tüvtürk

birçok arabanın motor numarasını okuyamayan ve bunu muayene raporuna not düşen kuruluştur. insanın motorlu taşıtlarla ilgili hiçbir bilgisi olmasa bile(ayıp değil) bir araçta motor numarasının nerelerde yazdığını düşünebilmesi gerekir(işte bu ayıp). bu arada dertlenmeyin hafif kusur olarak geçiyor bu motor numarasını okuyamamaları. yani bir sorun yok. hadi bu sorunu toyluklarına verelim.

aracınız 2006 model veya daha eskiyse muhtemelen yönetmelikteki ilkyardım çantasıyla araçta bayi çıkışı verilen çanta arasında biraz fark olur, gitmeden bir kontrol edin, yangın söndürme tüpünüz olsun, trafik setiniz olsun. aracın emniyet kemerleri(sanırım 1995 model ve daha genç araçlarda) incelelenen parçalardan. farlarınız, sinyallariniz iyi çalışıyorsa sorun yaşamazsınız. bu arada sanırım muayene sonunda araç plakalarına yapıştırılan pullar arasında aracın tipine göre de renk fark oluyor. benim arabamda neden morumsu(ticari, hafif ticari) da onunkinde niye turuncu(otomobil) diye düşünmenize gerek yok.

randevu alınarak gidilen istasyonları(şimdilik sadece esenyurt-merkez ve hadımköy) tercih etmeniz hayrınıza olur. bu arada aracın muayene edilmesi gereken tarih üzerinden geçen ay sayısına göre de ceza yenebiliyormuş. geciktirmeyin.

20 yıllığına araç muayene istasyonlarının işletmeciliğini yapacak olan doğuş tüvsüd ve bridge point tarafından oluşturulan konsorsiyumun adı.

özelleşti, güzelleşti filan derken çalışma mantığının önceki uygulamadan çok da birşey değiştirmediğini gözlemlediğim sözümona teknik personelin istihdam edildiği kuruluşumsu.

ağustos ayı içerisinde tüvturk habibler istasyonu (tenha olduğu gerekçesiyle tavsiye üzerine habibler'i de gördüm şu ahir ömrümde) ziyaretimiz sırasında tüm prosedürleri eksiksiz izledik. banka kuyruğunu andıran q maticten numaramızı alıp paramızı ödedik ve sıramızı bekledik. önceden randevu aldığımız halde yaklaşık yarım saat bekledik. istasyon fazla kalabalık olmamasına rağmen herhalde işlerini çok ciddiye alıyorlar diyerek ilk 3 yılının dolmasına bir ay kala cillop gibi otomobilimizi diğer kardeşlerinin arasında beklettik. güneşin altında beklemeyelim diye mistasyon tabir edilen kantin benzeri bir çatı kurulu olduğunu gördük. sıra bize gelip ismimiz okunduğunda askerliğin ilk günü nizamiyeden girip teslim olmuşçasına huşu içinde aracımızı yetkiliye teslim ettik. sürgülü kapılar kapanır kapanmaz heyecanla çıkış noktasına -ki binanın arkasına ancak binanın çevresini dolaşarak ulaşabiliyorsunuz- yürüdük ve vuslat anını beklemeye koyulduk. ufak bir camdan da bizim keratanın tekerlerinin, frenlerinin vs. test edildiğini yarım yamalak izleyebildik. bu duyguyu en son florence nightingale'de ameliyat öncesi hasta yakını olarak yaşadığımı anımsıyorum. çıkış noktasındaki büyük sürgülü kapı açılır açılmaz bize yaklaşan yetkilinin gözlerinin içine bakarak önce beden dilini, sonra da sesindeki tonlamayı analiz etmeye çalıştık. ancak sınavı geçemediğimizi söyleyince öss mağdurları gibi omzumuz gayri ihtiyari düştü tabi. efendim, muayeneden geçememizin sebebi frenler, stop lambaları veya ilkyardım ekipmanındaki eksiklik değil, arka koltuktaki üç (sayıyla 3) emniyet kemerinden sadece birinin (sayıyla 1) klipsinin yanlış yere vidalandığıymış. geçen sene arabanın koltuk döşemelerini değiştiren renault yetkili servisi ne yazık ki bu vahim hatayı yapmış. ve yine ne yazık ki arabamızda en azından son 1 yıldır en fazla 2, bilemedin 3 kişiyle seyahat ettiğimizden söz konusu bilinmeyen beşinci kişinin emniyet kemerini bağlamaya da hiç fırsat olmamıştı. neyse, sorun değil dedim verin bana bir ingiliz anahtarı da hemen doğru yere vidalayayım diye öneride bulunmamla amir tabir edilen ve saçlarını tarama engeli bulunan bir yetkilimsi "bu çatı altında araç tamiratı yapılmaz" diye kükreyiverdi. biz mırın kırın ederek çözüm aramaya koyulduk. sağolsun güvenlikte bekleyen bir arkadaş bir ay içerisinde istediğimiz zaman tekrar buraya gelip zaten ödediğimiz para dahilinde muayene işlemini tekrar yaptırabileceğimizi hatırlattı. ancak ben habibler'e en azından bu sebeple bir kez daha gelmek istemiyordum. kaldı ki yaptıramadığım muayene işleminin parasını peşin olarak ödemenin verdiği bir enayilik hissi bütün bünyemi kaplamıştı ve bir ay içinde muayeneyi aynı istasyondan ikinci testte de tamamlayamazsam param yanacaktı. güneşin altında en yakın tamirhanede soluğu aldım selamünaleyküm aleykümselam girizgahından sonra tezgahtan kaptım 13-15'lik anahtarı ve yaklaşık 150 saniye (yazıyla iki buçuk dakika) içerisinde beşinci emniyet kemerinin klipsini doğru yere vidalayarak tekrar tüvturk semalarında gövde gösterime başladım. fekatt, tüvturk uzman kadrosu ne acıdır ki test işlemlerini ta en başından başlatarak (bilgisayar jargonunda reset) beni çileden çıkardı. saçlarını hala tarayamayan amir bozuntusu bana adeta zabıtaya yakalanmış işportacı muamelesi çekiyordu. tartıştık biraz ama bana mısın demedi, günümün içine etti.

randevuyla başlattığımız araç muayenemiz yaklaşık 2.5 saat sonunda müspet biçimde nihayete erdi. bundan 5 yıl kadar önce eski aracımı devlet görevlilerinin işlemleriyle en fazla 2 saatte muayene ettirdiğimi hatırlayarak şimdi 2 yıl sonrası için strese girdim bekliyorum.

(bkz: tüvturk disiplini)
(bkz: dostlar alışverişte görsün)

sızdırmazlık raporu alan adamı muayene kapısından içeri almayıp gaz kaçağı var diye 3 kez geri gönderen istasyon. lan madem orada bakacaksınız neden sızdırmazlık aldırıp 25 lira verdirtiyorsunuz adama?
allahtan o kadar didiklemiyolar artık. geçen ay kızımla tek seferde geçtik mesela gene beni hiç üzmedi.

muayeneye giren her araca -dikkatinizi çekerim her araca- 10 kuruş takan muayene istasyonu. "amaan 10 kuruş ne ki?" diyecek olanlara, bir yıldaki muayene olan araç sayısıyla 10 kuruşu çarpmalarını öneriyorum. hala "hadi canım" diyecek olanlar da aldıkları faturalardaki matrah-kdv oranlarını kendileri hesaplarsa farkı göreceklerdir.

üzerinde motor-şasi numarası bulunan dana kadar plakayı gözlerine sokmama rağmen motor no okunamadı, stepne yerinde lpg tankı olduğu halde stepne bağlantısı uygun değil diye hafif kusur yazan ama tek seferde arabamı geçiren istasyon.

farları ayarlatmanıza rağmen onlara da mutlaka kusur bulurlar, ya ışık şiddeti yetersizdir, ya yönü hatalıdır.

benzini 5,00 lira yapıp milleti zaruri olarak lpg kullanmaya iten ve bundan pazar oluşturup yine büyük bir gelir kapısı (sızdırmazlık 25,00 tl) elde eden yol-asfalt teknolojisinden bi haber ülkenin, arabaları çukurlara sokup çıkartıp ondan sonra; autobahn üstadı, otomotiv endüstrisi devi almanya'nın technischer überwachungs verein standartlarını türkiye'de uygulama çabasıdır. bu at yarrağına kelebeğın konmuş hali değildir de nedir? elbetteki tüv kurumunum ülkede hizmet vermesi sağlıklı işleyiş açısından çok olumludur. tamam da çarkın diğer dişlilerinin çoğu kırık? senin ülkende milyonlarca sorumsuz-eğitimsiz ehliyet sahibi vatandaş var, ver para al ehliyet eğrisi insanları var? önce bu sisteme alman standartını uygulasana? türkiye'deki trafik kazalarında kullanıcı hataları %100'e yakın iken araçlarda avrupa standartlarının aranması çelişkisine verilen addır.

yarın arabayı götüreceğim yer. yazılanları okuduktan sonra biraz stres oluşturmuştur. gideceğim yer 50-60 km uzaklıkta. eğer bir kusur bulurlarsa yakıt parası+ muayene parası + tamirat parası + zaman kaybı derken ömrümden tırtıklayacak olay. umarım herşey yolunda gider.

bir nevi bir bela. salı günü randevuma gittim paşa paşa, 1 tane ağır kusur tespit edildi o da şuymuş: lpg bağlantıları egzoza yakınmış. arabada hiç bir tamir, kaza vs olmadan aynı şekilde 2 kere vizeden geçen araba şimdi geçmiyor. yani bu işin bir standardı yok, ordaki teknisyenin kafasına göre bu iş. bugün bir daha gittim (lpg ciye götürüp sorunu düzelttim bu arada), sızdırmazlık raporu almamışın, alıp öyle geleceksin dediler. (eskiden alınması zorunluydu. yeni kurala göre ruhsata işliyse direk gidiyorsun ki bu benim yaptığım, araçta 5 yıldır lpg var. ama olay şuymuş benim muayenede araç lpg ile ilgili kusurlu bulunduğu için bu sefer sızdırmazlık da alman gerekiyormuş). ananınızn amı tamam mı ? bunu bana söyleyen de olmadı, ben aracımı yaptırdım ne güzel geçicem diye gittim beni tekrar geri yolladılar.


olay zaten sızdırmazlık raporu alıp almamakta değil, bence zorunlu da olsun zaten ama bunun bilgilendirilmesi vs hiç bir şey yapılmıyor. tüm bilgiler üstünkörü. sızdırmazlık rapaoru da 25 tl bu arada, muayene ücreti 159 tl, egsoz emisyonu 32 tl, benzini biliyorsunuz zaten. araban mı var ? sen bu haracı ödeyeceksin devlete. insanı hayattan soğutuyorlar.

yani diyeceğim o ki ha devlette olmuş, ha özel olmuş hala ihmal, eksiklik bolcana var. bir de epey yüzsüzler, sırf bugün 80 km yol yaptım boşu boşuna.

lpg ile ilgili kusur bulunursa aracınızda, mutlaka sızdırmazlık raporu alıp da gidin.

muayene tekrarında araç kusurunun giderildiğinden emin olun.muayene tekrarında geçmeyen aracın, muayene harcı yanıyor.

yine araç muayene mesajı geldi ve bence tüm bunlar tamamen soygun ne kadar becerikliysem hgs olduğu halde kaçak geçmişim köprüden 264 ceza birikmiş 187-187 2 taksit motorlu taşıtlar vergisi bu sene rte 554 tl olacak dediği zorunlu trafik sigortası geçen sene 200 tl falandı. 40 tl egzoz muayenesi, 165 tl tüvtürk muayene ücreti ,15 tl muayene için sıra alma bedeli, yıllık 2000 tl kasko,yıllık 3000 tl benzin, park bulamadığımız için her ay 400 tl park ücreti, bu ne len bu eziyet egzoz bir senede bir diğer muayene 2 senede bir dağ başlarında olduğunu da söylemeden edemeyeceğim bu halka reva mıdır her tüvtürke gitmeden önce bu aşağıda verdiğim videoyu seyredip gülüyorum adama hak verip.borçların tamamını ödemez isen araç muayeneden geçemediği için mecburen ödüyoruz hepsini.

kodumun züppe işletmesi iki paralık züppenin ego tatminine maruz kaldığım işletme.
randevulaştık götürdüm aracı
neyse işlemler falan tamam
çıkışta 3 ağır kusurunuz var tekrar muayeneye gelin dediler
kusurlar
araç ruhsatında koltuk adedi 5 yazmasına rağmen emniyet sisteme işlememiş elime bir kağıt tutuşturdular trafik şubede işletecekmişim
diğer kusur muayene alanına girişte bütün kemerleri tokalarına takacakmışım züppe öyle kontrol edecekmiş
kemerler takılı olmadığı için,emniyet kemerleri çalışmıyor diye rapor etmiş orospu çocuğu
yani ikinci muayenesini olan aracım bizden kaynaklanmayan iki sebepten geçemedi .

ülkemizdeki vatandaşın kanını nasıl emeriz temalı işletmelerden biri daha verdikleri hizmetin maddi değeri hakkında okkalı küfürlerim var.savunacak arkadaşlar olacaktır verdiğimiz ücretin büyük çoğunluğu devlet kasasına gidiyor şeklinde; ulan gavat benim arabamın muayene olması niye devletin kasasına para gitmesine vesile oluyor .

ilk kez gideceklere rehber olması amacıyla yapılması gereken işlemler başa gelecekler:

-muayene istasyonunun tam olarak adresini çıkartıyorsunuz nasıl giderim diye sağa sola soruyorsunuz ki zorluk yaşamayın.(yada `yandex navi)

-randevulu iseniz kapıdaki makineden randevulu diye plaka numarasıyla sıra alıyorsunuz değilseniz dokanmatik ekrandan seçim yapabiliyorsunuz. randevuya erken gitmeyin bir halta yaramaz.

-ardından vezneye gidip ruhsatı ve muayene bandrolü zımbırtısını teslim ediyor parayı nakit olarak bayılıyorsunuz. (benim gibi makineden sırayı aldıktan sonra dışarı çıkıp 1 saat muayeneye girmeyi beklemeyin önce parayı ödeyeceksiniz)

-sonra mal mal bekliyorsunuz ki adınız anons edilsin gireceğiniz kapı söyleniyor yanaşıyorsunuz.

- kapıda kuyruk oluyor en ön sıraya geldiğiniz vakit görevli yaklaşıyor kaputu açtırıyor motora şase no.suna vs bakıyor arabayı alıp gidiyor size de diğer çıkışa gitmeniz söyleniyor.

-diğer tarafa geçip aracınızı bekliyorsunuz yaklaşık 30 dk sonra görevli arabayla çıkıyor anahtarı teslim ediyor bir süre daha bekliyorsunuz ve ruhsat ile sonuçlar size teslim ediliyor hayırlı uğurlu olsun.

bugün 10.30 daki randevuma tam 10.30 da girdim. numeratore plakanızı yazınca size farklı bi bekleme numarası veriyormuş. numara alır almaz benim numaram yandı, direkt gişeye yöneldim. içerde bekleyenler gıcık oldu muhtemelen.

neyse veznede işleri hallettikten sonra aracı sıraya soktum, hemen 2.araç olarak içeri aldılar, jet hızıyla diğer taraftan çıktı. klasik oldu artık, far ayarını beğenmemişler. şu farlardan bi kere sorunsuz geçmek nasip olmadı, hep ayarsız çıkıyor. muhtemelen kendi ölçüm makinaları sorunlu.

ikinci hafif kusurum ise, yangın tüpünün süresi dolmuş. aracımı muayene eden elemana "yangın tüpü güncel yaa" dedim. "2015 haziranda süresi dolmuş" dedi. "oradaki dolum tarihi" dedim. "haa" dedi. muhtemelen adam hep alışmış süresi geçmiş yangın tüpleri görmeye. "neyse önemli değil" dedi döndü gitti.

neyse 2 sene kafam rahat oh mis.