stanley kubrick

1 /
kusmuk kusmuk
shining filminin yönetmenidir.ki bu film kanımca gelmiş geçmiş en iyi gerilimdir.sırf bu film için hayvanlar gibi otel inşa ettirmiştir kubrick.her şey kontrolü altında olsun ister çünkü.mükemmeliyetçidir kendileri.barry lyndon filminde de bazı sahneleri başka ışık olmaksızın sadece mum ışığında çekebilmek için özel objektif yaptırmıştır.
togisama togisama
neredeyse her türden filmin***** yönetmenliğini yapmıştır bu insanüstü yaratık. çektiği her film de o türün en iyi 3-5 filminden biri olmuştur. böle adama verilmez de kime verilir.* ne yazık ki dün ölüm yıldönümüydü.**
soruisareti soruisareti
hiçbir zaman iyi bir öğrenci olamamış, lisede babası ona doğumgününde bir fotoğraf makinesi armağan ettikten sonra fotoğrafa merak salmış sonra sanata ilgisi artmış insan. ilk filmi olan* "day of the fight"ı ailesinden aldığı borçlarla yapmıştır. bir kaç kısa film* yaptıktan sonra gene ailesinden ve tanıdıklarından borç para toplayarak ilk uzun metrajlı filmi killer's kiss'i çekmiştir, sonra da gerisi gelmiştir. filmlerinin neredeyse her karesinin görsel düzeni altın orana göre yapılmıştır* filmleri sinematik anlatımda kilometre taşı sayılır. hayatının büyük bölümünü de birçok filmini de çekmiş olduğu ingiltere de geçiren stanley kubrick seyehat etmeyi ve özellkile uçmayı hiç sevmezmiş ama kendisinin pilotluk sertifikası da bulunmaktadır. kronolojik sırayla tüm filmleri:

day of the fight (1951)

flying padre (1951)

fear and desire (1953)

the seafarers (1953)

killer s kiss (1955)

the killing (1956)

paths of glory (1957)

spartacus (1960)

lolita (1962)

dr strangelove or: how i learned to stop worrying and love the bomb (1964)

2001 a space odyssey (1968)

a clockwork orange (1971)

barry lyndon (1975)

the shining (1980)

full metal jacket (1987)

eyes wide shut (1999)

ayrıca kendisi hakkında çekilmiş bir film de bulunmkatadır. stanley kubrick: a life in pictures (2001).
lolita'da bir dr.strangelove'da üç karakteri oynamış peter sellers da kendisi hakkında şu sözleri sarfetmiştir:"kubrick is god."("kubrick tanrıdır.") (bkz: virgül değil nokta)
nicholai nicholai
kendine ait sineması olan yönetmenlerdendir. sinemaya bir görev yüklemek, estetik araç olarak film aracılığıyla insanın iyileştirilmesine katkıda bulunmak kubricki hiç ama hiç ilgilendirmez. kubrick 20.yy da korkunun, endişenin estetiğini arayan en büyük sanatçılardandır. her filminde tekrarladığı görüntünün, hareketin ve müziğin yer yer gülünç, umulmadık birleşmeleri kubrick sinemasının en belirgin özelliğidir. şaşkınlıktan, dehşetten, endişeden, öfke ve korkudan çarpılmış yüzler tüm filmlerinde görülür. filmlerin kahramanlarının surat ifadelerini korkunlaştıran diğer etken ise çığlık atmaktır. shining deki aile fertleri, full metal jacket deki er, clockwork orange daki alex attıkları çığlıklarla bize bir şeyler anlatmak isterler aslında. kubrick in karakterleri farklı olma, üstün olma arzularıyla tersine bungy jumping yaptırılan, yalnızlıklarıyla baş başa bırakılmış insanlardır. hep yukarıya doğru atlarlar, fakat hep de geriye fırlatılırlar. yalnızlığın açık seçik, soğuk, ürpertici görüntüleri insanı kubrick hayranı yapmaya yeter.
albina albina
oscar ödülünün ne kadar saçma bir ödül olduğunu sayesinde gördüğüm yönetmen. kubrick'e ödül verilmesi gerekli değildir. onun iyi bir yönetmen olduğunu seyircileri bilmektedir...
pattiz pattiz
a clockwork's orange,the shining,full metal jacket ve 2001:a space odyysee gibi filmlerin usta yönetmeni.aynı sahneyi 200'ün üzerinde tekrarla cekmekten bıkmayan mükemmeliyetçi yönetmen.

edit:tüm mükemmeliyetçiliğine rağmen the shinigin girişinde helikopter gölgesi kadraja girmiştir.!
markopaşa markopaşa
kimilerince insanları sevmeyen bir inziva adamı olarak tarif edilse de bu tarz etiketlendirmelere layık olmadığını, insan soyunu laboratuvara yatırdığını düşündüğüm yönetmen.
1 /