the oc

cnbc e'nin yeni dizisi.
fakir oğlan, zengin kızlar durumu. bolca amerikalı tikky kız göreceğimiz dizi.

zengin bir ailenin himayesi altına alınıp okutulmaya başlanan, fakir mahallesinden çıkıp zenginler sosyetesine karışan bir çocuğun hikayesi.

an itibariyle tatlı kızları görmeye başladığımdan sevmeye başladığım ve herkese tavsiye edilebilecek gibi duran bir dizi.

oyuncularından peter gallagher, sürüyle film çevirmiş olduğu için göze tanıdık gelir

cnbc-e de yeni yayın döneminde gösterime girmiş bir dizidir.cumaları yayınlanır.
senaryo; kenar mahallelerde serseriler arasında büyümüş bir çocuk abisiyle araba çalarken yakalanır ve mahkemelik olur. bu sırada tanıştığı iyi kalpli avukat* davasına beleş bakacağını söyler ve kartını verir: "herhangi birşeye ihtiyacın olursa başın derde girerse ara" diyerekten *
ardından olaylar gelişir. annesi bizim veleti evden kovar. veletse avukatı arayıp, onun okyanus manzaralı evine yerleşir.
burada, zenginlerin dünyasında olup bitenle kenar mahallelerde olup bitenin farkını gözler önüne sermeye çalışır dizimiz.

ne kadar rutin bir düşünce olsa da, toplumsal olayı aktarmak konusunda bile yetersiz kalmıştır dizi şahsımca. arka sokaktan gelen veledin hemen zenginlerin arasına kaynaması, tek bir küfür bile etmemesi, büyüklerine "efendim"* diye hitap etmesi hayal kırıklığına uğratmıştır beni. hele bir de veletin zengin piçlerinden dayak yediği sahne vardır ki işte bittiğim an bu andır
özetle başarısız ama cuma akşamlarını doldurmak için fena olmayan bir dizidir.

şahsen birbirinin aynı sosyetik hatunlarından ziyade seth-ryan dostluğunun bana çok çekici geldiği dizi. aslen bildiğimiz emrah - seren serengil filmlerinden bozmadır.

başroldeki kızın sewgilisi olan luke tam bir taştır,gerçek adı chris carmack tir ve kendisi gerçek hayatta manken olup şu ana kadar gördüüm en yakışıklı erkeklerden biridir.

marissa'nın ryan'a söylediği "geç kaldın" sözü ile beni bile üzen dizi.

klasik zengin kız fakir erkek ikilisi konusunu işleyen, aha bak burada şu olacak tahminlerimin genellikle doğru çıktığı, baydığı için bu saatlerdeki bölümü yarım bıkaktığım cnbc-e dizisi.

klasik zengin kız fakir erkek muhabbetini geçen,her bölümde daha çok sevdiğim,beni daha da çok etkilemeye başlayan dizi.sanıldığı kadar sığ değildir.

ryan'a "geç kaldın" diyen marissa'nın da kendisi erken gelmeseydi gidip gubidik tiki çocuğa vermek zorunda kalmamış olacağı dizi

marissa'nın önce "you're too late" sözüyle sonra da intihar etmesiyle kalplerimizi yaraladığı, cuma akşamı programlarımı yayın saatine göre ayarladığım dizidir. arkasından da kanal d de çemberimde gül oya başlıyor, evde kalcam bu gidişle.

`http://www.theocshow.com`
taş kızlar çıtır oğlanlar.

marissa'nın ölmediği, sadece meksika dönüşü tedaviye başladığı, summer'ın seth'e yakınlaştığı ancak taş gibin başka bir kızın da seth'e yakınlaşması ile seth'in kafasının karıştığı partilere summer yerine bu hatunla gitmeye başlamasına da sebep olan olaylar dizisinin, ki marissa'da artık babası ile ufak bir evde yaşamaya başlamaktadır, sürüklediği dizi.
(bkz: kazaa sağolsun)

theme müzik:
phantom planet - california