çok yüksek hızlı treni tanıtırken röntgenci bir vatandaşı iş başında yakalayıp fotoğrafı siteye koyan kurum. bana çok manidar geldi.
asıl işi olan tren ulaşımını düzgün yapamayan birinin internet sitesini düzgün bir şekilde yöneteceğini beklemek, acı ama pek mantıklı değil.
yıllarca işletmecilik yapmış, akp hükümetleri ile yapım işlerine girişmiş, yeni hatlar yapmaya başlamış ama bunu da bir güzel yüzüne gözüne bulaştırmış devlet kurumu. ihalelerinin çoğu ikmale kalmıştır. yani bir işin tek bir ihale kapsamında bitirilemeyip, tekrar tekrar ihaleye çıkılması durumu. son zamanlarda en fazla ödenek alan kurumlardan biri ama ayrılan ödeneklerin ne kadar efektif kullanıldığı büyük bir soru işareti. serbestleşmesi ne getirecek ne götürecek zaman içinde göreceğiz.
biletlerinizi internet sitesi üzerinden alırsanız bir iki lira indirim yapan; gidiş-dönüş biletinizi de aynı anda alırsanız bir iki paket sigara aldırabilecek kadar indirim yapan kurumdur.
örneğin, istanbul-eskişehir için tek yön bilet alırsanız, internet üzerinden 44,00 tl; gidiş-dönüş alırsanız 35,00 tl ödeme yapacaksınız !
biletimi erken alayım derseniz, en erken 15 gün önceden alabiliyorsunuz.
bir de sürekli yolculuk yapan insanlar için kartları var ama tam olarak nasıl çalıştığını ben de bilmiyorum; ama var.
yüksek hızlı olduğuna dair söylenenler de sadece efsaneden ibarettir.
yeni seferler koyacağı yerde eskileri kapatan kurum. kara geçemediği, zarar ettiği söyleniyor. ankara'dan doğu illerine gitmek 20 saatten uzun sürebiliyor. tek avantajı otobüs ve uçaktan 30-40 lira daha ucuza bilet satması.
mafya barzolarına ihale veren kurum. onlarda gidip insanlara saldırıyorlar.
sırf para kazanmasınlar diye sadece dini bayramlarda ve dönem aralarında ankara ya dönüyorum.
tüm devlet kurumları gibi verimsiz ve sürekli zarar eden bir kurum. rakibi olmayan bir kurum nasıl zarar ediyor derseniz eğer "devletin malı değil mi bana ne" anlayışından kaynaklanır. kapatmaya kalkışırsanız sokağa dökülüp "işimizi isteriz" diye nümayiş yaparlar...zihniyet değişikliği şart.
içeride çalışanların yarısından fazlası torpilli olan devlet kurumu...
ondan sonra çorlu'da tren kazası olur, ölen öldüğüyle kalır ve unutulur. üstüne kapatırlar. sonra hiçbir denetleme yapmadan ankara'daki kaza olur ve yine ölen öldüğüyle kalır. ülkede en çok dikkat etmesi gereken kurumların başında tcdd geliyor ama bir yerlerinde bile değil...
şansa yaşıyoruz bu ülkede, krizden gitmezsek ihmalden gidiyoruz. köprü mü çökecek üstümüze yoksa trende/otobüste/uçakta mı can vereceğiz yoksa bomba patlayıp da mı öleceğiz kimse bilmiyor.
daha fazla torpilli mühendis/eleman/devlet memuru alın ama size de güvenmemizi beklemeyin...
ekleme: sakarya tüvasaş'ta en son eleman alınacaktı, kimlerin de alınacağı belli. oraya atanan arkadaşım da herhangi bir devlet memurundan daha boş çalışıyor. kimsenin skinde değil ulaşımı denetlemek ve bir şeyler yapmak. tüvasaş'a kapağı atıp boş boş duruyor.
itibarı varmış da acılı bir anne feryat edince itibarı şey oluyormuş. oksijen israfı diye bir şey var gerçekten de şu hayatta...
evet, yeni özelliştirmeye gidilecek önemli devlet kurumlarından biri
aşağıdaki haberi görünce "kesin özelliştirme geliyor" demiştim. ne yazık ki gerçek oluyor
www.cumhuriyet.com.tr
aha
http://www.diken.com.tr/iddia-tcdd-yolcu-tasimaciligini-ozellestirecek/
i̇çine girince ne kadar berbat bir kurum olduğunu daha iyi görmüş olduğum, zararına çalışan kamu kuruluşu.
çorlu tren katliamında el kadar çocuğunu kaybeden annenin feryatları karşısında "itibarımızı şey yapıyor" diye dava açan kuruluş.
(bkz:
oğuz arda sel)
o itibarın ne olduğunu da bugün ortaya dökülen bir haber gösterdi. siemens almanya'da kendi çalışanlarının tcdd'ye rüşvet verdiğini resmen ortaya dökmüş. türkiye'deki yüksek hızlı tren çalışmalarındaki ortakları kolin inşaatla birlikte girdikleri 60 milyon euroluk ihalede tcdd'nin elemanlarına 10 milyon euro rüşvet vermişler.
t24.com.tr
tcdd değildir o.
gerçekten türkiye cumhuriyeti devlet demiryolları olsa, sebep olduğu katliam gibi kazalarda canını kaybedenlerin ailelerine ve yaralananlara haklarını teslim ederdi.