avusturyanın başkenti viyana, 9 fedaral eyaletin yüzölçümü bakımından en küçüğü fakat nüfus açısından en kalabalık olanı, yaklaşık 1.650.000 kişi yaşıyor bugün viyanada.
1922 yılından beri eyalet olan viyana, bununla birlikte avusturyanın en önemli şehirlerinden biri. hal böyle iken, viyana belediye meclisi aynı zamanda eyalet meclisi oluyor, viyana belediye başkanı da aynı zamanda eyalet başkanı görevini sürdürüyor. dışarıdan bakıldığında bunun karmaşık bir yapı olduğu söylenebilir, ancak bu durum bile viyananın ne denli yüksek önem arz ettiğinin bir göstergesi elbette.
tarih boyunca pek çok göçe ve ihtişamlı yönetimlere sahip olmuş bu kentin milattan önce 1200 yılında bir kelt yerleşim merkezi olduğu bilinmekte. milattan sonra 2. yüzyılda ise roma imparatorluğunun sınırında önemli bir şehir haline gelmiş viyana. o dönemden bugüne gelen pek çok kalıntı bugün birinci bölgedeki metro istasyonlarında görülebilir. ortaçağın ilk dönemlerinde ise şehir eski ününü ve önemini kaybetmiştir.
zaman içinde viyana önemini yitirse de, sınırlarını genişletmiş ve daha da batıya doğru genişlemeye devam etmek isteyen osmanlı imparatorluğunun hedefi olmuştur. osmanlı orduları 1529 ve 1683 yıllarında olmak üzere, iki kez viyanayı kuşatmış fakat bu kuşatmalar başarısızlıkla sonuçlanmıştır. 1718 yılında ise iki ülke arasında geniş çaplı bir barış antlaşması imzalanmış ve böylelikle ekonomik ilişkiler de kurulmaya başlanmıştır. gelecek zamanlardaysa avrupa'nın doğu ile ticaretinin büyük bölümü viyana üzerinden yapılmıştır.
1995 yılından bu yana avusturya avrupa birliği üyesi bir ülkedir. viyana da elbette, bu büyük ekonomi topluluğunun bir parçasıdır. avrupanın en fazla ziyaret edilen kentlerinden viyananın en göze görünür yanına, o sanat kokan dünyasına gidelim şimdi..
hepimizin kulaklarına işlemiş o melodiler.. klasik müziğin en ünlü isimleri en bilinen eserlerini nerede yaptılar dersiniz? ya da birbirinden ses getiren operalar nerelerde çıktı seyircinin karşısına? tabi ki orada, viyanada!
beethoven, mozart, johannes brahms, franz schubert, joseph haydn, strausslar.. işte tüm bu büyük besteciler viyananın havasını soludular ve o göğe bıraktılar melodilerini. o güzel sesler hem bugüne, hem de tüm dünyanın kulağına ulaştı.
viyananın, avusturyanın sanat adına öne çıkan isimleri elbette bu büyük sanatçılarla sınırlı değil. 1791 yılında doğan ünlü tiyatro yazarı franz grillparzer, bir dönem avusturya banknotlarında bile görünmüş aktör ferdinand raimund, opera sanatçısı ve oyun yazarı aynı zamanda avusturyanın shakespearei olarak anılan johann nestroy viyana ve sanatın kesiştiği noktada akla gelen diğer önemli isimler.
çok büyük olmasa da bu şehir, hem tarihiyle, hem yetiştirdiği insanlarla, hem de bugünüyle hakikaten eşsiz. ama bunlar karın doyuruyor mu? tabi ki hayır! şimdi işte, karnı acıkan okur için, viyana menüsü..
wiener schnitzel..
viyananın en meşhur yemeklerinden biri. öyle ki sadece schnitzel yemek için, akşam yemeklerinde farklı avrupa ülkelerinden, viyanaya giden damak tadına fazlaca düşkün kimseler olduğu söylenir. peki bu schnitzelin özelliği ne? ağırlıklı olarak dana etinin un, yumurta ve sonunda galeta ununa batırılıp kızgın yağda kızartılması ile yapılıyor. kimi yerlerde domuz, tavuk ya da hindi etinden yapılsa da, makbulünün dana etinden yapılanı olduğu biliniyor. sıklıkla patatesle servis edilen bu leziz yemeğin yanına şarap çok yakışıyor!
mmmm.. kahve!
kokusuyla bir anda her yanı kaplayan o sımsıcak içecek. kahve.. türk kahvesi gibi hani köpüklü, yoğun, leziz; hatırladınız mı? viyananın dünya çapında tanınıp bilinen o kahve kültüründen bahsetmeden olmaz menüyü açmışken.. osmanlının ıı. viyana kuşatmasında bozguna uğramasının ardından, geri çekilirken ardında bıraktığı bir şey vardı. rivayet o ki, içinde kahve çekirdekleri bulunan bir çuval, osmanlının viyanaya bıraktığı miras olmuş. çuvaldaki kahveyi deve yemi zannederek yakmak isteyenler olsa da kral jan ııı. sobieski bu çuvalı subayı georg franz kolschitzky'e vermiş. kolschitzky de böylelikle ilk viyana kahvesini kurmuş. pek çok denemenin ardından, süt ve şeker ekleyerek viyana'nın sembollerinden biri olan bir kahve çeşidi, melange icat edilmiş.
ve kahveyle birlikte, belki kahveden sonra.. viyananın pek çok kafesinde rastlanacak birbirinden güzel kekler.
ımperial torte: çikolatalı, acıbadem ve fındıklı bir kek. içi krema dolu! hem göze hem de damağa fazlasıyla hitap ederken, bolca kalori vaat ediyor..
linzertorte: çilek marmeladı ve fındıkla birlikte sunulan bir tatlı. tereyağı sosu da cabası!
apfelstrudel: elmanın baş köşesine oturduğu, bol şekerli ve sıcak servis edilen bir tatlı. genellikle dondurma ya da kremayla servis ediliyor..
yedikleriniz, içtikleriniz, gördükleriniz dahi sizin olsun. ama viyananın keyfini viyanada çıkarın. schönbrunn sarayının ihtişamının arasından, belvedere sarayının buram buram sanat kokan köşelerine sızın. ya da belki, karl kilisesinde ruhunuzu dinlendirdikten sonra biraz, raimund tiyatrosunda alırsınız soluğu; farklı hayatlar izleyebilmek ve kendi hayatınıza kaçamak bakışlar atabilmek için.
her ne olursa olsun viyananın damağınızda bırakacağı o tattan memnun kalacaksınız.. hem de çok! hatta kim bilir, belki seslenirsiz bana doğru, hey, şimdi sen uzaklara giderken biz nerede olacağız?.. emin olun, bu kez ben sizin yerinize figlmüllerde enfes schnitzelimle baş başa olacağım. tabi ki viyanada!
avrupa dergisi, sayı 1, aslı aker