sözlük yazarlarının dertleri

2 /
romeoandjuliet romeoandjuliet
ah ulan rıza.
şu güzelim bahar günlerinde, şenliklerin birinin gidip birinin geldiği şu zamanlarda ders çalışmak kadar koyan bir durum yoktur. boyunu aşkın notlara çalışmak zorunda olmak kadar büyük bir derdi yoktur şu sözlükteki herhangi bir yazar evladının.
isimsiz yazar isimsiz yazar
psikolojik sıkıntıları beraberinde getirendir. ama çözmek için gereken ilk adımı attım gerisi çorap söküğü gibi gelecek. sonrası iyilik sağlık olacak.
uruk uruk
bazen ufak ayrıntılardır ama can sıkıcı olabiliyorlar. az önce not alırken kullandığım kırmızı tükenmez kalemimi kırdım. yedeğini de bulamıyorum. takıntılıyım bu aralar başka renk kullanamıyorum. dışındaki boruyu çıkardım öyle kullanıyorum.
digital militia digital militia
sağ taşağım ağrımakta, sağlam ağrımakta hem de. artı olarak hipomaniden geçmekteyim sanırım, bitmez tükenmez bir cinsel istek var içimde. artı olarak rus milleti'nden bıktım. bayağıdır konsantrasyon sorunu olduğum için kitap da okuyamadım ve sağ taşağım ağrıyor.
digital militia digital militia
80-90 kilo civarlarında yıllar önce alıp giydiğim pantolonu hâlâ giyiyorum, fakat şöyle bir şey var, artık 65 kiloyum. kemeri çok sıkıyorum düşmesin diye, o zaman da sik çıkıyor önden belirgin bir şekilde.

ne yapsam bilemedim sözlük koh koh koh.
stairwaytojames stairwaytojames
büyük kitapları (800-1500 sayfa olanlar) okurken içim acıyor, tedirginlikle karışık bir suçluluk hissediyorum. kitaba saygı göstermez, özensiz davranıp da onu yıpratırım diye.
kitap manyaklığı bu olsa gerek. buton arıyorsunuz fark ettim, ben de*
düşünce yere düşünce düşünce yere düşünce
tek derdim geçmişimi özlemek. deli gibi özlemek hem de. bitmeyen bir özlem bu. hiçbir şeyin bir daha aynı olamayacağını bilmek ve bununla yaşamak inanılmaz derecede ağır geliyor. bu hastalığın tedavisi yok.
sabit adam sabit adam
sürekli ayağım üşüyor. önünü alamıyorum. ne giysem kar etmiyor. yatağın içinde bile ısınmıyor. donacak da kesecekler diye korkuyorum o raddeye de geldim. yaz aylarında bile üşdüğü oluyor. kansız da değilim üstelik. bir çaresi var mı acaba bu işin? yoksa ben bu ayakları bence kaybedeceğim. kaybetmesem de bir gün canıma tak edecek ve kesip atıcam o derece. hayır ayak sürekli üşüyünce insan hiç ısınmış gibi hissetmiyor ki arkadaş...
not: derdini sikeyim demeyin zira yaşayan bilir bu acıyı.
mr curiosity mr curiosity
susuyorum. suskunluğum derdim olur. şu patron maaşları yatırsa da cebim konuşsa bari. bu sessizlikten sıkıldım. bir de şu almanlarla bile ingilizce konusamamak kanima dokunuyor lan.
2 /