sevil de sevme

güftesi (bkz: turgut yarkent)'e bestesi (bkz: sadettin öktenay)'a ait nihavend eser. ayrıca bir motto.

sevil de sevme, ağlama ağlat
yoksa zehrolur bu tatlı hayat

sevda çölünden geçse de yollar
bütün bir ömür ah ile dolar
inan ki gençlik gülden tez solar

sevil de sevme, ağlama ağlat
yoksa zehrolur bu tatlı hayat

zeki müren tarafından eşsiz bir biçimde seslendirilmiş şarkı.
emel sayın(ki o versiyonuda çok iyidir)sanki sözlerine daha uygun söylemiştir şarkıyı.boşver, aldat ,oyna gibi asıl mesajları verir bizlere.
oysa zeki müren in sesi bizde başka duygular uyandırır.sanki onun ağlamaklı sesi,bu yapılanın doğru olmadığı ancak bu acımasız dünyada artık böyle yaşamamanın sadece hüzün getireceğini, söylercesine seslendirir parçayı.
tam sözleri ise aşağıdadır:

sevil neşelen, sevme yanarsın
bir sarı saçı okşar kanarsın
o bir gölgedir varlık sanırsın

sevil de, sevme; ağlama ağlat
yoksa zehrolur bu tatlı hayat

sevda çölünden, geçerse yollar
bütün bir ömür ah ile dolar
inan ki gençlik, gülden tez solar

sevil de, sevme; ağlama ağlat
yoksa zehrolur bu tatlı hayat


(bkz:o bir gölgedir varlık sanırsın)

biraz sadistliğe teşvik eder gibi görünse de iki yana salınmak suretiyle söylendiğinde insana değişik bi hava katar bu şarkı..
azıcık trt'den çıkma, azıcık üsküdar musiki cemiyeti tadında..

insan ne zaman karşısındakinden bir parmak daha fazla sevse üzülür, hatta hep o üzülür. sevmek hiç bir zaman eşit ve tam karşıklı değildir dedirten bencil ama gerçek önermedir.

bencilliktir aslında,tedbirini baştan almak,kendini korumaktır üzülmekten, şarkıda gayet şen şakrak ifade edilmiş bu sözün altında zamanında kazık yemiş ve öğrenmiş insanın hüznü ve tecrübesi bulunur.

bütün bir ömür ah ile dolar.
inan ki genölik gülden de solar.

sevil de sevme
ağlama ,ağlat.

aynen hacı.

bir nevi, 4s kuralı'nın dile getirilmiş hali. zeki müren paşa pek bir güzel okur.

marsilyalı forvet.

şizofrenik durum.
bir insanın (karşı tarafla aynı şekilde olması şart değil) sevilip de sevmemesi için kendisini bir hayli zorlaması gerekiyor. yani cidden zor. biri sizi sevecek, sevgisini gösterecek ve siz onu sevmeyeceksiniz. olacak şey değil, çok kasmak gerekiyor, çok zorlamak gerekiyor. bu da insanda çatlamalara, kişilik bölünmelerine yol açar. zor zanaat

en iyi yorumu emel sayin,
en eh işte yorumu muazzez ersoy 'dur.

diĝerleri sadece, bir siz kusur kaldınız , dedirtir.