yiyoruz.

*http://www.tumgazeteler.com/?a=1386031

son olarak petkim konusunda bir mahkeme kararı;
2003 yılı, ve ret kararı çıkmış. nedeni de kamu yararına olmaması.
ama akp babalar gibi sattı.

http://www.petrol-is.org.tr/hukuk/davadilekceleri/050903_petkim.htm


edit: telekom konusunda, kısmi özelleştirme noktasını atlamışım. düzelttim. + ekleme yapıldı.
lillymarlin lillymarlin
tbmm'de muhteşem bir konuşma yapmıştır. söyledikleri bizim bilmediğimiz şeyler olmasa da, bilmeyenler çok olduğu için akpnin başımızda olduğunu hesaba katarsak çok çok iyi etmiştir.
aradan şu sözünü burda paylaşmak isterim:

"abd'den korktuğunuz kadar allah'tan korksaydınız, bugün memleket bu halde olmazdı"
bu özlü sözden sonra tabi meclis başkanı da çemkirmeye başlamış ama mübarek muharrem bey oralı olmayıp akpye giydirmeye devam etmiştir.
helal olsun hocam!

ay lav yu muharreem!!! ay lav yu muharreem!!!
sin şin sin şin
ateş vardır böyle yanar yanar söner ve son anlarında söndükten sonra böyle pat çat tekrar korlanır ama o korlanma cılız bir şekilde sönmeye mahkum son çabalarıdır ateşin. işte türkiye üstüne çökmüş ve artık son çabalamasını yaşıyan bu zihniyetteki insanlar, meclis kürsüsünde mikrofon buldukları vakit, tbmm yakışmayacak ve üslup açısından halk ağzıyla söylenmeleri bundan dolayıdır. muharrem ince gibi aşağıdaki abimiz de orada kendisini aratmayacak şekilde konuşabilir.


dunkelheit dunkelheit
deniz baykal'ın kendisine 'beni doğru düzgün eleştir' şeklinde ikazına değil, 'mikrofonun sesi kesiliyor,süren bitti' ikazına maruz kalmış kişidir. hiç bir genel başkanın kendisinin haberi olmadan, kürsüde yerden yere vurulmasını beklemeyiniz. o zaman zaten baykal otoritesi bitmiştir, 'hemen başkan değişebilir' nidaları yükselir.
bonzo bonzo
tek kelimeyle (2 de olur) çocuğu koymuş milletvekilidir. hala bikbik ötenler çıksın onların da savunmalarını görelim. burdan ötmekle olmuyor, vekilleri temsil etsin.
su kusu su kusu
muhalefet partisi olup da muhalefet yapamayan chp de hayat belirtisi olduğuna inanmama sebep olmuş nadir millet vekillerinden biridir.olay yaratan son konuşmasında her konuda olmasa bile kaynak da göstermiş, herkesin araştırıp ve görebileceği gerçeklerden bahsetmiştir.farkında olmayan,inanmayan ya da inanmak istemeyenlere, sadece iktidar partisini desteklemeyenlerinin değil tüm türk halkının haksızlığa uğratıldığını gözler önüne sermeye çalışmıştır.son konuşmasını haklı bulmak için chp'li olmanın hatta solcu olup olmamanın bile hiç bir önem arz etmediği milletvekilidir.
o gece bu sene o gece bu sene
hemen haber kanalları peşine düşsün, bir rüzgar yaratsın, sevimli bir adam gibi gözüküyor. ayarsız da biraz. öfkeyi hitabet sanatı olarak kullanır belki.

sevdim ben bunu. mutlaka 62'den tavşan falan yapamama gibi büyük eksiklikleri vardır, yandaşlar çıkarır 2-3 haftaya.
2 /