veganarşi'nin yazdığı mektuba verdiği cevapta şiddetle alakalı şunları söylemişti:
soru 11: şiddetin zorbalık olduğunu düşünmüyor musun?
cavap 11: iddia edilen eylemlerime gönderme yaparak, "şiddetin zorbalık olduğunu düşünmüyor musun?" diye sormuşsun. elbette ki şiddet zorbalıktır. ve ayrıca şiddet doğanın kaçınılmaz bir parçasıdır da. eğer yırtıcı hayvanlar av türlerinin üyelerini öldürmezlerse, av türleri yenebilen her şeyi tüketerek kendi çevrelerini talan edecekleri kadar çoğalırlar. çoğu türde hayvan kendi türünün üyelerine karşı bile şiddet kullanır. örneğin, şu çok iyi biliniyor ki, vahşi şempanzeler çoğu kez diğer şempanzeleri öldürür (time dergisinin 19 ağustos 2002 sayısındaki 56. sayfayı incele!). ayılar ve diğer baş yırtıcılar dergisi (cilt 1., sayı 2, sayfa 28-29, ayıların dövüştüğünü ve bir ayının yaralandığını gösteren bir resim sergiliyor ve bu gibi yaralanmaların ölümcül olabileceğinden bahsediyor. deniz kuşları arasında, her yuvada iki yumurta bulunur. yumurtadan yavru çıktıktan sonra, yavru kuşlardan biri diğerine saldırır ve onu yuvadan atar, sonunda diğeri ölür. (
science news cilt 163,15 şubat 2003'teki "sibling desperado" adlı makaleyi oku!).
vahşi doğadaki insanlar en saldırgan türlerden birini teşkil ediyor. avcı-toplayıcı insanların kültürlerinin iyi bir genel incelenmesi little, brown and company, (boston ve toronto, 1971) tarafından yayınlanan carleton s. coon'un yazdığı avcı insanlar kitabıdır ve bu kitapta insanlar tarafından diğer insanlara karşı şiddet uygulayan avcı-toplayıcı toplumlardaki sayısız örnekleri bulacaksınız. profesör coon şunu açığa çıkarıyor ki (sayfa xix. 3,4,9,10), avcı toplayıcı insanları takdir ediyor ve uygar olanlardan daha şanslı saymaktadır. fakat o dürüst bir insan ve modern insanın hoşuna gitmeyen şiddet gibi ilkel yaşamın bu yönlerini sansürlemiyor.
bu yüzden, şu açık ki, şiddetin önemli bir miktarı insan yaşamının doğal bir parçasıdır. şiddette kendi başında bir yanlışlık yok. belirli her hangi bir durumda, şiddetin iyi veya kötü olup olmadığı onu nasıl ve hangi amaçla kullanıldığına bağlıdır.
modern insanlar neden şiddete tek başına bir kötülük olarak bakıyorlar ki o zaman? bunu sadece tek bir nedenden yapıyorlar: propaganda tarafından beyinleri yıkanıyor. modern toplum insanları şiddet tarafından korkmayı öğretmek için propagandanın çeşitli biçimlerini kullanmaktadır çünkü tekno-endüstriyel sistemin ürkek, uysal ve kendi otoritesini kabul ettirdiği popülasyonlara ihtiyacı vardır, sorun çıkarmayacak veya sistemin düzenli işleyişini aksatmayacak bir popülasyon. güç esas olarak fiziksel kuvvete dayanmaktadır. insanlara şiddetin yanlış olduğunu öğreterek (tabii sistem kendisi şiddeti polis veya ordu yoluyla kullandığından hariç olarak), sistem fiziksel güç üzerindeki kendi tekelini devam ettirmektedir ve bu yüzden bütün gücü kendi ellerinde tutar.
insanların şiddetin yanlış olduğu inançlarını açıklamak için uyduracakları her hangi bir felsefi veya ahlaki rasyonalizasyon, insanların bu inaçların gerçek nedeninin sistemin propagandasını habersiz bir biçimde yuttuklarını gösterir.