nurhan atasoy

pargalı ibrahim e ait ' ibrahim paşa sarayı ' , ' iznik çinileri ', ' ipek ' , ' derviş çeyizi ' gibi sanat tarihi konusunda esaslı eserler veren hoca. şu an tarihin arka odasında. eğer tarhin arka odası ekibi geyik muhabbetini azıtmazsa gerçekten çok başarılı bir program olacak demektir.

derviş çeyizi başlıklı kitabıyla tükiye'de tarikat giyim kuşam tarihi hakkında minyatürler ve resimlerle bezeli benzersiz bir araştırması bulanan bilgi küpü insan.
yıllarca üzerinde çalıştığı osmanlı kıyafetleri konusunun ardından galata mevlevihanesi'nde, divan edebiyatı müzesi'nde, ankara etnografya müzesi'nde, tekkelerde çalışıp postlardan taçlara, tennurelerden asalara pek çok "derviş çeyizi" hakkında, renklerinin ve şekillerinin anlamı üzerine bilgiler derlemiştir.

osmanlı'ya dair yaptığı araştırmalarla hayranlık uyandıran, sahip olduğu müthiş bilgi birikimine rağmen davranışlarında kibirden eser bulunmayan sanat tarihi üstadıdır.

mimar, sanat tarihçisi, yazar, i.ü. edebiyat fakültesi sanat tarihi bölümü emekli öğretim üyesi prof. dr. gül irepoğlu'nun teyzesi.

estetik yaptırmayı düşünüyor. göz kapaklarından dolayı okuyamadığını belirtmiştir.

az önce bir programda dinlediğim güzel sanat tarihçisi. ailemden biriymiş gibi samimi anlatımı sonucu benimsediğim teyze. bir de hayran kaldım bilgi birikimine. kısa zamanda bir kitabını alıp okumak lazım.

ingiltere'de bir kimlik başvurusu yaparken uzun prosedürden ve sorulan alakasız bilgilerden rahatsızlık duyduğu için 'büyük dedesinin doğum yeri' alanına sinirden damascus yerine büyük harflerle ottoman empire yazıp misilleme yapan ve bu anıyı kahkaha atarak anlatan prof. dr. ünvanına sahip pek değerli bir tarihçidir.

bunun haricinde herkesin koşulsuz sevebileceği, komşumuz olabilecek potansiyele sahip, birlikte saatlerce tarih üzerine sohbet edilecek, size müthiş bilgiler aktaracak, zengin kitap birikiminden nemalanmanızı sağlayacak ve lezzetli vişne reçellerinden tattıracak olan tatlı mı tatlı yanakları sıkılası ve öpülesi tontiş bir teyzedir.

programda saatten ötürü olsa gerek iki adam arasında konuşurken "kim demiş amaan yalan diyollar" tarzı konuşmasıylaa mahalle teyzelerine benzettiğim hanımefendi, kıymetlidir o ayrı.

canımız, bir tanemiz, aşkımız ve takdire şayan bir bilim insanı hocamız (ellerinden öpüyor uzun ömürler diliyoruz).

nurhan hocanın 17. ve 18. yüzyıllarda avrupa sanatı isimli bir kitabı vardır. çok da güzel hazırlanmıştır ancak piyasada kitap yok. güzel hazırlanmış bir kitaptır. bende fotokopisi var maalesef.