platon

1 /
viola viola
eflatun(platon)'a iki soru sormuşlar;

- birincisi, insanın sizi en çok şaşırtan iki davranişi nedir ?
eflatun tek tek siralamiş:
çocukluktan sıkılırlar ve büyümek için acele ederler.ne var ki
çocukluklarını özlerler.
para kazanmak için sağlıklarını yitirirler.ama sağlıklarını geri almak
için de para öderler.
yarınlarindan endişe ederken bugünü unuturlar.sonuçta, ne bugünü, ne
de yarını yaşarlar.
hiç ölmeyecek gibi yaşarlar. ancak hiç yaşamamış gibi ölürler.
sıra gelmiş ikinci soruya;
-"peki sen ne öneriyorsun?"
bilge yine sıralamış,
kimseye kendinizi sevdirmeye kalkmayın yapılması gereken tek şey,
sadece kendinizi "sevilmeye" birakmaktır.
önemli olan; hayatta,"en çok şeye sahip olmak" değil,
"en az şey"e ihtiyaç duymaktır.*
(bkz: insan)
böcek böcek
en iyi yönetim şeklini kendi belirlediği ideal site kavramına oturtmuş antik yunan filozofudur. ona göre insanlar iki sınıftaydı; muhafızlar ve halk. muhafızlar bilgili,saygın insanlardı. potansiyel filozof-kral idiler. ancak sitenin yönetimine katılacakları için mal mülk edinmeleri ve bir aile sahibi olmaları yasaktı. çünkü bu mal mülk ve aile muhafızların bozulmasına,başkalarına bazı ayrıcalıklar tanımasına sebep olabilirdi. herkes istediği kişi ile birlikte olabilirdi ancak bir kadın ile uzun süre olmak bile yasaktı. muhafızlar uzun süre eğitilirlerdi çünkü siteyi yönetmek bilgi gerektirirdi. sıradan insanlar bunu yapamazdı. bu eğitim sürecinin sonunda,yanılmıyorsam 55 yaşında, bir kişi siteyi yönetmek üzere seçilirdi. kanunu kabul etmezdi ideal site. halka gelince,onlar istediği gibi takılabilirdi. mal mülk de aile de serbestti. zaten cahil insanlardı. en fazla ne kadar mal edinebilirlerdi?
işte bu ideal siteyi atina dışında bi yerlerde uygulamaya çalıştı platon. ancak 3 denemesinde de başarılı olamayınca fikirleri değişmeye başladı. kanunun gerekliliğini kabul etti. ardından da filozof-kral yerine kralın filozof öğütlerine ihtiyacı olduğu gibi fikirlere sahip olmaya başladı. eserleri arasındaki tutarsızlık bu yüzdendir. denemiştir,olmamıştır.
tori tori
ona göre gördüğümüz herşey aslında o cinsin idealar dünyasındaki karşılığının bir kopyasıdır.
yani varolan herşeyin bir ideal modeli vardır.
bütün atlar ideal atın kopyası,
bütün küllükler ideal küllüğün kopyası,
bütün kadınlar rachel bilson'ın kopyası,
bütün ayılar ideal ayının kopyası gibi...

bununla ilgili de çok hoş bir örnek vardır:

adam şeklinde çörekler düşünün. bu çöreklerin her birinde kusurlar vardır. kiminin bacağı yoktur kiminin kafası kocamandır vs. ama bu çöreklerin model alındığı kalıp kusursuzdur.

işte bu düşüncelerinden ötürü hiç bir kıza pas vermeyen bu yakışıklı abi, idealar dünyasındaki ideal kadına platonik bir aşkla bağlıdır. ideal erkekle aralarında bir husumet olmuş diye söylentiler de yok değildir tabi.

bu çörek ve kalıp mantığından yola çıkarak insanları, mağranın duvarındaki gölgeleri seyreden mağara adamlarına benzetmektedir. konuyla ilgili ayrıntılı bilgiye sahip olmasam da bildiğim kadarını kabaca anlatayım:

efendim bu mağara adamlarından biri bir gün uyanıp, gölgelerin ait oldukları cisimlere bakmak ister. sonra işte mağaradan çıkar bakar çiçek görür gölgesinden güzeldir falan bişyler görür hoşuna gider. sonra anlatmaya çalışır ötekilere, ötekiler de sallamaz.

bense bu çörek örneğinden daha değişik bir sonuca vardım:

"abi kalıbı yiyemiyorum"
tekmeleyen kuş tekmeleyen kuş
siyasetle ilgili üç eseri vardır. devlet, devlet adamı, yasalar. bu eserleri yaşının ilerlemesi ile doğru orantılı ortaya çıkmış ve yaşı ilerledikçe ideal düzenden daha gerçekleşebilir düzene doğru düşüncelerinin yumuşaması da eserlerinde gözlemlenmiştir.

devlet adlı eserinde ideal sitenin gerçekleşmesi için eğitime büyük önem vermiştir. ama bu tek başına yeterli değildir. önemli olan iki kurumun da ortadan kalkması lazım. aile ve özel mülkiyet. platon'a göre ikisi de toplumun birliği için engel oluşturuyor. sitenin koruyucları, yani asker sınıfının ne evi olacak ne toprağı. evlenmeleri de yasak. kadınlar da asker olabilecek. ama hiçbir kadın ve erkek birbiri ile devamlı surette yaşamayacak. yani karı koca olmak yasak. her şey ortak. kollektif evlilik sistemi... burada amaç askerlerin evlilik ve özel mülkiyet gibi başka bağlanacağı kurumlar omadan kendilerini tamamen siteye adamaları. muhafızların arasında en yeteneklileri 30'undan sonra felsefe vb eğitim alacak ve 50 siden sonra kral olabilecekler. yani filozof kralları savunur platon. platon'un toplum anlayışı da hiyerarşik. piramidin tepesinde filozof krallar, allta askerler, en altta da zanaatkar ve çiftçiler (bu son tabaka sitenin yüksek çıkarları ile yakından ilgili olmadığından mülk edinebilir). platon için önemli olan eşitliğin bozulmasından ziyade ahlakın bozulması.

devlet adamı isimli eserinde iyi ve kötü yönetim arasındaki ölçütü basitçe, yönetimlerin kendi koyduğu kurallara uyup uymaması ile açıklar. kurduğu ideal yönetim biçimine ideokrasi veya sofokrasi denir. platon'a göre bu sistemin iyi işlemesi eğitime ve yöneticilerle muhafızların iyi yetiştirilmesi ve eğitilmesine bağlıdır. bu sistem bozulup ve yozlaşırsa 'timokrasi' denen savaşçıların diktatöryası ortaya çıkar. bu da zenginlerin diktatöryası olan oigarşi'ye dönüşür; oligarşi'ye duyulan tepki ise demokrasi'ye yol açar. demokrasi'nin yozlaşmasından ise tiranlık yani tek kişinin diktatöryası ortaya çıkar. platon, demokrasiden yana pek olumlu bakmaz. demokrasinin yozlaşması ( ki ona göre kolaydır) aşırı demokrasi yani anarşiye yol açar. eski yunandaki perikles demokrasi dönemini, eşit olmayanları eşit saydığını ve eğitime önem vermediğini iddia ederek anarşi olarak niteler. platon'a göre en kötü yönetim biçimi tirani'dir. görüşleri en iyi yönetim biçimi şudur diye pek açık bir ifade içermese de en yatkın oldugu sistem aristokrasi'dir. yaşlılık eseri olan yasa'larda ise görüşleri biraz değişir. eski yönetim anlayışına göre ideal site için yasa gerekmezdi. ideal sitenin yönetimi eğitim ve filozoflar tarafından yasalar olmadan sürdürülebilirdi. ama, yaşlılık eseri olan yasalar adlı kitabında bu görüşleri yumuşamış ve karma bir yönetim biçimi ortaya atmıştır.

yasalar'a göre site her vatandaşa bir parça toprak verecek. ideal bir sitenin vatandaş sayısı ise 5040'tır. bu sayının nedenini açıklamamıştır. vatandaş, bu verilen toprağı en fazla 4 misli genişletebilecek. yani burada zenginliğin bir bakıma üst sınırı ve fakirlerle zenginlerin arasındaki uçurumun artmaması kaygısı gözleniyor. platon'a göre sitenin uyumunu en çok bu fark bozar. evlenme de kurala bağlanmış. 30-35 yaş arasında herkes evlenecektir. devletin anayasası ise karma olacak. bilgelik ve aklı temsil eden monarşi ile özgürlüğü temsil eden demokrasi karması. platon yine de ağırlığını monarşi'den yana koyar.
soldier in the army soldier in the army
platon 'un devlete sunduğu adalet tanımında : ''bir toplumda adalet, hiyerarşinin her basamağının kendi yerinde çalıştığı ve bundan memnun olduğu zaman olur. konumunun üzerine çıkmaya çalışan yoksul bir adam, sadece kendini gereksiz yere sefil durumuna sokar. bilge yoksul bunu daima bilir; bilge zenginlerin bildiği gibi'' demiş.

her şekilde tartışmaya açık bir tanım.
mollacellad imam u azam mollacellad imam u azam
felsefenin başlangıç ilkelerini tanımlamakta olanlar ya da felsefenin tümelini bu başlangıç ilkelerine göre forme edenler için;bilinmesi çok kayda değer bir filozof olarak karşılanan ama esasında yunan toplumunun köle emeğine dayalı güdümlü egemenliğine dayalı anlayışın bir piyonu olmaktan öteye gidememiş kafa sömürücülerden;felsefe dünyasının beyaz türklerindendir.ayrıca akademia vasıtasıyla modern disiplinler için bir öncülük teşkil etmiştir.
1 /