öğretim görevlisi; (bazılarının ruhsuz sadist varlıklar olmasına rağmen)ilkokullarda görevli olan cinslerinin elleri öpüle öpüle bitirilemiycek canlılar.
(bkz:
anne)(bkz:
baba)(bkz:
hoca)
bazılarının kutsal olduklarına inandığım insan topluluğu.
bugün
gelişim ve öğrenme hocamız: "öğretmen toplum mühendisidir." diye bir tanımlama yaptı. oldukça doğru bir tanım.
bazıları da vardır ki yağmur yüzünden derse geç gelen öğrencilerini "go out!!!" diyerek sınıftan atıp akabinde "ben 7.30 da odamdaydım!" deyip yoklama alırlar..
*
öğrenci adlı modern tutukluların sayımından ve denetiminden sorumlu bir tür gardiyan. modern devlet adına görev yapar ve karşılığında kağıt (para) alır.
üniversitelerden yüzlercesinin mezun olup boş gezdiği. dersanelerin bir yıl bedava çalışın seneye belki işe alırız diyerek kullandığı, iyisi de kötüsü de olan meslek insanları.
yapılması hiç de zevk, keyif ya da idealler için olmayan bir meslek dalı. göründüğü kadar kolay değil! eğer ders verdiklerinizin ileri de büyük insanlar olacağını ve işe yaramaları gerektiğini düşünürseniz, onları kaliteli insanlar yapmaya çalışırsınız ve bu canınızı çıkarır. birşeyler öğretmeyi başardığınızı görünce sevinir, maaşı alınca ana avrat(maaşı verenlere) söversiniz.
ayrıca dümdüz zannedilen insanlar. öyle değil!
nerden biliyorum: öğretmenim
bir çeşit süper kahraman:süper-man, bad-man, spider-man, öğret-men
''bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum'' sözünden yola çıkarsak, 1160 sene kölelik yapmamız gereken insan.
3 yıldır girilen sadece 7 giriyle toplum nezdindeki itibarının sözlüğe de yansımış olduğunu görerek beni birhayli üzen canım mesleğim, yaptığım, yapacağım iş.
adına bir okul yaptırmayı annemle görev bildiğimiz sevgili
anneannem.
yoğun duygularla anılan insan, ya çok sevilir, ya nefret edilir, ya küfrettirir ya hayran bırakır. ne olursa olsun insanların hayatlarına kattıkları bariz artılar dolayısıyla kutsal kabul edilen bir mesleğin icracılarıdır.
ülkemizde malasef eğitimden çok öğretim veren kişilerdir bunlar.
öğrencisine sadece bilgi öğretmeyen, öğrencinin bu bilgiyi hayatta kullanabilmesi için bilgiyi davranışa dönüştürmesi gereken kişi.
örneğin; hepimiz kırmızı ışıkta geçmeme kuralını biliriz. ama pek azımız bu kurala uyar, polis yokken etrafta. davranışa dönüşmemiştir bu bilgi.
ne yazık ki günümüz öğretmenlerinin başaramadıkları olay budur: bilgiyi öğretmek değil, onu kullanmayı öğretmek.
ne desam hep az kalacak garip meslek..az kazanırlar ama hep kazanırlar.tatilleri çoktur denilir oysa düşünüyorum da liselilerle 40 dakika aynı odada kalmak için zaten kutsal olmana gerek var.kendi aralarında çok çeşitlilik gösterirler.branş sınıf meslek okul öncesi rehberlik gibi.edebiyat öğretmenleri en hatırda kalanları olabilir genelde.
işleri zordur vesselam..
ana kucağından ayrıldıktan sonra emanet edildiğimiz, meslekler içersinde en kutsalı diye nitelendirdiğimiz memur. yıllarca okuttukları öğrencilere hep yeni şeyler öğretmek için çırpınan, aileye , vatana iyi bireyler yetiştirmek için uğraşan, bir öğrenciyle ailesinden daha fazla vakit geçiren, onu sosyal konumda da yetiştiren öğretmenler.
maaşlarının azlığından yedek iş yapmak zorunda bırakılan, enflasyonun altında ezildikçe ezilen, kafaları öğretecekleri derslerin haricinde ''nasıl geçineceğim'' in cevaplarıyla dolu olan, emeklilikten sonra bir köşede unutulan, sadece 24 kasımlarda hatırlanan öğretmen. elleri hergün öpülesi,bilgi hazinesi,gelecek nesilleri yetiştiren insanlar.