amerika'nın kendi toplumu üzerinde masterini, dünya toplumları üzerinde doktorasını yaptığı bilim dalı...
şu anda avrupa birliğinin gençlerine yapmakta olduğu şeydir. türkiye ev birkaç ab üyesi olmayan ülkede buna dahildir. gençlerden başlayarak (yaşlılardan geçti diye düşünmektedirler heralde) yeni bir ab kimliği ve vatandaşlığı yaratılmaktadır.
bu kadar emin konuşmabilmemin sebebi ise, bu şekillendirmenin türkiye ayağının içinde bulunmamdır.
bu mühendislik iyidir kötüdür tartışmayacağım ama yapılması gereken birşeydir. "bir yerin üzerine bomba atmamanızın sebebi orada bir tanıdığınızı olmasıdır" cümlesinden yola çıkarak bütün "avrupa kıtası" gençlerini kaynaştırmak ve bir araya getirip güçlü yapmak hedeftir ve böyle giderse de başarıya ulaşılacaktır.
karl popper'in uydurduğu deyimlerden "social engineering"'in türkçede yaygın kullanılan hali.
en etkin kullandığı araçlar, kitle iletişim organları ve sinemadır.
(bkz:
11 eylül sonrası hollywood sineması )
etkili ve iyi niyetli bir şekilde yapıldığında sonuçlarının olağanüstü olacağına inandığım, yapabilmek için kişinin her alanda kendini geliştirmesi
* ve uzman olduğu alanda liderlik vasıflarına sahip olması gereken şey.
yapabilecekleri sınırlı varlıklar olarak bu işi ne kadar hatasız gerçekleştirebileceğimiz de tartışılır tabii.
(bkz:
instela
ınstela, üyelerinin başlıklar altında deneyim, bilgi, fikir ve duygularını paylaştığı bir sosyal platformdur
instela
#2200575)
bu terim (social engineering) karl popper tarafından pejoratif bir yafta olarak uydurulmuştur. fiziksel bilimlerin uygulaması olan mühendisliğin sosyal bilimlere uygulanamayacağını anlatmak için bir oksimoron gibi bir anlam ifade etmek üzere. "mesela şehir eşkiyalığı sizin bu yaptığınız" derken kullandığımız "şehir eşkıyası" kelimesi gibi, veya "falanca ülkenin yaptığı kabul edilemez, artık bu neredeyse "devlet terörü"" derken kullandığımız "devlet terörü" gibi burada da "insana mühendislik mi yapılır, insan insandır". demek istemektedir karl popper. işte bu kelime türkçeye "toplum mühendisliği" diye çevrilmiştir, zamanla da kulaklarda dolgunluk yapmıştır. ama bu yaftanın kastını tabii anlamak için minimal de olsa hak, hukuk, özgürlük falan gibi nosyonlar gerekir. bunlar olmadığı için güzel memleketimizin nice kendini entelektüel sanan zavallısı, "efendim, iyi bir toplum mühendisi olmanın ön şartı önce halkı eğitmek gerektiğine inanmaktır, bir toplum yaratmak kolay iş değildir, cahil bir toplumu sıfırdan örgütlemek, bilinçlendirmek..." tipinde konuşmalar yapar. çok vardır böylesi.
türkiyedeki karşılığı için (bkz:
sosyoloji)
frenkçe'de "pejoratif" diye tabir edilen birazcık alay ve küçültme içeren ifade.
kevin mitnick'in kitabı olan aldatma sanatında belirtilen mühendis tipidir.bu mühendislere hacker diyebiliriz ve tasfirinde sanatının stratejilerini ve taktiklerini kullanarak hedeflediği her bilgiye ulaşabileceğini söylediği mühendislerdir
koyun sürüsü psikolojisini, akışkanlar fiziği ile açıklamaya çalışan milenyum kürsüsüdür. en önemli alt dalı ise medeniyetler çatışmasıdır. bu derste ise daha çok bilgisayar mühendisliği teknikleri kullanılmaktadır. savaşılmak istenen halk ya da ülke yerle bir edilerek formatlanır ve istenen bilgiler yeniden yüklenir.
microsoft ise yıllardır bilgisayar sosyolojisi üzerine çalışmalar yapmaktadır. sonuçları merakla bekliyoruz.
ne skim olduğunu anlaşılmayan kavram, kişi veya kuruluş. ne ayaksınız siz? daha sosyolojinin ne olduğunu anlayabilmiş ve çalışma alanı yaratabilmiş değilsiniz, bi' de toplum mühendisliği, vay anasını serhat...