mustafa kemal atatürk'ün her dinleyişinde gözlerinin dolduğu ve dinlerken
yemen'e gidenler için "gencecik çocuklarımızın ne işleri vardı yemen çöllerinde? oraya gönderildiklerinde belki yeni evliydiler. içlerinden birinin şansı yaver gider de geri dönebilirse kendisi ve eşi yaşlanmış, çocuğu kızsa gelinlik çağa gelmiş, erkekse koskoca delikanlı olmuş bulurdu. bütün bunlar ne içindi? yazık günah değil miydi evlatlarımıza?" dediği
ağıttır.
yemen'in sıcağı ve düşmanın sayıca çokluğu nedeniyle gidenlerin hemen hemen hepsi geri dönememiş şehit düşmüştür.
"havada bulut yok bu ne dumandır
mahlede ölüm yok bu ne şivandır
bu yemen elleri ne de yamandır." sözleri, cenaze yameği için odunlar yakılarak kurulan kazanlardan çıkan dumanı görüp dökülen sözler olmuştur.