poster iti

megahafıza'da posterity'nin anlatılış biçimi olsa gerek.

bir punk grubu.
(bkz: yüzeysellik)

melik duyar'ı yakinen takip edenler hatırlayacaklar;

elinde bastonuyla bir dede, küpeli müpeli bir gencin yer aldığı ve altında "gelecek nesil" yazan postere bakar ve patlatır:

-peah bu mudur gelecek nesil?! bundan olsa olsa "poster iti" olur.

(bkz: accelerated word memory power seti deneme testi hafıza teknikleri ile i̇ngilizce öğrenme seti - accelerated word memory power. bu set ingilizce kelimeleri fotografik hafıza teknikleri, görsel hat... megahafiza )

(bkz: lassie)

(bkz: post it)

diğer bir örnek için (bkz: dan çın)

adamı dil öğrenme hevesinden soğutur.
melik duyar'ın çoğu genci ikna edebildiği bir yöntemdi bu. dil öğrenmeyi sadece "vocabulary" bilgisinin derinliği ile bir tutuyordu.
zaten londra'ya gittiğinde sen derdini anlatacağın kelimeleri yanyana diziyorsun aralarını elin adamı gelip dolduruyor.

(bkz: iri ted)

ingilizcede herhalde mega hafıza yöntemiyle gerçekten hatırlanabilecek yegane kelimedir, böyle ingilizcesiyle türkçe okunuşunun türkçe anlamı arasında çağrışım olan herhalde başka çok az kelime vardır. işin kötüsü gayet iyi düzeyde ingilizcem var ayıptır söylemesi, ve bu tv show'unu da "poster iti" lafını ve o duvardaki punkçıyı da hatırlıyorum, ama posterity'nin kendisinin ne olduğunu hiç hatırlamıyorum, aklımda kalmamış.bu da nasıl oluyosa.

mega hafıza'nın meşhur ettiği bir sözcük..

(bkz: mor sel)