the red turtle

studio ghibli'nin tarihinde ilk kez avrupalı bir yönetmene michaël dudok de wit'e teslim ederek ortaya çıkarttığı, sessiz, sade, dingin bir masal...
bakınız | the red turtle: birbirimize vitaminler, moraller verdik sükûnet ihtiyacımızın zirve yaptığı bir dönemde, bizlere bir nebze olsun dinginlik, yatışma hissi aşılayacak bir animasyon cuma 12 adet salonda izl... bakınız

tam bir masal, çizimler harikulade filmin başından sonuna kadar kendinize göre bir şeyler çıkartabilir ve yorumlayabilirsiniz o yüzden film bittikten sonra herkesin farklı bir sonu oluyor veya filmi anlamlaştırması farklı oluyor diyelim, filmde 0 diyalog var çünkü notum 8/10.

kaplumbağanın kafasına tahtayla vur, hayvanı ters çevir güneşte kızararak ölsün, sonra kaplumbağanın içinden birden kadın çıksın, onunla bir ömür geçir, çocuk sahibi ol, en son nalları dikince kadın yine kaplumbağa olsun...
stüdio ghibli hatırına izledim, ortada ne çocuk masalı ne yetişkin fantazisi var.
ruhların kaçışına kıyasla saf, kılçıksız bir çöp.