susmak

1 /
jellicle jellicle
1. bazen yapılması gereken,
2. çoğu kimsenin yapmadığı,
3. sustuğuna göre, demekki haksızsın sonucu çıkartılan,
4. haklı olsanız bile, cevap vermenin bir işe yaramayacağını düşündüğünüz anlamına da gelebilecek eylem
sidar sidar
en büyük erdemlerden biri. ukalalık konuşmakla koşut gibi görünse de bazen bildiğin ve üzerine yanlış konuşulan konuda susmak daha tatmin edici de olabilir. içten içe "i got the power" dersiniz.
gerktiği zaman konuşmak ve lafı cuk oturtmak -sadece sidik yarıştırmak bağlamında değil hayatın her alanında bir üst ruh halidir. ne hep susun ne hep konuşun. aristo boş yere altın oran dememiş.
gülümsün gülümsün
ses yok, seda yok...

söylenmek istenenler erteleniyor. kimse ağzını açmıyor. herkes sus pus. var bunda bir terslik, birazdan çığlık kopacak besbelli. birileri var gücüyle bağıracak. araf'a benzeyecek etraf; arada kalmışlar seslerini çıkarmaya çalışacaklar. yetmeyecek bağıracaklar. ama sesleri duyulmayacak. kimse kimsenin gözüne bakmadıkça anlamayacak, herkes birbirini sustu sanacak.

orda kimse yok mu sorusunun cevapsız kalması hep can yakacak.
gülümsün gülümsün
tepki göstermemek.

susuyorum, sustuğumu zannediyorlar aslında, bitmek bilmez konuşmalar geçiyor içimden. sadece sana değil herkese susuyorum, ceza zannediyorlar, hayır ceza da değil; konuşmak, paylaşmak istemiyorum artık, benim olan bende kalsın istiyorum.
incittiğim kadar incildiğimi görüyorum. acıyor ama susuyorum. isteyerek susuyorum, konuşmak içimden gelmiyor, acıyor diye ağlamak da istemiyorum.
susuyorum, belki geçer diye... bir değil, çok defa geçiyor içimden aynı şeyler ama konuşmak istemiyorum, susuyorum, içimde kalıyor.
kelimesiz kalmak, yüzbinlercesi içerisinden bir tanesi geliyor dilime ama susuyorum, canım söylemek istemiyor.
susuyorum çünkü çok fazla gürültü oldu. ben susarsam eğer öbürü sonra diğerleri susar da başımı dinlerim diye.


(bkz: bunalım mode)
1 /