sağlık

bir bardak suyu şöyle kolunuzu havaya kaldırıp, ayakta sırtınız dik, başınızı rahat kaldırarak, nefes darlığı çekmeden, karnınız ağrımadan, bacağınız acımadan, gözleriniz kaldırmanın etkisiyle kısılmadan, diliniz rahat tad alarak şöyle boğazınızdan lıkır lıkır geçecek şekilde içebiliyorsanız işte sağlıklısınız demektir. rahatlığı ancak kaybedilince anlaşılır pek çok güzellik de olduğu gibi. bir tek azrail dinlemez onun gücünün büyüklüğünü.
(bkz: olmaya devlet cihanda)

sadece hastalık,sakatlık durumunun olmaması değil psikolojik,sosyal yönden tam bir iyilik halidir.

kendisi hakkında şu beyit döşenmiştir:

halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi
olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi

herşeyin başı.

kaybedilince değeri anlaşılan olgu
(bkz: malesef)

her insanın genelde kaybetmeden önce değerini bilmediği, bilsede çok önemsemediği fakat küçük bir gripte bile en çok hatırladığı olgudur sağlık.
her ne kadar teknoloji ilerledi desekte sağlıksızlığın bir o kadar ilerlemesi de bir o kadar düşündürücüdür.

ortaokulda öğrendiğim, hala aklımdan çıkmayan dünya sağlık örtügünün tanımlaması;
sağlık, hasta veya sakat olmamak değil; ruhen, bedenen ve sosyal yönden tam bir iyilik halidir.
(bkz: who)

(bkz: olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi)

bazen ne kadar önemli olduğunu anlamanız için bir yakınınızın kanser haberini almanız gerekir, o zaman dank eder kafaya.

varken değeri bilinmez,kaybettiğinde paha biçilmez.en değerlimizdir.
kaybedince anladım amk.

herşey yalan bir bu gerçek.
sağlık ismiyle baktın mi milyonların ölmesi,sakatlanması,koması,tedavisi.istatistik.
sağlık diye kendine çevrene baktın mi birey birey 6 yaşında çocuğu komada olan baba yada kardeşi ölen bir ağabey yada babasını kaybeden biri büyük bir trajedi.

stalin doğru söylemiş bir kişinin olumu trajadi milyonların olumu istatistiktir diye.
sağlık denildi mi ülkemde,dünyamda sigorta şirketiydi,devlete masraftı,doktorlar çok kazanıyordu.
milyonlar diye düşündün mu ne güzel di mi ?
oysa kuzenin dayın yada hiç tanımadığım bir çocuk bir yaşlı hikayesi yaşasan hatta yaşamaya gerek yok duysan,okusan sağlık en önemli falan diye sarsılırsın.

insan garip yaratık,günümüz dünyası daha da garip.
ama herşey sanalsa da yalansa da tırışkadansa da sağlık gerçek..

iki parçalı. biri varsa diğeri imkansız, diğeri varsa öteki olası.
vucut kimyasal olarak bir yere odaklanıyor. bu genetik. ya aklı geliştiriyor ya vucudu.
arada genetik bozukluklar çıkıyor evet. mesela tüm türk kızları gibi. bunun dışında teferruat.

insanların daha iyi bir yaşam sürdürebilmeleri için genel vücut fonksiyonlarını korumaları, her türlü hastalığa karşı gerekli önlem almaları olarak tanımlanabilir.

insanın benesel ve ruhsal olarak iyi durumda olmasıdır. vucudun hasta olmaması durumudur.

yok sağlık gibisi...sıhhatli olmak ve her şeyi dilediğin de yapabilmek-olur veya olmaz-ama o kudreti kendinde bulabilmek paha biçilemez bir vergidir.neyler ki insan eşi-dostu,düşmanı,aşkı,sevgilinin eşsiz oluşunu;parayı pulu,evi barki ve eşsiz doğa manzaralı görseli can-ı möhkem olmayınca...geceye dost olunca,sabahı uykuyla karşılayamayinca ne edeyim hayatı...dost muhabbetine yabancılaşinca,geçtiğim yollari unutunca,tek bir mekana sıkışınca neyleyim...şükr etmek en büyük hazzın olmalı ve allah'a her gün binlerce şükretmek,en basit gördüğün olaylar ve uzuvların için.en ufak baş ağrısına bile dayanamayan aciz insanlar hiçbir şeye sahip değiller şu yokluğun en büyük var olduğu yerde..

- doğuştan bir haktır. alınıp satılan bir meta olmamalıdır.
- hükümetler kendi halklarının sağlığından sorumludurlar.

- sağlığı belirleyen "sağlık hizmeti (tedavi)" değil, kişinin yaşam koşullarıdır. dolayısıyla toplumda sosyal adalet ve eşitlik sağlanmadıkça, tüm toplumun sağlıklı olduğundan bahsedilemez.