orospu çocuğu

-her ne şekilde olursa olsun- bilgi içeren girilere eksi oy veren yazarların tamamını kapsayan tanım. ohh be, rahatladım.

(bkz: 14 yasindaki kiza uc ay tecavuz eden genc)

bazen birine kızınca orospu çocuğu diyorum ama tüm orospuları tenzih ederek.

orospudan doğma büyük ihtimal belli olmayan bi erkekten olma hiç bir günahı olmayan kişinin zorlu hayat mücadelesine 12 - 0 geride başlarken ona etrafı tarafından verilen isimdir.

genelde küfür için kullanılır ama bi düşünün böyle bir tanımlama ihtiyacı nerden doğdu ?

gerçekten iyi bir insanlık örneği mi sergiliyoruz bu konuda ve diğer bir çok hassas konuda.

neden bu kadar yaftalayıcı bir yaşam. her konuda biri tarafından bir tarafa çekilmek.

peki ama ya hiç alakası olmayan bir kişiye hayata geldiğine pişman etmeye daha ilk dadikadan başlamak...

hiç birimizi iyi değiliz sanırım.

tv'ye çıktığında kanal değiştirerek kurtulamadığınız bir canlı türü. illa tv'yi kapatmak lazım.

dünyanın en eski mesleğini icra eden kişinin yavrusu. bu nedenle de, aynı mesleği devam ettirmis cocuklari için; tarihte bilinen en eski aile işi devam ettirme" olayının aktörleridir diyebiliriz.

bu nasıl başlık ya arkadaş.

herkesin bir annesi var, benimse tam on yedi. bir genelevde yaşıyorum annelerimle. siz onlara "orospu" diyorsunuz, bense "anne"…

size kendimden ve annelerimden bahsetmek istiyorum. bir orospu çocuğu konuşacak gözlerinizin içine bakarak…

hamamböcekleriyle dolu bir oda hatırlıyorum. beni yemeye başlamış hamamböcekleri ve ben ses etmemişim hiç. dört yaşındaydım; emanet bir eşya gibi kaldığım evlerden birinde, beni o halde gören bir komşu demiş ki, "belgin`e söyleyeyim, o vicdanlıdır, bakar bu çocuğa."

belgin, on yedi annemden biri. genelevde çalışıyor. beni görür görmez sarıp sarmalamıştı. "nasıl kıyarlar sana yavrum" diye beni defalarca öptüğünü ve ona gülümsediğimi unutmadım hâlâ.

beni geneleve götürdü belgin anne. diğer annelerim, beni ilk kez görmelerine rağmen hemen sahiplendiler. i̇lk kez sevildiğimi hissettim. dayak yemeyecektim artık, aç bırakılmayacaktım ve bana dokunacaklardı; hem de sevgiyle, yumuşacık, dopdolu…



"yetiştirme yurdu`na verilse çocuk, hakkında daha mı iyi olur?" diye bir tartışma yaşanmış. sonra demişler ki, "devlet, sevmiyor çocukları; biz daha iyi bakarız devletten. biraz büyüdüğünde kendisi versin kararını."

beni istememiş genelevin sahibi; annelerimse, "çocuk yoksa, biz de yokuz; bütün sorumluluğunu biz üstleneceğiz" demişler. su çiçeği çıkardığımda yanımdaydı on yedi annem de; her gün bir annemce parka götürülüyordum, ders çalıştırılıyordum, banyo yaptırılıyordum.

benim bütün annelerim yaralıydı; ben de yaralıydım. kendiliğimden şımarmadım hiç; onlar beni şımartırdı hediyeleriyle. hediyeleri, çikolata, sandviç ve o güpgüzel varlıklarıydı. soru sormazdım onlara; sorular sormadan anlardık birbirimizi

elinde, kolunda, yüzünde morluk olmayan, şişlik olmayan, hatta diş izi olmayan annem yoktu. çok gücüme gidiyordu bu. bir gün topladım onları bir araya, "size hep kötü davranıyorlar, istediğiniz zaman siz de beni dövebilirsiniz" dedim. hepimizin gözleri doldu. beni aralarına aldılar, hepsi sarıldı bana; özlemle, kederle, can halinde

ben güçlü olmak isterdim, çok güçlü olmak ve annelerimi üzenlere hadlerini bildirmek isterdim. sokak kedilerine, sokak köpeklerine zalimlik yapanları allaha havale etmezdim allaha sorardım "böyle puştlar yaratmak için çok mu düşündün?" diye.



on üç yaşındayım şimdi. beni doğurduktan sonra hastaneden kaçmış annem. babamsa, daha ben doğmadan terk etmiş annemi. babam işsiz bir alkolikmiş, annemse başka birine sevdalanmış. anlıyorum onları, kin tutmuyorum. bu dünyada iyi insanlar var, beni seven insanlar; orospular mesela, sonra deliler, travestiler, sizin hiçbir zaman anlamayacağınız, hiçbir zaman sevmeyeceğiniz insanlar benim ailem oldu. kedileri, köpekleri ve doğayı da unutmamak gerek; hepsi ailem benim.

evet, orospuların çocuğuyum ben, orospu çocuğuyum. on üç yaşındayım ve on yedi annem var; sokakta, çarşıda, okulda her yerde incitiliyorum. genelevde yaşadığımı bilip, bana "orospu çocuğu" lakabını taktılar. "saf olmasan, biraz daha palazlansan beleşe verir o orospular sana" diyorlar.

siz onlara "orospu" diyorsunuz, bense "anne"; bunu da siz anlamazsınız işte…

(bkz: ergür altan)

eksisozluk.com

uzun giri yazmıştım boşa kürek sallamak gibi bir şey. analarını sikeyim.
analara küfür yok diye diye türedi orospu çocukları.
ben veya başkası neden böyle orospu çocuğu değiliz. çünkü böyle yetiştirildik.
ama bu orospu çocuklarının böyle olmalarının sebebi direk anası babası. amına kodumun evlatları

doktorlar levent.
evet arkadaşlar, biliyorum üzerinden çok vakit geçti türk ve dünya dizi tarihinde bir çok kansızlıklara şahit olduk. ama hepimiz için çöküşün başlangıcı bu olaydı. leventin elayı terkederken öne sürdüğü doneleri kısmen haklı bulsak da söyleyin "gidiyoruuuum ama etmiyorum eyvallaaaaah" kısmında gözümüzden yaşlar damlamadı mı? o an hepimizin ciğeri söküldü ve o anda yeniden anladık aslında uzun zamandır bildiğimiz şeyi... bir insanı sevmek hiçbirimiz için artık mümkün değildi. her sarıldığımız bedende her yaslandığımız omuzda terlenen her yatakta terkedilmiş bir ela hüznü vardı artık. hiçbirimiz artık o deli heyecanları yaşayamayacaktık.

doktorlar levent bu ülke insanının ümitlerini çalan adamdır. cocuğunu doktorla evlendirme hayali kuran ana babaların sinesini taşla dolduran kutsal tıp camiasına piçlik lekesini sürmüş adamdır levent. o romantik o cefakar o sevgisine sadık adam gibi adam levent bile bunu yaptıysa kimbilir diğerleri neler yapmazdı. en çok da bu koydu bize değerli dostlarım. biz levent'e güvenmiştik. onu kendi damadımız gibi sevmiştik. içten içe geniş çenesine sağlam silleler akşetmek istesek de dürüstlüğü hatrına bu iştiyaki içimizin en derin odasına saklamıştık.

ela da az oç değildi. dizi boyunca git gelllerle histerik hallerle dolu oldu ve erotik tansiyonu bir yükseltip bir düşürdü ağzına sıçtı adamın ama yine de olsun. dr levent en büyük orospu çocuğudur

33'lük birayı icat eden adam.

pezevenk herif. göt.

başka dinden biri camide bi hareket yapsa cinayet işleyeceği halde elalemin ibadethanesinde anırmayı kendine hak bilen bir bok böceği türüdür.




tüm dinler zararlıdır ama bunlarınki ayrı bir ruh hastalığı.

bir insanın orospu çocuğu olması için annesinin belirtilen mesleği yapıyor olmasına gerek yoktur. orospu çocukluğu karakter meselesidir bana göre. insanın kanında olan bir şeydir.
ülkemizde bolca örneği vardır karşılaşmamak gibi bir lüksünüz de bulunmamaktadır.

biiiiir çok sıkıldım ikiğiiiii bundan cooook var.

çok yaygın bir küfür. çıkarlarımıza ve ilişkilerimize zarar veren herkese rahatlıkla söylenebilir. bu eski sevgili olur yakın arkadaş olur akraba olur vs vs. ama aynı hataları biz yapmışız da olabilir. onlarda bizim hakkımızda aynı şeyleri düşünüyor olabilir. kimse sütten çıkmış ak kaşık değil herhalde. bana da çok kez söylenmiş olabilir mesala.

bugün bir tanesini televizyonda gördüm mesela, belediyede çalışan temizlik görevlisi, köprü üstündeki küçük köpek yavrusunu alıp nehre attı.
o görüntüyü izleyen herkesin ilk söylediği şey, orospu çocuğu değilse, ben de hiçbir şey bilmiyorum.